Multide Güneş'in giysileri.
Güneş
Merhaba ben Güneş. Orta boylu, beyaz tenli,zapzayıf,yeşil gözlü ve belinde olan kestane renginde saçım var. Sabah bir çiftlik evinde gözünü açtım. Candan baktım; etrafta adamlar dolanıyordu. Ana çok güzeldi; yemyeşil, ağaçlık... Odam daha yeniş geldiğin için yatağımın rengi turkuaz dı. Duvarlar beyaz renkli, kütüphane, çalışma masası ve garıdolabım vardı.Aşağıdan bir erkek sesi bana
*Canım uyandın mı? Dediğinde bende
* Hayır daha uyuyorum. Daha sonra tekrar deneyin,diye bağırdığımda bana
*Anlaşıldı. Hadi giyin de gel. Sultan döktürmüş, dedi. Dolabından(multideki) kıyafetlerimi aldım ve giydim. Siyah spor ayakkabılarını giydim. Bide saçımı açık bıraktım vala.
Aşağı indiğimde üç tane ileri uyarı ve yakışıklı ağabilerim beni bekliyorlardı. Evimiz de çok güzeldi ama ya. Masaya geçtiğimde sadece salata gibi şeyler yer iken ağabim
*Canım sen kaç yaşındasın? Diye sorunca şaşırdım ve onca
*Serhat dalga mı geçmiyorsun? Dediğinde bana
*Yooo baksana kilon filan 14 yaşında gibi, dediğinde en küçük ağabim bana gülümsedi ve masadan kalktı ve bana küçük bir paket uzattı. Ne olduğunu sorduğumda elline tutuşturdu ve yerine oturup
*Aç da gör,dedi. Biraz serttir ama iyidir Mert. Açtım ve içinden bir telefon çıktı. Telefonum kırılmıştı galiba onun için. Telofonu geri masaya koydum ve onlara
*Ben bunu alamam, dediğimde Serhat dalga geçer gibi
*Bende zaten Jenifer LOPEZ ,dedi. Bende ona bakarak
*Birincisi; ben 17 yaşındayım ver ikincisi; almassam ne olucak? Dediğimde Mert telefonu aldı ve elime tutuşturup
*Numaralar kayıtlı, dedi ve yemek yemeğe döndü. Bense biraz sinirlendim. Mert iyi biri ama ne yapıyım biraz...şey yani aladınız. Kalktım ve telefonumu pantolonumun cebine koydum ve onlara
*Ben Dernier'in yanına gidiyorum, dediğimde Serhat bana
*Sakın dışarılara çıkma. Sadece senin o alanında dolaş, dedi. "senin"kelimesi biraz vurgulu oldu. Ahıra gittiğimde beyaz güzel bir atın üstüne atladım. Oradaki adam bana
» Küçükhanım iyi gezmeler,dediğinde teşekkür edip gittim.
Atımın üstünde sanki bir bulutun üstünde gibi hissediyordum. Onun hızlanması çok hoşuma gidiyordu. Sonra ben bir güzel yere gidip atımı bir yere bıraktım ve dolaşmaya çıktım.O kadar güzeldi ki her yer ve başım dönüyordu.Hemen atımın yanında gittim ve yelesini okşar iken ona
*Dernier hali gidelim ana önce Serhat'ı arayım, dedim ve aradım. Neleri bile ses tonu ile bana
*Buyrun Güneş'im,dediğinde
*Aman Serhat. Ben eve geliyorum, dedim ve kapattım.
Atıma atlayıp gitmeye başladım. Bana sanki bir şey olduğunu anladı ve Dernier yavaş gidiyordu. Birden gözüm karardı ve yere düştüm.
