Bizimki de öyle bir şeydi.
Aşk işte.
Ne desem bilemedim,en iyisi başından başlayayım.
Sıcak bir yaz günü ailemden zar zor izin alarak en iyi Arkadaşlarım Eda,Lara ve Irem ile sahile inmiştik.
Her zamanki İzmir di.
Deniz Pırıl Pırıl parlıyordu.
Annem o kadar tembih etmiş olsa da güneş kremi sürmeden direkman denize dalmıştık.Su çok güzeldi böyle bakınca denizin dibini Görüyordunuz öyle bi deniz.
2-3 saat sudan hiç çıkmadık daha sonra yemek molası verelim dedik.
Patates kızartmaları hamburgerler falan götürdük hepsini.
Bi süre dinlendikten sonra yine girdik denize.
Denizi çok seviyorum ya.
Suda huzur buluyorum.
Tabi ben bu güzel Düşünceler içinde kendimle bir felsefe yaparken sevgili Lara'nın kafama bi top atmasıyla düşüncelerimden sıyrıldım ve birden atara geldim.
"Ya Lara napıyosun!?"
"Buraya eğlenmeye geldik farkında mısın hadi gel."
Tartışmak istemediğimden fazla uzatmadım ve gidip onlarla suda voleybol oynadım.daha sonra topumuz eda nın abanmasıyla bi erkek grubunun oraya kaçtı.ben almaya gittim ve bi çocuk o Sırada topu Alıp bana verdi.
Ilk defa o zaman gördük birbirimizi..
Tanıştık işte.
Adı Bartu'ymuş.
Böle kıvırcık kahverengi Saçlı beyaz tenli "baby-face" biri.
Ama yakışıklı hani.:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK KANATLAR
RandomAcımasız.... Insanlar çoğu zaman bilmeden hata yaparlar... Peki ya üzdükleri insan... Onu hiç düşünürler mi?