°

947 107 33
                                    


Bindiğim ambulansta bir yandan Jeongin'i uyanmasını umarak sarsıyor bir yanda da beni uyaran hemşireyi duymamazlıktan geliyordum.

O durmadan onun öldüğünü ve yaptığım şeyi bırakmam gerektiğini söylüyordu.

Gardenya'm ölmüştü.

Benim yüzümden, bizim yüzümüzden.

"Je-jeongin *hick*(dur gülme geldi) u-uyan bebeğm ha-hadi uyan ve barışalım lüt-feeen bebeğim... Uyan"

"Beyefendi lütfen durun şuan hiçbir şey yapamayız... Lütfen elinizi çekin."

Kafamı hızla reddeder şekilde salladım.

"Hayır, hayır uyanacak o konuşacağız her şeyi anlatacağım ona barışacağız biz."

O beni bırakamazdı.

Bırakmaz dimi?

Hastane önüne gelince kapıyı açtı ve sedyeyi dışarıda bekleyen görevlilere verdiler.

Hızlıca arkasından ilerlerken onu morga götürdüklerini farkettim.

"HAYIR! Hayır o üşür orada olmaz, o uyanacak koymayın oraya onu... O daha çok küçük, gencecik."

Görevliler sadece acıyarak yüzüme bakmış ve bir şey demeden ilerlemişlerdi.

Bitmişti her şey.

Onu hem ölümden kurtarıp hemde ölüme sürüklemiştim.

Ölümü getirmiştim ben ona.

Gitmişti gardenya'm.

Hayata karşı tek tutunma kaynağımda gitmişti.
















Hayata karşı tek tutunma kaynağımda gitmişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Oy vrin

Özr dilsrm ama *hick* KOMİKHCNDHNXGXNDBDNBXNX

O pencere bu pencere sana girsin düdüklü tencre....twitter'da gördüm yazmasam olmaxdi

LA Dİ DİEEEEEEEE

WHY | HyuninHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin