Paramparça

405 14 10
                                    

Merhaba arkadaşlar şu an okuduğunuz hikaye ilk hikayem.Umarım beğenir ve kitaplığınıza ekleyecek kadar güzel bulursunuz.Neyse iyi okumalarrr...

Evde Halil hocam bana ders anlatıyordu ve ben odaklanamıyordum.Aklımda hep o an canlanıyordu.

"...Anladın mı?Lara, LARA???"

"Ha?"

"Kızım iyi misin?"

Cevap veremedim.

"Çok dalgın görünüyorsun.İstersen bügün çalışmayalım.Dikkatin bir şeye takıldı galiba."

Evet dikkatim dağılıyordu.

"Teşekkür ederim hocam.Birdahaki derse kadar toparlanırım."

Kitaplarımı topladım ve hocama kapıya kadar eşlik ettim.

"Birdahaki derse kadar toparlan yoksa bozuşuruz" dedi şakacı bir ses tonuyla.

"Peki hocam anlayışınız için tekrar teşekkür ederim."dedim tebessüm ederek.Karşılık verdi.

Bebekliğimden beri bana bakan hizmetçimiz olan Esma teyzeyi çağırdım.

"Esmacım rica etsem annem eve geldiğinde anneme dolaşmaya (!)(o anlamıştı) çıktığımı söyler misin lütfen?"

"Tabi efendim."

"Ah sana kaç kere söyleyeceğim,sadece Lara tamam mı?"Gülümsedim.

"Peki efendim."Elini susturmak istermişçesine kapattı.

"Bak yine söyledin."Güldüm.

"Pardon."dedikten sonra o da güldü.

"Neyse ben eşyalarımı alayım hemen çıkarım."

"Peki Lara hanım."

İnsan tekerlekli sandalyeyle ne kadar hızlı gidebiliyorsa bende o kadar hızlı gittim.Odamın kapısını kapatıp çalışma masamın üzerindeki 'Küçük Prens' adlı kitabı aldım.Kitabı alırken yırtılan kenarı gördüğümde yüzümde buruk bir gülümseme oluştu.Gözlerim dolmuştu.'Ah hayır şimdi ağlamanın sırası değil' diyen iç sesime hak vererek elimin tersiyle akmaya hazırlanan gözyaşlarımı sildim ve aşağı indim.Saatime baktım 14.34 idi. 6 dakika kalmış.Çıkarken Esma teyze bana eşlik etti.

"Aa para almayı unuttum!"

"Lara hanım şoför var ya."

"Ha, yok ben taksiyle gitmek istiyorum."

"Peki Lara hanım" deyip yine yukarı çıktım.Kumbaramdan ne kadar alsam acaba iye düşünürken 30 TL yeter diyerek parayı alıp aşağı indim.Bana kapıya kadar eşlik eden Esma teyzeye"Görüşürüz." dedikten sonra ilerlemeye başladım. 7 yıl önce bugün olanları hatırladıkça içim paramparça oluyor.Olaylar şöyleydi...

Ailemle birlikte günübirlik bir tatil yapacaktık.Her seferinde uçak ile gittiğimiz için farklılık olsun diye karavanımız ile gitmeyi teklif etmiştim.Kabul etmişlerdi.Çok mutluyduk...Babam,annem,abim ve ben çok güzel şeyler planlamıştık.Fakat bu işin kötü biteceğini hiçbirimiz bilmiyorduk.Saat 14.40 ta olmuştu olan...İki bacağım sağlamken en son o zaman bakmıştım saate.'Küçük prens' adlı kitabımı okuyordum.Önümüzdeki kamyonun şoförü sarhoş olmalıydı,yoksa normal bir insan asla böyle bir şekilde araba sürmezdi.Bir an, öndeki kamyon ani bir frenle durmuştu.Babam da frene basmıştı ama artık çok geçti.Son gördüğüm şey kanlı elim ve kenarı yırtılan kitabım,son duyduğum şey ise çığlıklardı...

İşte bu olaydan sonra her sene aynı saatte aynı yerde birkaç dakika duruyorum.Her seferinde oraya gittiğimde babamın gelmesini umuyorum.Hala...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 05, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Tekerlekli SandalyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin