İskambil Katili

80 10 40
                                    

Öncelikle şunu söyleyeyim bunu arkadaşım yazdı. Tabi bunu Mart'ta yazmıştı ben şimdi yayınlıyorum orası ayrı ama neyse ikwşdueşgsihsifuw

Kötü kapak için kusura bakmayın

Keyifli okumalar😽

   Yağmurun sesi ile bastırılmış sessiz sokaklar, boş bir depo... Ya da boş olması gereken depo. Depoda birinin olduğu içeriden gelen sesten anlaşılıyordu. Yumruk sesleri...

  Yağmurun eşlik ettiği yumruk sesleri sabaha doğru durmuştu geride ise bir ceset kalmıştı. Bu sefer polislerin şansı yaver gitmiş olacak ki ceset tazeyken bulunmuştu. Baş komiser olay yerine gelir gelmez cesede göz ucuyla baktı. Vücudunun gözüken yerlerinde ve yüzünde morluklar ve ezikler bulunmaktaydı. Baş Komiser cesede biraz daha yaklaşıp kıyafetlerinin ceplerini yoklamaya başladı. Ceplerden bir şey bulduğu yüzünden belliydi. Cesedin cebinde bulduğu şeyi yavaşça çıkardı. Kurbanın cebinden çıkan şey ise iskambil kağıtlarından bir karo 8. Komiser kartı görünce daha da emin oldu. Bu yakın zamanda aradıkları katilin işi olmalıydı. Ona taktıkları isim ise İskambil idi. Bu adı takmalarının nedeni ise öldürdükleri cesedin ardında iskambil kartlarından bırakmasıydı. Ellerinde şu ana kadar 7 tane bulunmaktaydı. Bunun anlamı 7 tane kurban ve şimdi ise karşılarında sekizincisi duruyordu. Katil temiz çalışıyordu ki hiçbir şekilde bulamıyorlardı. Komiser elindeki telefonu aldı ve bir şeyler araştırmaya başladı bu seferki kart Karo idi. Genel olarak Maça bırakan katil bu sefer karo bırakmıştı. Maça ölümü temsil ederken karo ise kariyeri temsil ederdi. Ellerindeki tek ipucu ise buydu. Katilin belirli bir öldürme yöntemi olmasa da genelde kurbanını döverek öldürüyordu. Komiser biraz daha düşündükten sonra hiçbir şekilde bir sonuca ulaşamayınca otopsi raporunu beklemek üzere depoyu terk etti.

"Öyleyse grubunuzun başarılarının devamını dileriz. Stray Kidse geldikleri için teşekkürlerimizi sunarak uğu- " aniden televizyon kapandı. Minho yavaşça sol omzu tarafına televizyonu kapatan kişiye odaklandı.

"Ama Seungmin böyle yaparsan olmaz ki" Seungmin Minho'nun gözlerinin içine bakarak derin bir iç çekmişti.

"Kendi programını izlemen sana bir şey kazandırmayacak." Minho, Seungminin iç çekmesine az sinirlenmiş olsa da çizgisini bozmadan konuşmuştu.

"Hadi ama sende kendini görmek istedin değil mi? Yoksa başından kapatmaz mıydın? Ama neyse keyfim kaçtı." Minho kapıya doğru yönelmiş ve Hyunjine seslenmişti.

"Hyunjin boşsan benimle boks antrenmanı yap." Seungmin Minho gider gitmez gözlerini devirerek yapacağı işe doğru yöneldi.

"Bu gecenin köründe mi? Neyse biraz beklersen geleceğim Minho."

"Demek bekleyeceğiz desene. O zaman biraz dolaşmaya çıkıyorum." diyerek Hyunjine seslenmesinin ardından üstüne bir palto ve yüzünü gizlemek için bir şapka ve maske aldı. Gözleri hafif açık kalmıştı. Eli çekmecesindeki eldivenler ve iskambil kağıtlarına gitmişti.

"Yanımda bulundurmaktan zarar gelmez sanırım? Ne olur ne olmaz." çekmeceyi açtı, eldivenler ve iskambil kağıtlarını paltosunun cebine soktu. Ayakkabılarını giymeden önce dışarıda hayran olmasına karşı camdan etrafı yokladı ve ardından dışarı çıkmak üzere yola koyuldu.

"Aslında hayran olsa işime yarayabilirdi tüh ne yazık." gece olduğundan olsa gerek sokaklar gerçekten sessizdi. Arada açık olan marketler sokağa daha fazla aydınlık katıyordu. Marketin önünden geçerken gözüne markette açık olan televizyondaki haber takıldı.

İskambil Katili||Stray Kids (ONESHOT)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin