eunha:ben gençken yıldırımın sadece fotoğrafımızı çeken gökyüzü olduğunu düşünmüştüm.
eunha:çığlık atmak ve kaçmak yerine her vurduğunda poz verir ve peynir derdim.
sinb, korkmuş sesiyle:eunha, sen hala gençsin.
eunha:evet, o yüzden az önce de poz verdim ve peynir dedim.