Süper ya, okulun ilk günü yağmur hemde dolu! Hırkamın kapişonunu kafama geçirdim hızlı adımlarla ilerlemeye başladım.Neyse ki okul evimden uzakta değildi, yürüyerek gidebilirimdim.İdil'i aramak için telefonumu cebimden çıkardım.Okula beraber gidemeyecektik.Yağmur yüzünden.Tam arama tuşuna basacaktım ki üstüme sıçrayan suyla baştan aşağı ıslandım.En önemlisi telefonum suya düştü!
Aptal motosikletli, arkasından ''Seni gerizekalı, bu ıphoneydı, seni bir yakalarsam!'' diye var gücümle bağırdım.Eğilip yerden telefonumu aldım, ne olur olmaz belki yaptırılabilir.En kısa zamanda telefoncuya götürmeliyim.Üstüm başımda rezillikti yani bu halde okula hayatta gidemezdim.
Doğrulduğumda motosikletli çocuk bana doğru geliyordu, ne yani beni duymuş muydu? Aman duyarsa duysun canım. Bende hızlı adımlarla ona yaklaştım ellerimi göğüslerine hızlıca geçirdim.''Ya sen etrafındakileri görmüyor musun? Şu halime bak! '' diye bağırdım.
Vaovvv çocuk çok yakışıklıydı ve kaslıydı.Vurduğumu hissettiğine emin değilim.''Yakalarsan napıcaktın? Hadi yakaladın yap.'' dedi tatlı sesiyle. Ne yani beni hiç takmadı mı ? Mal şey.
Gözlerimi devirip arkamı dönerek yürümeye başladım hemen eve gidip üstümü değiştirmeliydim.Arkamdan ''Görüşücez.'' dediğini duydum.Ne saçmalıyordu bu? Hiç takmadan ilerledim.Apartman kapısını açıp koşarak merdivenleri çıktım.Hızlıca anahtarları çıkarıp, odama koştum.Neyse ki yedek okul kıyafetlerim vardı.Islakları kurularıyla değiştirdim.
İdil'e geç kalacağımı söylemek için telefonumu elime aldım.Ah, sanki çalışan bir telefonum varda!
Saçlarımın önleri ıslanmıştı, yine ıslanacağı için kurutmadım.Yağmurluğumu giyip evden çıktım.Müdürün yeni sene için olan konuşması filan derken yetişebilirdim.Yine de koşmayı tercih ettim.
Okula vardığımda nefes nefese kalmıştım.Off bahçede kimse yoktu kesin derse girmişlerdi.Hep o motosikletli çocuk yüzündendi bunlar. Lanet şey!
Hemen 12-C 'ye çıktım.Kapıyı tıklatarak sınıfa girdim.Tüm gözler bana çevrildi, en sevmediğim şey!
Okulun ilk günü, ilk derse geç kalmıştım.Hocanın kınayan gözlerine bakamadan ''Geç kaldığım için özür dilerim.'' dedim ve sınıfa baktım.Katı edebiyat hocamız ''Geç otur yerine, bir daha olmasın.'' dedi.Hemen boş bulduğum bir yere oturdum.Geç kaldığım için İdil'in yanı doluydu.Özür dilercesine İdil'e baktım. Kimbilir nasıl merak etmişti.
''Görüşücez demiştim.'' kulağıma gelen sesle yerimde şıçradım.Kafamı çevirdiğimde motosikletli çocuğun sırıtan yüzüyle karşılaştım.Birde sırıtıyo!
''Senin burda ne işin var ?'' dedim.Resmen bağırarak fısıldamıştım.İşaret parmağıyla sınıfı gösterip ''Burası bir okul, ben de öğrenciyim.''dedi alaycı sesiyle.Göz devirerek önüme döndüm.
Bu da kimdi? Havalı, ukala, huysuz, kendini beğenmiş, yakışıklı, kaslı çocuk.Daha önce hiç görmemiştim.Banane diyip hocaya döndüm.
''Arkadaşlar, aramıza katılan yeni öğrenciler var.Tenefüste konuşup, kaynaşırsınız.'' dedi edebiyat hocası.Motosikletli ve en az onun kadar yakışıklı ve havalı olan çocuğa bakarak.
Pek konuşup, kaynaşılacak tip yoktu ama denemekten zarar gelmezdi.
Sıkıcı dersi dinlemeye başladım bu yıl neler yapacağımızdan işleyeceğimiz konulardan bahsetti falan.Zil çaldığında hemen İdil'in sırasına gittim.''Canım ya başıma neler geldi bilemezsin.'' dedim.Kaşlarını çatıp ''Ne oldu?'' dedi.
''Bak şimdi sabah evden çıktım çok yağmur yağıyordu.Seni aramak için telefonumu çıkardım sonra bir anda üstüme sıçrayan suyla sırılsıklam oldum.Motosikletli bir çocuk yanımdan hızlıca geçmişti.Arkasından bağırdım sonra yanıma geldi, atıştık falan.'' sonlarına doğru sesimi kısmıştım ''Eh benim de üstüm ıpıslaktı, eve gidip üstümü değiştirdim.O yüzden okula da geç kaldım.Telefon bozuk olduğundan seni arayamadım.Kusura bakma ya.'' diye açıkladım.
''Olsun ya önemli değil.'' dedi.Kulağına iyice yaklaşıp ''Asıl önemli olan, o motosikletli çocuk burda.Sıra arkadaşım.'' dedim.Biraz uzaklaşıp gözlerini iyice açtı.Niye bu kadar şaşırmıştı ki.Dışarıdan çok komik gözüktüğümüze emindim.
Ayağa kalkıp kolumdan sürüklemeye başladı.''Noluyo İdil?'' dedim.Cevap vermeden kızlar tuvaletine götürdü beni.İçeride kimse yoktu.Kapıyı kapatıp ''Kızım onlar, yani Burak ve Mert çok iyi arkadaş.Kolejden geliyorlar, belalı birşeyler, sakın bulaşma Melisa.''dedi.Bunları nerden biliyordu ki daha bu sabah gelmişlerdi.''Sen nerden biliyorsun bunları?'' dedim.
''Şehirde onları tanımayan yok Barlar Sokağının sahibi Burak Atar.''dedi.Vayy Barlar Sokağı çok belalı bir yerdi, her türlü iş yapılıyordu orda.''Aman neyse canım bize ne?'' dedim.Çalan zille sınıfa girdik.
Derse girmemişti, ondan sonraki iki derse de.Sadece son derse geldi.Sıraya resmen yayıldı ama havalı bir yayılış yani.Zaten çocuğun kendisi havalı.
Bakışlarını üzerimde hissediyordum.Umursamadan bir an önce dersin bitmesini diledim.Sonunda kurtarıcı zil çaldığında kitaplarımı çantama koydum.İdil dişçiye gidecekti, eve tek gidecektim.Tam sıradan çıkacakken kolumdan çekildim.
Kafamı çevirdiğimde alaycı yüzüyle karşılaştım.''Daha tanışmadık nereye?'' dedi.