"Neden bunu yapmak zorundayım ki hyung? Zaten bu işte mükemmelim."
"Biliyorum Tyunnie ama yakında tahta çıkacaksın."
"Hayır, sadece her yıl o tahtın üzerinde oturup götümü büyüteceğim."
Soobin sesi çok duyulamayacak bir şekilde kıkırdadı. Taehyun Soobin'in arkasındaki çatık kaşları gördü.
"Derse geç kalmak istemem, değil mi?" Taehyunfısıldadı.
Soobin arkasını döndü ve önündeki beklemekten sıkılmış adamı gördü.
"Buyrun prensim." Soobin Taehyun'a kılıç antrenmanı yapacağı yere kadar eşlik etti ve prens Taehyun'un önünde eğilip geri çekildi.
Taehyun antreman yaparken Soobin haftaya olacak kraliyet düğünü için liste yapıp kıyafetler için ölçü aldıracak ve ertesi gün de Taehyun ile birlikte süsleme seçecek, ondan sonraki gün ise süslemeleri denetleyecekti. Soobin için işi zor değildi, sürpriz olaylara da alışmıştı artık. Yavaş adımlarla Beomgyu'nun çalışma odasına girdi.
"Rahatsız etmiyorum?"
"Hmhm."
Soobin dev odadaki gözüne çarpan bir sandalyeye oturdu.
"Bu düğün işi yorucu, her yerden her yere koşup duruyorum."
"Bu hâline şükretmelisin hyung, elime sayısız tane iğne batacağına eminim."
"Ne diyebilirim ki? Mesleğini ben seçmedim. Kral ve kraliçenin ölçülerini aldın mı?"
"Evet, izin verirsen kıyafetleri dikmeye başlayacağım."
Soobin omuz silkip düğün için hazırlık listesini hazırlamaya başladı. O sırada Beomgyu kral ve kraliçe için kıyafet hazırlıyordu. Soobin listesini bitirmişti ama tek bir eksik bile olmasını istemediği için defalarca listeyi kontrol ediyordu. Kapı açılınca ikisi de bakışlarını kapıya doğru çevirdi.
"Ölçüleri aldırmaya geldim."
"Sonunda Taehyun."
"İşim olduğunu gayet iyi biliyorsun Beomie hyung."
"Kimin işi yok ki? Herneyse, karşı adanın prensine yani 'müstakbel kocana' söyle de ölçülerini iletsin. Ya da buraya falan gelsin, ikincisi benim için daha uygun olur."
"Tamam, ona iletiriz."
"Şimdi ölçülerini alalım ve bana kafandaki kıyafeti anlat."
...
"Lanet olsun! Nerede kaldı bu prens?"
"Sakin ol baba."
"Sakin falan olamam! Düğüne yarım saat var ve prens hala burada değil, rezil olacağız."
Kapı tıktıklandı ve kapıdan bir kafa belirdi.
"Girebilir miyim majesteleri?"
"ŞU AN OLMAZ, ÇIK DIŞARI!"
"Baba lütfen sakin ol."
Taehyun gelen kadının elindeki zarfı aldı ve inceledi.
"Prens Yeonjun tarafından gönderilmiş."
"Ver bakayım."
Taehyun elindeki zarfı babasına verdi ve onunla birlikte okudu.
"Kahretsin! Ne yaparsan yap ama bizi rezil etme Taehyun."
Taehyun odadan çıktı ve koşarak Soobin'in yanına giderken bir şövalyeye çarptı, özür dileyip onu kaldırdı.
"Asıl ben özür dilerim prensim, benim ha-"
"Evlen benimle."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
