Mistake? - Tyunning (Askıda)

two

"Ama kral bunu anlamaz mı majesteleri?"

"Sakin ol, o herşeyi biliyor. Bana Taehyun diyebilirsin."

"Majesteleri demeyi tercih ederim, teşekkürler."

"Kai, bana Taehyun demeni emrediyorum."

"Peki majes- Taehyun."

~

"Selam Kai, ölçülerini almam gerek. Fazla gerginsin, rahatla lütfen."

Kai olumlu anlamda başını salladı ve derin bir nefes alıp geri verdi. Beomgyu ölçülerini almaya bitirdiğinde tekrardan gerginleşti.

"İstediğin birşey var mı? Kumaşlara karşı bir alerjin? Rahat olması için kullanabileceğim bir kumaş? Ya da-"

Kai ensesini ovuşturup gülümseyerek Beomgyu'nun sözünü kesti.

"Hayır, nasıl isterseniz öyle yapın."

"Sizi bizi bıraksak hani?"

"Garip.. Eskiden bize saygılı ve ciddi konuşma öğretilirken şimdi bırakmam söyleniyor.. Buna alışabilecek miyim bilmiyorum."

"Seni anlıyorum Kai, gerçekten Taehyun ile evlenmek istediğine emin misin? O genelde aile üyelerinin yanında değilken saygı konuşmalarına pek dikkat etmez."

"Tabiki hyung, prens Taehyun için herşeyi yapmaya hazırım."

"Kai.. Gerçekten yapmak zorunda değilsin. Taehyun da bunu anlayışla karşılayacaktır, istersen ona söylerim ve başka birini bulabiliriz?"

"Hayır, istiyorum hyung. Prens Taehyun ile evleneceğim."

"Tamam, bu kıyafet sana uygun."

Beomgyu detaylı, şık ama biraz sade olan bir kıyafet çıkarıp Kai'ye uzattı.

"Saol Beom hyung, görüşürüz."

Kai koşarak hazırlanmak için odalardan birine girdi. Hazırlıklar tamamlanınca yavaşça kapıdan dışarı çıktı ve karşısında Taehyun'u buldu.

"Çok yakışıklı görünüyorsun Kai."

"Düzelteyim, Yeonjun."

Kai kıkırdadı ve kolunu Taehyun'un koluna geçirdi.

"Hazır mısın Hyuka?"

"Elbette."

İkisi birlikte kırmızı halı boyunca kol kola yürüdü. Sonrasında nikah masasına gelince yeminlerini ettiler.

"Prensi öpebilirsin."

Taehyun Kai'ye fazlasıyla yaklaşmadan önce sadece onun görebileceği yakınlıkta bir göz kırpması gönderdi. Kai kızarmıştı ama bunun dışarıya çok fazla vurmayacağını umuyordu.
Taehyun Kai'nin dudağının üzerine baş parmağını koydu ve kendi baş parmağını öpmüş oldu. Salondan alkışlar koparken içine endişeli bir his yerleşti Taehyun'un. Sonrasında ne yapacaktı?

~

"Buyrun, kimsiniz?"

"Yeonjun, Choi Yeonjun."

"Adınız davetli listesinde yok efendim, zaten nikah kıyıldı bile."

"Kendi düğünüme davet edilmiyorum, ha?"

"Oh.. Hasta olduğunuzu sanıyordum Prens Yeonjun?"

"Evet, ama Bayan Choon-Hee'nin topladığı tropikal bazı bitkiler sayesinde iyileştim. Adın nedir çaylak?"

"Çaylak?"

"Evet, çaylak."

"Adım Soobin, Choi Soobin. Aynı zamanda da çaylak falan değilim."

"Soobin, krallığınızı herkese rezil etmemi izlemek ister miydin? Sessiz kalabilirim, eğer karşılığında benim için birşey yapacaksan?"

"Ne istiyorsun?"

Soobin sert bakışlarını yolladı ama Yeonjun bundan etkilenmemiş gibi görünerek ortaya bir sırıtış attı.

"Öpücük?"