Kenma x reader (ARA VERİLDİ)

8

Selam biliyorum bölüm çok geç geldi ama cidden geçerli nedenlerim yok...evet sadece yazmaya üşendim özür dilerimm. her neyse iyi okumalarr..

Kenma'nın ağzından

Sabah Kuroo sayesinde okula yetiştim ama hala ona tripliyim. Sınıfa girdiğimde Umi sınıftaydı ve suratı asık bir şekilde oturuyordu. Umarım önemli bir şey olmamıştır.

Kenma: Günaydın

Umi: sanada

Kenma: dün seni maçtan sonra göremedim.

Umi: ah şey bir arkadaşımın yanına gitmiştim.

Kenma: maçtan sonra beraber vakit geçirebiliriz diye düşünmüştüm ama her neyse.

Sırama geçip oturdum. Bugün en sıkıcı dersler var. neyse uykumu tam alamamıştım işime gelir. Sensei sınıfa girdi ve ders anlatmaya başladı, ben de kafamı sıraya koyup uyudum...tekrar kafamı kaldırdığımda çok farklı bir yerdeydim. Olduğum yerin şeklini tam çıkaramıyorum ama orta boyutlarda bir oda var ve benim baktığım yerler hariç her yer karanlık. Yere baktığımda ablamı kanlar içinde yatarken gördüm ve başucunda yüzünü göremediğim ama ablamın boynuna bıçak dayamış bir adam (adam derken 17 yaşlarında birinden bahsediyor) vardı. Korkuyla kendimi geriye attığımda birine çarptım. Arkamı dönüp baktığımda çarptığım kişinin babam olduğunu fark ettim babam elinde Azuki'yi (kedisinin adı) tutuyordu ama boğazını sıkar bir şekildeydi. Yan tarafına baktığımda annemi gördüm ve annem Kuroo'ya zarar veriyordu. Sendeleyip yere düştüm ve düştüğüm yerde geriye doğru gittim ve elime bir şey çarptı. Elime çarpan şeye baktığımda parçalanmış bilgisayarımın parçaları vardı. Neredeyim ben böyle?! bir anda birisi omzuma dokundu. Yüzüne baktığımda bunun Umi olduğunu anladım ve rahatladım. Çünkü tek normal gözüken oydu. Biran rahatlamış bir şekilde Umi'ye sarıldım, sarılır sarılmaz karnımda bir acı hissettim, elimi karnıma götürdüğümde bir sıcaklık hissettim. Elime baktığımda ise her yeri kan olmuştu. Tam o sırada birisi adımı seslendi.

x: kenma...kenma

Gözlerimi açtığımda karşımda bir kız vardı...ah sanırım bu Emiko (sınıf arkadaşı).

Emiko: kenma iyi misin?

Kenma: hayır, iyiyim. Bir şey mi oldu?

Emiko: şey bütün dersler boyunca uyudun da aslında iyi misin diye merak ettim. Bir de derste önemli şeyler not aldık.

Kenma: eee?

Emiko: ş-şey eğer sen de istersen birlikte öğle yemeği yerken sana bugünün notlarını verebilirim.

Kenma: aslında-

Umi: aslında biz Kenma ile her zamanki gibi öğlen yemeğimizi yiyicez değil mi kenma? Hadi kalk.

Kenma; ha evet...ne?

Umi kolumdan tutup beni kütüphaneye kadar götürdü. Kendisi bir sandalye çekip oturdu ve getirdiği iki sandiviçten birisini benim oturmamı istediği yerin önüne koydu ve birini de eline alıp yemeye başladı.

Kenma: noldu?

Umi: yemeyecek misin?

Yanındaki sandalyeyi çekip oturdum ve sandiviçi yemeye başladım.

Kenma: güzel olmuş, eline sağlık.

Umi: afiyet olsun.

Kenma: neden bir anda buraya çektin?

Umi: bilmem. O kıza sinir oluyorum ve senden yüz bulmasını istemiyorum.

Kenma: ne alaka?

Umi: kız resmen sana yemek daveti etti yani bir nevi randevu! Bence bu kızda bir şey var.