Zilin sesini duyunca hayal kırıklığına uğradım.Başka bir ders olsa 2 dakikada bir saate bakar,oturduğum yerde oflayıp puflardım.Her zamankinin aksine bu defa ise içimden dersin hiç bitmemesi için dua ettiğimi itiraf etmeliyim.
Yeni fizikçimiz daha ilk dersten konu anlatmamıştı.Onun yerine klasik öğrenci-öğretmen ilişkisi çerçevesinde tanışmıştık."Adın ne? Bize biraz kendinden bahseder misin?" tarzı sorular....
Gerçi böyle güzel bir derste bile Caroline canımı sıkma görevini başarıyla yerine getirmişti.Kendimizi tanıtma aşamasında sorulan sorularda " okulda kimlerle takılıyosun"sorusuna verdiğim baştan savma cevaplar sonucu Caroline'in nefret ettiğim hafif gevreğimsi kıkırdamaları hala kulağımda...
Tenefüsün başlamasıyla sınıf birden boşalmıştı.Bu güzel havada kim sınıfta oturmayı diler ki? Benim de güvenebileceğim beni olduğum gibi seven bir arkadaşım olsaydı keşke..Çok istemiyorum sadece bi taneyle de idare edebilirdim. Birbirimize sevdiğimiz çocukları anlatır , sevmediklerimizin arkasından boyuna atıp tutardık.Arkadaşsızlık cidden zor...
Bu düşünceler beni bunaltmıştı. Sınıfın duvarları sanki üstüme üstüme geliyordu.Garip bir şekilde henüz Xabi Beckerman da sınıftan çıkmamıştı.Masanın üstündeki sınıf defterini imzalamakla meşguldü.Ne kadar da çok Xabi Alonso'ya benziyordu.Acaba futbolla ilgileniyormuydu? Ya da Xabi Alonso'ya benzerliğinin farkında mıydı?
"Ya Clarice sanane" diye mırıldandım.Bunu biraz sesli söylemiştim sanırım. Xabi Beckerman kafasını kaldırıp , sesin geldiği yöne baktı.Gözlerimiz buluştuğunda hafifçe tebessüm ettim. O da bana kibarca karşılık verdi.İlk defa bir erkekle bu kadar göz teması kurmuştum.Kulaklarımın bile kızardığını hissedebiliyordum."Saçmalama Clarice! Bu sayılmaz. O senin sadece ÖĞRETMENİN diyip,tam kafamı çevirirken Xabi Beckerman benden önce davrandı.
-Sen niye sınıftasın Clarice ?
Bu soruya tabiiki doğru cevap vermeyecektim.Beni bir kişinin daha ezik görmesini-özellikle Xabi Beckerman'ın-istemiyordum.
"Yalnızlık hoşuma gidiyor.Yalnızlıkta huzuru buluyorum."gibi bana şiirsel gelen ama bir o kadar saçma bir cevap verdim.
Kısa bir sessizlikten sonra Xabi Beckerman'ın "Ama hava çok güzel bu fırsatı değerlendir bence hem arkadaşların da belki seni bekliyordur onları meraklandırma"dediğini duydum.
Ah ah.. Hangi arkadaş diye yakınabilirdim.Onun yerine koca yapmacık bir gülümsemeyle"Haklısınız hocam.Lise yılları bir daha gelmeyecek.Kıymetini bilmeliyim."dedim.Her zamanki gibi Polyannacılıkta üstüme yok.
Ayağa kalktım.Kapıya doğru yürürken hiç beklemediğim bir anda birilerinin omzumu sıktığını farkettim.İtiraf etmeliyim bir an irkilmiştim.Korktuğumu belli etmeden arkamı döndüğümde bir çift mavi göz bana bakıyordu.Acaba neden böyle bir şey yapmıştı?
Sessizliği her zaman olduğu gibi yine o bozdu.
-Sen iyi kalpli bir kızsın Clarice.Sana yapılanların daha ilk derste farkına vardım.Ama hep güçlü kalmalısın.Senin mutsuzluğunla mutlu olan çevrendeki bir kaç kıza aldırma.Onlar konuşup konuşup sen takmayınca susan tiplerden.Şimdi lütfen dışarı çık.Mutlu olmak senin de hakkın.
Bu sözler üzerine diyecek hiç bir şeyim olmadığını farkettiğimde içten olduğunu düşündüğüm bir gülümseme gönderdim. Kalp çarpıntılarımı duymaması için kendimi koridora zor attım.
Saatime baktım. Zilin çalmasına 2 dakikadan az kalmıştı. Ben de koridordaki etkinlik panolarına bakmaya karar verdim. Okuldaki tek eğlencem buydu sanırım.
Henüz hiç bir etkinlik ilgimi çekmemişti. Ta ki o ilanı görene kadar.....
HER ERKEĞİN ARKASINDA BAŞARILI BİR KADININ OLDUĞUNU SÖYLERLER!! EĞER SENDE FUTBOL TAKIMININ ARKASINDAKİ BAŞARILI KIZ OLMAK İSTİYORSAN ÇARŞAMBA GÜNÜ SPOR SALONUNDA YAPILACAK OLAN SEÇMELERE SEN DE KATIL!!! ŞANSINI DENE....
Yapabilir miydim acaba ? Aidan'a yakın olmak için bir şans daha.Denemekten ne çıkar???
Yeni bir bölüm daha hızlı gidiyoruz ha :D Multimedia'da Aidan :D

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Spor Hocam
RandomTelefonla uğraşmayı bırak dedi örümcek suratlı cadaloz kadın. Bu kadın tam bir baş belasıydı.En güzel hayallerimin ortasında belirivermeyi ne de çok seviyordu.Okulun en ateşli çocuğunun instagramına bakarken yakalanmak da ayrı bir şanssızlıktı.Acaba...