DEKUBAKU DÜŞÜŞÜ (OC VAR AW)

PLAN

*SELAM BEBİŞKOLER PSİKOPATINIZ GERİ DÖNDÜÜÜ. Merak etmeyin kendimi tutmayı denerim. Tekrardan uyarıyorum bu kitabın asıl shipi BKDK değil. Bakugou x oc bu yüzden lütfen hayal kırıklığına uğramayın (ya da uğrayın size kalmış) Oc kesinlikle var. Ocunu eklememi isteyenler yoruma yazsın. Neyse başliyak artık*


Aizawa'nın ağızından:

Hawksla konuşalı 1 saat olmuştu. Planı hakkında en küçük fikrim bile yoktu. Bütün medya artık yeni bir türün çıktığını anlamıştı. Her kanalda ''Commander'' türü anlatılıyordu. O kadar mutlu ve şerefsiz hissediyordum ki sırıtmadan duramıyordum. ''Efendi Aizawa! Deku otoparka giriş yaptı! N-Ne yapacağız??'' ''Her zamanki  prosedürü uyguluyoruz, hiçbirşey yokmuş gibi. Midoriya güçlü olabilir ama akıllı olamayacak kadar da saf'' ''anlaşıldı'' 
Otoparkın kamerasından Midoriya'yı izledim. Arabasının kapısını açtı ve her zaman yanında gezdirdiği kölesini indirdi. Midoriya genelde hep köle değiştirirdi ama bu köle tam 3 yıldır...bir dakika...Midoriya...uzun süre tutması...bu şekilde giydirmesi...Olabilir miydi?
Eğer öyleyse... 

İmkansız diyecektim ama diyemedim. 7 yıl önce onun cesedine bile ulaşılamadı. Midoriya onu tutacak kadar...Bunları tekrardan düşününce nedense artık mantıklı gelmeye başlıyordu. Bunu neden daha önce düşünemedim ki. Doğru ya o zaman onun hayatta olacağına bile ihtimal vermedim ama şimdi... ama o, ona dokunulmasına bile izin vermezdi hem de asla. Ölmeyi tercih ederdi...SHOTA bunları neden daha önce düşünemedin ki?!

''7 yıl önce Midoriya kafayı yedikten sonra Bakugou'da ortadan kayboldu. Çünkü Midoriya artık güçlenmişti ve bu yüzden de Bakugou onun peşini bırakmadı. Yakalanınca da Midoriya'nın özelliğinden etkilenerek Midoriya'nın evcil hayvanı oldu! VE YILLARDIR BURAYA GELİP GİDİYORLAR. SENELERCE GÖZÜMÜN ÖNÜNDE-'' ''B-bay A-Aizawa, Bay Midoriya binaya giriş yaptı efendim.'' Kendime geldim ve kapının aniden açılmasıyla hemen arkamı dönmek zorunda kaldım. Midoriya siyah smokini ve kolunda Bakugou olduğunu tahmin ettiğim evcil hayvanı içeri girdi. Gayet şık giyinmişlerdi ve sanki kölesinde hiç bir zarar yok gibiydi.
''Herkese günaydın! Bugün elinizden geleni yaptığınız için teşekkür ederim! Mesai saatinizi biraz daha uzun tutmanızı rica edeceğim. Bugün toplantının büyük günü bildiğiniz gibi. Bu yüzden kabalığımı affedin. Ben ve partnerim şahsi odama geçeceğiz. Sensei, seni de orda görmekten mutluluk duyarım.'' Beni ''oynamak'' için davet etmiyordu, beni sorgulayacaktı bundan kesin emindim ''Bugün gayet enerjiksin Midoriya. Beni neden eğlencenize dahil edesiniz ki? BİR sıkıntı olmadığı sürece'' Midoriya bilmiş bir sırıtışla bana baktı ve ''Herkese tekrardan kolay gelsin!'' diyerek odadan çıktı. Daha düşünmeme vakit bile bulamadan telefonum cızırdadı. Hawks'tan yine mesaj gelmişti:

Hawks: Durumlar nasıl? Deku binaya giriş yaptı mı?

Shota: Az önce anons yapıp kendi evcil hayvanıyla şahsi odasına girdi. Muhtemelen biraz daha oynamak istiyor.

Hawks: Bırak eğlesin, uzun sürmeyecek.

Shota: Ne demeye çalışıyorsun sen? Keigo, bu planı ne zaman uygulayacaksın? Bana net bir tarih vermedin. 

Shota:... Keigo sakın bana bugün yapacağını söyleme. Az önce beni odasına çağırdı.

...Hawks yazıyor

Hawks: tüh, bende sevinmiştim. Demek ki birazcık daha bekleyeceğiz. Tüylerim beklemekten artık sıkıldı. Biraz daha hızlandırsan olayı? He? Ne dersin ortak?

...Shota yazıyor

Shota: ve diğer gözümü de kendi elimle mi çıkarayım? Saol be çok yardımcı oldun.

Hawks: Beni iyi dinle, kendi evcil hayvanıyla biraz daha eğlenir hem, hem de bize lazım olan cevapları alırsın. Sen oradan çıkana kadar bekleyeceğiz ve sonra BÜYÜK FİNAL tüylerimi salacağım ve sen dışındaki herkez PUF.

...Shota yazıyor

Shota: Sen kafayı mı buldun?! Buradaki insanlar  Midoriya için çalışmak istemiyor. Onları aileleriyle ve hayatlarıyla tehdit ediyor, buradaki insanların %35 i masum ve sen onları hiç düşünmeden öldüreceğim diyorsun! Sen kafayı mı yedin, tekrardan soruyorum.

...Hawks yazıyor

Hawks: Shota git ve bir yerde kafanı vur ve yat. Sen iyi değilsin. Planı erteleyebilirim ama şunu düşünmekte haksızsın: sana masum insanları öldüreceğimi söylemedim. Sana senin dışındaki herkes PUF dedim. Orada senin düşündüğün masum insanlar varsa onları da aldırabilirim. Amacım Deku'nun buradaki sistemini düşürmek. Tarikat kurduğumuzu biliyorsun. Yanımda şu an kaç kişi var sanıyorsun sen? 100? 1000? Yanlış... Benim yanımda...ne kadar olduğunu söylemeyeceğim. Ama o kadar kişi ile bir çok insan kurtardık. Seninle daha fazla tartışmayacağım. Bana sadece sana soracağım soruların yanıtlarını ver.

Hawks böyle deyince düşündüm...yanlış kararlara varıyordum. Artık güvenmekte zorlanıyordum ama bunu herkese yapmam gerektiği anlamına gelmiyordu. Hawks'a özellikle de.

...Shota yazıyor

Shota: Doğru, özür dilerim.

Hawks: 1.soru: sence sana ne soracak?

Shota: Muhtemelen commander hakkında bilgi isteyecek.

Hawks: Ona gereken bilgiyi şu şekilde aktar ''yayınımıza virüs aktarılmış. Bütün güvenlik protokolleri ele geçirildi. Bunun başında bir hacker var''

Shota: ya bana inanmazsa

Hawks: o zaman inandır. 2. soru o insanlar dışında başka bir şüphen var mı?