Esref Saat adli kitabin bir bolumunde soyle bi paragraf vardı. ''Asık suratlı insanlardan hoşlanır mısınız desem tabii bana gülersiniz. Zaten ben de biraz gülmeniz için söze böyle başladım. ''
Kitabın yazarı Şevket Rado bir de Akif'e bu soruyu sormaliydi. Çünkü karşısındaki asik suratli adamdan fazlasiyla hoşnuttu.
Çatık kaş, kararmış gözler ve sinirle kasılan çene... Evet, karşı tezgahtaki sevdigi adamı şu an bu şekilde tasvir edebilirdi. Kendisine bu kadar sinirli bakmasinin nedeni belki de dün ona ondan ne kadar etkilendigini birazcık fazla temasla anlatmasidir. Ama burası Türkiye'ydi dostlar. Belki de giydiği tişörtteki desenlere falan sinirlenmistir, bilemeyiz.
Açık konuşmak gerekirse yanına gitmeye tırsıyordu. Sonuçta kimse 'durduk yere' aşırı yakışıklı ve seksi bi adamdan dayak yemek istemezdi.
Tam cesaretini toplamış, ilk adımını atmıştı ki selektör niteliğindeki uyarıcı bakışlar onu buldu.
Bugün yanina gidememiş olabilirdi ama bu, başka bir gün onu tenha bir yerde sıkıştıramayacagi anlamina gelmezdi.Gencolar bu ilk watty de yayımladığım kitabım eheheh. Öyle aşırı uzun bölümler yazmam büyük ihtimalle. Bu ilk bolum olduğu için fazla kısa tuttum.
Az önce annemle pazardaydik orda aklima geldi kurgu hdksvcjshfjsbf. Neyse inş yazarken saçmalamam amin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karşı Tezgah
Teen FictionPazarda karşılıklı tezgah sahibi olan iki eski dostun oğullarinin ilişkisi pek de ''NORMAL'' degildi.