Evet... bugün o gün bugūn ankara'ya gidicez sınıfça. Mutluydum çünkü hep birlikte olucaz. Eve çoktan gelmiştim bile eşyalarımı hazırlıyordum. Aslında 3 gün kalacaktık ama yinede lazım olan eşyalarımı almak zorundaydım. Kapı çaldı koşarak aşşağı indim, merve gelmişti heyecanlı bir hali vardı. "Oha oha gidiyoruz! Hazırmısın? Çabuk oll, hadii 11'de çıkıyoruz!" Çok heyecanlıydı " sakin olll hazırım. Hadi çıkalım" önce beyza'yı aldık,ceren'i aldık,berfin'i aldık ve yūrümeye başladık bütün herkes okulun önündeydi. Erdinç koşarak geldi
"Çok heyecanlıyım otobüste patlıyoz gençlerrr."
Her zaman ki erdinç işte... :)
Diyar"off neden istanbul'a gtmiyoruz ki?" Ūzülmüştü anlaşılan. Bir süre sonra otobüs gelmişti herkes binmişti ben beyza'yla oturuyordum. Gece bu saatlerde dısarda durmayı seviyordum. Gözlerim kapanmiştı.
Birden paat diye ses geldi. Ne olduğunu anlamamıştım herkes dışarı çıktı. Sanırım otobüsün tekeri patlamıştı. Hemen servisi çağırdılar fakat aradan tam 2 saat geçmişti. Orman karanlıktı hocalar otobüse binmemizi söylediler. Hızla bindik herkes üzülmüştü. Erdinç eren, diyar bu durumdan hoşlanmışlardı. Sürekli gülüyorlardı.
Beyza"korkuyorumm" diyince diyar alaylı bir şekilde gülmüştü. Komik değildi. -her zaman ki diyar işte- diyarı gerçekten seviyordum yani kardes olarak. Salak salak espiriler yapsada hoşuma gidiyordu. Ardından erdinç gülmüştü erdinç'te iyi biri ama bazen gerçekten çok kırıcı oluyordu. Yüzüne gülüyordum ama kırılıyordum. Ümit suskun suskun bakınıyordu. Ümit'i çok ayrı seviyorum o benim bütün sırlarımı biliyordu o bambaşka benim için tek. Burhan hoca ormanda kamp kurmamızı söyledi ve ormana doğru yürümeye başladık.