BİZİM HİKAYEMİZ

4.bolum

beyzanın ağzından

gözlerimi açtığımda karşımda cansu bana bakıyordu. hemen yanına gelip başladı konusmaya:

"iyimisin? o çocuk cezasını çekti sen merak etme ve sen sormadan söyliyim çıkabiliriz. "

"ıyim ve eminim ki cezasını çekmiştir. tamam hadi çıkalım. "

koluma girdi.yururken aklıma ekin dank etti.o neredeydi ya su kesin bişe olmuştu. cansu ya döndüm. tam ağzımi açtım söylicem o basladi:

"ekin le su kavga etti. ama bu büyük olanlardan di neyse ya sen düşünme bunları boşver yarına barışirlar. "

"vay olay ne?"

"kıskanma olayı ya bosver şimdi bi saat anlatamam."

deyince gulumsedim. sonra aklıma ablam in attığı mesaj geldi. Bu aksam Paris den gelecekti hem de Akşam ortak yemek vardı .gidip hazırlanmam gerekiyordu. cansuyla vedalaşip arabaya bindim.araba durunca hızla indim.ablamin arabasi burdaydi hızla kapıyı çaldım. Gülbeyaz kapıyı açtı gülbeyaz bizim hizmetcimiz hemen içeri koştum. ablami görünce boynuna atladım. iyice sarılıp hasret giderdik tabi ki annem gelinceye kadar bana bakarak:

"hadi hazırlan aksama "

o kadar soğuk söyledi ki sanki benim annem değilmiş gibi neyse ben alışık tim. ablama baktım :

"nesligul bana giycek bişe bulurmusun?"

sırıtarak bana bakti:

"hiç değişmemissin hala o küçük beyza gibi tahmin ettim ve hazırladım. git giy bakalım. "

onu öptüm ve koşarak odama çıktım.vay bana yeni kıyafet almış ama çok açık bu neyse sonuçta ablam aldı.hemen toz pembe olan ultra mini elbise mi giydim. altına siyah babet saçlar su dalgası dudagimada parlatici surdum. ve hazırım aşağıya indim beni bekliyorlarmis bana baktılar ve babamın ağzından duymadığım sözcükler döküldü:

"çok güzel olmuşsun kizim"

deyince kalbim yerinden çıkar gibi çarpmaya başladı. kafamı sallamakla yetindim çektiğim acılar hemen unutmazdim. tabi annem bozdu zaten:

"hadi çıkalım "

dedi.ama o kadar soğuk ki üşümüştüm ablam kapıyı işaret edince kimseyi beklemeden giddim.arabaya bindim ve kulakliklarimi taktım.araba durunca indim 2 araba daha vardı. cansu Gil daha gelmemişti. kafamı kaldirdigimda çok pahalı olduğu belli olan resturantla bakısma şov yaptım. kapattirmislar ne bekliyordum onlar türkiyenin en zengin is adamlarıydi içeri girdiğimde gözler bize kaydı ve gözlerime inanamadım. su gilin ailesi ve o onun burda ne işi vardı.

cansunun ağzında

beyzayla vedalaştıktan sonra arabaya doğru yürürken yeniler dikkatimi çekti. yanına gittim ve elimi uzattim:

"selam cansu "

deyince sırıtti ve yanındaki adı neydi he şeçkin :

"selam popi kız "

ben sana şimdi gösteririm .

"olum sen benle nie uğraşıyon lan ben senin yanındaki tatlı bidikla konuşmaya çalışıyom sen nie araya dalıyon neyse evet elim havada kaldı tatlı bidik"

ikiside küçük bi kahkaha attı.ve şu salak konuşmaya basladi.tabi ki elimi sıktı.

"adım tatlı bıdık değil "

ben bu sefer anirmaya başladım. ah bu çocuk gerçekten mal hemde en büyük mal " tabiki de değil adını söylersen söylemem böyle bişe "

sırıtarak ama yanındaki somurtuyordu.

"tolunay fıstık"

yavsama yol çıkmaz yavrum bakışı mi attım ama anlamadığı belli oluyordu

"neyse işte şimdi asıl meseleye gelelim "

deyince 32 diş göstererek sırıtti .

"ben de bunu merak ediyordum.ama ben sarışın severim.kumrali yanimdaki sever al onunla takıl "

sonra yanındaki dönüp

"bu okulda da herkes sürtük amk "

ne!!!! o bana sürtük mu dedi seni bitirdim yavsak.

" salak ben sana teklif suncam ben senin o sürtük dediğin kişilerden değilim. yanındaki de benim tipi deil ve sen de değilsin şimdi beni dinle yoksa senin için kötü olur"

kahkaha attı yine ama sıkıldım. bide yanındaki yle aynı anda yavaş be salaklar neyse .

" buyur anlat asi kız"

senin yüzünün ortasına bi çıkarım. ama yarısı boşa gider neyse şimdi baslayalim:

"şimdi bizim grup biliyorsun demi sizi bizim Grupa almak istedim."

deyince şaşkınca bana bakti.

"istedim.suan istemiyorsun sanırım "

sırıttim. sen daha dur bune daha kötüsü  olcak :

"evet istedim.ama daha demin SÜRTÜK dedikten sonra bitti.hayir başınızın çaresine bakin"

dedim.arkama dönüp son hız arabaya bindim. ve araba durunca indim. kapıya gelmemle kapı açıldı .ah ya şimdi bu kizi hiç çekemem:

"cansucum akşam ortaklar yemeği var canım gitmek zorunlu şimdi ben kıyafetlerini hazırladım.hazirlan canım olurmu ama bak yeni ortaklar olcak ona göre hazırlan tatlim"

kızgınca suratına baktım.

" bana. bidaha. tatlım.deme."

sanki eskisi gibi masum da ondan tatlım diyo bana masum ablam tatlım diye bilir.kucukken düştüğümde kaldıran ablam, bana asla yalan söylemeyen ablam, ama şimdi düştüğümde yanımda değil , bana her seferinde yalan söylüyor.o masum ablam değil ancak bana masum ablam tatlım diye bilir.neyse gözlerine baktığımda dolduğu gördüm.bian içim bur kuldu ama sadece bian oldu acılarım aklıma geldi.ve guclulukle yüzüne baktım ben okadar ağladım ki artık damla gözümden yaş gelmiyo zaten artık ben kimsenin yanında ağlamam hatta beyzanın bile neyse arkami dönüp hızla odama girdim. seçtiği kıyafet siyahtı ah başka renk secse asla giymezdim. Hayır ben öyle siyaha ozenenlerden değilim sadece bu rengi çok seviyorum. elbiseyi baktığımda herkes için ultra kısa olan elbise benim için normaldi biraz göğüs dekoltesi vardı. giydim altına siyah vans saçıma maşa yaptım. gözüme az siyah makyaj yaptım siyah deri çeketim ve siyah askılı çantami aldım ve tamam hazırım aşağıya indigimde kimse yoktu acaba ne bekliyordum. neyse arabaya bindim ve durunca indim. restrantan içeri girdiğimde sugil burdaydi Beyzagil aman tanrım onun burda ne işi vardı. hadi ama bu çocuk kim.