tanrı'nın evindeydim.
bembeyazdı her yer, tanrı bir melekti.
bense simsiyah kaldım.
gözümün önünden geçen kara sineğe kızdım,
oysa o da benim gibiydi.
tanrı bana baktı.
ağzımda kan tadı vardı.
tanrı güldü.
yanıma geldi.
elini narince göğüs kafesime soktu.
kalbim ellerindeydi.
kirliydi.
onu oradan çıkardı ve sanki iğrenç bir şeymiş gibi tiksintiyle yere attı.
tekrar bana baktı.
gözlerinde ateş vardı.
tanrı şeytan oldu.
kalbimi almak için uğraşmadım.
bir kelebek göğsümdeki boşluktan geçti ve öldü.
tanrı ensemden tutup beni kaldırdı.
tüy gibi hissettim.
kan tadı arttı.
ateşe yaklaştık.
tanrı ateşten daha çok yanıyordu.
beni sevmiyordu.
o'nun tarafından sevilmemek.
iç çektim ya da bu sadece bir hırıltıydı.
beni attı.
ateşe doğru süzülürken kara sineğin oradan bana kahkaha attığını duydum.
onu öldürmek istedim.
ama ironikti, ölecek olan bendim.
"neden!" diye bir çığlık attım.
ateşe yaklaşıyordum.
"her şeyi doğru yaptım, beni neden sevmedin! neden hiç kucak açmadın! küçücük çocukken sığınacak kimsem yoktu sana geldim, neden siyah olmama izin verdin! neden beni yanına almadın! korkuyorum! öleceğim, korkuyorum! yardı-"
isyanlarım son buldu.
ateş beni kucakladı.
en başından beri ait olduğum yer ateşti.
ben yanmalıydım.
çirkin bedenim ve ruhum yanmalıydı.
tüm suçlu bendim.
tanrım,
beni hiç affetme.
tanrım,
beni affet.
ben sadece hiçbir zaman kim olduğunu bulamamış
yüz yaşına dayanmış bir çocuğum.
tanrım.
bu adil değil.
lütfen
beni
kurtar.
ölüyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
tanrı'nın evinden kovuldum.
Non-Fictionşeytan veya melek, tanrı beni sevmedi. 28 temmuz 2021.