Zile bastım tekrardan. Ağlamaktan artık gözlerim acır hale gelmişti. Burnum tıkanmıştı ve zor bela nefes veriyordum. Hava soğuktu ve ben titriyordum. Elimdeki küçük valiz ise ağırlaşmıştı ve ben taşıyamayacak hale gelmiştim.
"Lütfen Luhan aç şu kapıyı lütfen."
Çaresizce konuşurken en sonunda içeriden sesler duydum. Kendimi düzeltmeye çalışırken kapının açılması bir oldu.
"Baekhyun."
Yanında Sehun da vardı. Yanlış zamanda kapılarına gelmiştim.
"Selam. Şey Luhan acaba içeri gelebilir miyim?"
"Tabi tabii."
O elimdeki valizi alıp diğer eliyle elimi tutup beni içeriye çekmişti.
"Tanrım hava soğuk ve sen bu halde dışarı mı çıktın? Chanyeol nerede o neden yanında değil?"
Beni oturturken küçük valizi de Sehun'a verdi. Sehun garip bir şekilde bana bakarak içeriye doğru gitmişti. Sanırım korkunç görünüyordum. Luhan'ın yanıma oturup ellerimi tutması ile ona baktım.
"Baekhyun bu halin ne?"
Ona baktım. Gözlerim her şeyi açıklamıyor mu? Aldatıldım. Sevdiğim, dünyalarımı verdiğim adam bana zarar verdi, beni aldattı.
"Luhan."
Adını söyler söylemez hıçkırıklara boğulurken Luhan ilk şaşkınlıkla baksa da sonradan beni kendine çekip sarılmıştı. Hiçbir şey konuşmuyorduk. Sadece ağlıyordum. O benim sırtımı sıvazlarken ben evin içinde sesimi haykırarak ağlıyordum. Başıma konulan öpücüklerle az olsa rahatlıyordum ama asla yeterli değil. Ben Chanyeol'ü istiyordum. Beni aldatsa bile ben onu istiyordum. Beni öpmesini ve her şey geçecek demesini istiyordum. Biraz daha kendime gelirken ondan ayrıldım ve gözyaşlarımı silip yere baktım. Yakın arkadaşımdan utanmıyordum. Bu yüzden kısaca söyleyecektim.
"Chanyeol'le ben ayrılıyorum."
"NE!"
"NE!"
Sehun ve Luhan aynı anda tepkilerini gösterseler bile ben başımı salladım. Başımı kaldırdım ve Luhan'a buruk bir gülümsemeyle baktım.
"Beni aldatıyormuş. Bana kendisi söyledi. Sırtında tırnak izleri vardı."
Tekrardan ağlamaya başlayınca Luhan ellerini yanaklarıma koyup ona bakmamı sağladı.
"Baekhyun ne saçmalıyorsun. Chanyeol, bizim Chanyeol sevecen, hayırsever, seni çok seven Chanyeol. İnanmıyorum Baekhyun. Chanyeol bunu yapmış olamaz. Kendisi mi söyledi. Aldatıyorsa bunu niye söyler."
Çaresizce Luhan'a baktım.
"Bana inanmıyor musun?"
"Hayır elbette inanıyorum ama şaşırdım. Adi şerefsiz bunu sana nasıl yapar."
"Siktir."
Sehun sessiz bir şekilde söylese bile bunu ikimiz çok rahat duymuştuk.
"Sehun bu aralar çok mu çalışıyordunuz."
Sehun bir süre bana tedirgin bir şekilde baktı. Alnını ovaladı.
"Meşguldük. Ama çok değildik."
Buruk bir şekilde güldüm.
"Eve neredeyse hiç gelmiyordu. İşim var diyordu sürekli. Bu sabah da salonda yatarken gördüm. Sadece konuşmak istiyordum çünkü canıma tak etmişti. Biraz atıştık ve o beni aldattığını söyledi. Ben ne yapa-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HURT
Short StoryBaekhyun seven ve sevilen biriydi, ya da o öyle sanıyordu. Eşi Park Chanyeol, canından çok seviyordu onu. Aldatmasında hiç bir sebep yoktu. Ancak iler ki zamanlarda ikisi de bir konuda çok zorlanacaklardı.