Elizabeth, Amerika'nın California eyaletinde yaşayan 16 yaşında normal bir kızdı. Ailesi tarafından bebekken evlat edinilen Elizabeth herkes gibi liseye gider malum liseli olduğundan partilere de gider, derslerine çok çalışır ve bunun karşılığını da her zaman alır. Okul birincisi olan Elizabeth'in en sevdiği ders matematik en sevmediği ders beden eğitimidir. Bir gün her zamanki gibi sabah kalkmış kahvaltısını yapmış ve üstünü giyinmiş okula gidecekken babası onu çıkmadan durdurur.
"Bugün eve erken gel olur mu tatlım? Konuşmamız gereken şeyler var." dedi babası sevecen bir ses tonuyla.
"Baba eğer bu komşunun bahçe cücesinin çalınması ile ilgiliyse vallaha ben çalmadım!" dedi Elizabeth ellerini teslim oluyormuş gibi kaldırdı.
"Hahaha biliyorum tatlım ama sen yine de erken gel." dedi babası elini kızının omuzuna koydu.
"Tamam." dedi kız ve okulun yolunu tuttu. Okula giderken en yakın arkadaşının evine uğrayıp onu da alacaktı.
"Hadisene Charles geç kalacağız!" diye bağırdı kahverengi saçlı kız.
"Merak etme canım birazdan gelir." dedi Charles'ın annesi.
"Nasılsınız Bayan Bingley?" diye sordu kız. Velilerin önünde prenses rolünü oynuyordu.
"İyiyim canım sorduğun için teşekkür ederim." dedi kadın ona gülümseyerek.
"GELDİM!" dedi arkadan hafif kilolu çocuk.
"Tanrı aşkına nerede kaldın!" dedi genç kız ve arkadaşının koluna dirsek attı.
"Diyet menümü hazırlıyordum." dedi çocuk ve çantasını alıp yola çıktılar.
"Son 6 yıldır diyet menünü hazırlıyorsun Charles ve ben senin 100 gram bile verdiğini görmedim." dedi kız dalga geçerek.
"Birincisi ben önceki hafta 50 gram verdim, ikincisi annem ile babam soyadımız Bingley diye ismimi Gurur ve Önyargıdaki Charles'dan koymuşlar." dedi çocuk
"Yani?"
"Yanisi psikolojik sorunlarım var benim, üstüme gelme!"
"Keşke benim de soyadım Bennet olsa da Mr.Darcy ile sevgili olsam." Not: *Yazar burada okuduğu Gurur ve Önyargı'nın etkisi altındadır jahsjhkjsah.*
"Ne güzel olur(!)"
Okulun önüne geldiklerinde zil çalar ve koşa koşa sınıfa giderler.
"LANET OLSUN CHARLES İLK DERS MATEMATİK GEÇ KALAMAYIZ!" dedi Elizabeth kendisi en sevdiği derse geç gidiyor olduğundan hem çok sinirli, hem de öğretmenleri katı olduğundan dolayı çok endişeli.
"KENDİ ADINA KONUŞ BEN MATEMATİK SEVMEM!" dedi çocuk. Biraz kilolu olduğundan çok hızlı koşamıyordu ama yinede iyi gidiyordu.
Kapıyı açtıkları anda matematik öğretmeni onlara kaşları çatık bir şekilde bakıyor yanındaki güneş gözlüklü, takım elbiseli adam gülümsüyordu.
"Yerlerinize oturun!" dedi öğretmen katı bir şekilde. çocuklar hemen yan yana olan sıralarına oturdular.
"Bu adam kim?" dedi Elizabeth, Charles'a fısıldayarak.
"Tony Stark." diye cevap verdi Charles.
"O kim?" diye tekrar sordu kız.
"Eben!" dedi Charles sinirli bir şekilde fısıldayarak.
"Evet bildiğiniz gibi Stark Industrıes'in bir yarışması var kendileri okuldan 1 kişiye burs verecek. Bursun kimin alacağı bir sonraki derste konferans salonunda açıklanacak." dedi öğretmen.
"Sayemde matematiğiniz kaynayacak çocuklar. Birşey değil ;) " dedi Tony Stark sırıtarak, çocuklara göz kırpmayı da unutmadı. Kendisi çok mutlu olsa da matematik hocası bu şakayı sevmemişti ama yine de gülümsüyordu. Elizabeth ise çok mutsuzdu 1 ders sonra daha açıklansaydı beden dersi kaynardı ve bu çok güzel olurdu çünkü benden öğretmeni Elizabeth'i hiç sevmez hep koştururdu. Öğrenciler ise şu anda Tony Stark'ın matematik şakasına gülüyor ve alkışlıyorlardı, Elizabeth dışında...
"Hadi toparlanın çocuklar konferans salonuna gideceğiz." dedi öğretmen eline çantasını alarak. Tüm öğrenciler çatalarını topladılar ve çiftli sıraya girdiler. Elizabeth ve Charles her zamanki gibi çift olmuşlardı, yan yana olduklarından dolayı konuşmaya başladılar.
"Şimdi söyle bakalım kimmiş bu Tony Stark." diye sordu Elizabeth, Charles'ın koluna girerek.
"Dahi, Milyarder, Playboy, Hayırsever." diye yapıştırdı cevabı Charles.
"Bana daha çok Hayırsever değil de Hıyarsever gibi geliyor ama olsun." dedi Elizabeth
"Tanrı aşkına Elizabeth! Sen neyse onu bunu bırak, sence kim bursu kazanacak?"
"Bence gıcık Henderson kazanacak."
"Ya deme öyle bak çarpılırız." dedi Charles yumruğunu dişine vurup duvara vurdu.
Konferans salonuna vardıklarında sınıflarının sırasındaki en orta yere, yan yana oturdular.
"Merhaba Sevgili Öğrenciler." dedi Müdür
"Bu adama uyuşturucu falan mı vermişler niye bize iyi davranıyor? Neden gülümsüyor Charles?" diye fısıldadı Elizabeth, Charles'a. Charles omuz silkti kendisi de en az onun kadar şaşkındı. Müdürlerini ilk defa gülerken görüyorlardı, gerçi bir defa Müdür bunları kenara çekmiş nasıl gidiyor diye sormuştu bunlarda oradan koşa koşa kaçmış halüsinasyon gördüklerini sanmışlardı.
"Tüm yıl boyunca sizden habersiz sizi denetledik ve sonunda bursun kime gideceğini seçtik. Bursu kazanan kişi... Elizabeth Jenkins!" dedi Müdür alkışlayarak. Elizabeth ise çok şaşkındı o an herkes ona baktığından dolayı yerin dibine girmek istedi. Bu bursu hak edecek ne yapmıştı ki? Tamam kendisi koroda, münazara takımında ve okulun mucit takımındaydı hepsinde ayrı ayrı başarıları vardı ama kendi kadar iyi olanlar da vardı, En büyük rakibi Henderson da tam bu bursa göreydi hatta kendisi şu an muhtemelen kuduruyordu ve Elizabeth'in cinayetini planlıyordu.
"Elizabeth sana sesleniyorlar!" dedi Charles kızı dürterek ama kendisi de bir yandan mutluydu çünkü en yakın arkadaşının bu bursu hak ettiğini düşünüyordu.
Elizabeth hiçbir şey demeden kürsüye çıktı ve mikrofonla konuşmaya başladı.
"Ş-şey ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Bu bursu bana layık gören herkese çok teşekkür ederim. Ayrıca her zaman yanımda olan ailem ve en yakın arkadaşım Charles'a da her zaman yanımda oldukları için çok teşekkür ederim." dedi önce Tony Stark daha sonra da müdürün elini sıktı ve yerine geçti.
"Aman Tanrım kazandın!" dedi Charles kızı omuzlarından dürterek.
"Aman Tanrım kazandım!" dedi kız ona katılarak. Bir sonraki ders bendendi. Beden sahasına giderken bir sürü kişi Elizabeth'i durdurup tebrik etmişti. Henderson da ne kadar yapmacık olsa da o bile tebrik etmişti! Ama Elizabeth onun içten içe kendini yiyip bitirdiğini anlayabiliyordu.
"Elizabeth bir bahane buluyorsun ve beden dersine girmiyoruz." dedi Charles
"Ne diyeyim Charles, Hocam Milyonlar değerinde olan bir bursu hak etmediğim halde kazandım ve bu yüzden depresyondayım mı?"
"Aynen git ve bunu söyle."
"Hayır. Gel biraz koşalım sonra yorulduk diyip otururuz."
"Öff peki." dedi Charles ve ikisi de koşmaya başladı koşarken de bir yandan sohbet ediyorlardı. Biraz burs hakkında konuştuktan sonra Elizabeth bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemediğini söylemiş ve konuyu kapatmışlardı. 5 tur sonra Charles çok yorulduğundan bir yere geçmiş ve oturmuştu. Elizabeth ise hâlâ koşuyordu. Kendi kendine koşarken bu bursun hayatını nasıl etkileyeceğini düşündü. Ailesi biliyor muydu ya da izin verirler miydi? Yeni okula mı gitmek zorunda kalacaktı? California'dan taşınıcak mıydı? Böyle sorularla beynini yakarken tribünden Tony Stark'ın kendisini izlediğini gördü. Göz göze geldiklerinde ise adam ağzını oynatıp "Seninle Gurur duyuyorum" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Elizabeth Maria Stark
FanfictionTony Stark 16 yıl önce bir hata yapar ve bir muhabirden çocuğu olur. Ooops. Muhabir bebek istemediğinden dolayı kızı bir yetimhaneye verir ve kız çok geçmeden evlat edinilir. 16 yıl sonra Tony Stark bunu öğrenir ve kızı ile daha fazla vakit geçirmek...