Neler Yaşadın?

28 1 6
                                    


- Ben, buraya nasıl geldim bilmiyorum. Ama korkuyordum, hep kaçtım. Ben kaçtım, çünkü beni takip eden birinin varlığını hissediyordum. Ben kaçtım, ama her seferinde arkamda birinin olduğunu hissettim. İzlendiğimi hissettim, asla yalnız olamadığımı hissettim. Kaçtım, gizlenmeye çalıştım ama aslında saklanamadığımı biliyordum. Hep bir yerden bana bakan gözlerin olduğunu hissettim. Ama ben ona bakamıyordum, onu hiç görememiştim. Kurtulmak istedim, o gözler beni görmesin istedim. Ne olduğunu, kimin bana baktığını bilmiyordum ama izleniyordum işte. Hissediyordum, yaptığım her şeyi; gittiğim her yeri, baktığım her yönü gören biri vardı. Ama neden? Neden beni biri izliyor? Hiçbir şey bilmiyorum ama kaçıyorum işte, kurtulmak istiyorum. Benimle konuşmuyor, bana yol göstermiyor, bana kötü bir şey de yapmıyor; sadece bakıyor. Artık izlenmek istemiyorum, izleyenin kim olduğunu da bilmiyorum! Neden izleniyorum, neden ben, hiçbir şey bilmiyorum! Bilmiyorum ve istemiyorum da. Üstümdeki o gözlerden kurtulmak için kaçıyorum. Her şeyi deniyorum; gördüğüm her yöne sapıyorum; bulduğum her şeyin arkasına, altına saklanıyorum; bir şekilde gizlenmek istiyorum. Ama olmuyor, hala bakıyor o gözler bana! Bilmediğim bir yol mu var, denemediğim bir şey mi kaldı, gözden kaçırdığım bir yer mi vardı? Neden izleniyorum, neden ben izleniyorum? ... Hiçbir şey bilmeden kaçmaya devam ettim. Ama o bir şeyler biliyordu, beni takip etmesinin bir sebebi olmalıydı değil mi? .. Ve etrafta hissettiğim tek canlı oydu aslında. Burada, neresi olduğunu bilmediğim bu labirentte, sadece o ve ben vardık. Ya da benim bildiğim şekliyle, sadece o ve ben. Evet,bilmediğim çok şey var, ama onu hissedebiliyorum ve, ve o bir şeyler biliyor. Yani, bir şeyler bilmek zorunda, zorunda. İşte bu yüzden, bir süre sonra pes ettim. Ne yaparsam yapayım beni izleyen o gözleri artık görebilmek istedim. Görebilmek, ve öğrenmek istedim. İletişime geçmek istedim. Sormak istedim. Kurtulmak istedim. Bu yüzden kaçmayı bıraktım. Olduğum yerde durdum. Derin bir nefes aldım. Yorulmuştum. Bir soluklandım, kendime gelmeye çalıştım. Bu sırada düşünüyordum, onunla nasıl konuşabilirim veya onu nasıl görebilirim? Yani evet, beni izlediğini hissedebiliyorum ama nereden izliyor, nasıl biri, şuan nerede hiç bilmiyordum. Sonra aklıma bir şey geldi. Kendime geldiğim an koşmaya devam ettim. Amacıma uygun bir şey arıyordum. Ama anlaşılan o şeyi bulmak kolay olmayacaktı. Burası, nasıl bir yer? Aslında tekrar koşarken olduğum yeri anlamış oldum. Şöyle anlatayım, zaten yaptığınız her şey görülüyor ama yapabilecekleriniz de belirlenmiş. Yani buraya konulan eşyalar, gidebileceğiniz yollar bir düzene göre belirlenmiş, yapabilecekleriniz hem sınırlı hem de sınırsız gibi hissettiriyor. Nasıl anlatsam bilmiyorum. Ama ben sonunda amacıma uygun bir yer buldum. Koşmaktan yorulmuştum ama kendimi zorladım ve daha hızlı koşmaya çalıştım. Aslında korkuyordum, bunu yapmalı mıyım diye düşünmeye başlamıştım. Ama yapıyordum artık, düşünmeye vakit yoktu. Tam karşımda duran duvara doğru koştum. Kırık camlarla bir desen oluşturulmuş gibiydi. Tabi ki çok keskin olmazdı ama yine de devam ettim. Ve sanki bir şeye takılmış gibi yapıp duvara çarptım. Acımıştı, aslında camlar da keskin çıkmıştı. Yani bu kadar garipliğin ortasında böyle bir şeyn varlığını sorgulamamıştım ama evet, şuan garip geliyor. Neden öyle değişik bir yer yapılmış ki? Gerçi o labirentin her köşesi değişik yapılmış... Sanırım ben evimi özledim. Ah, tamam üzgünüm, devam ediyorum. İşte o duvara çarptım. Bile bile kendime zarar vermiştim aslında, ama bu bir şeyi test etmek içindi. "Beni izleyen o gözler her şeye tepkisiz mi kalacak? Ya izlediği şeye zarar gelirse?" Ve sonucu da gördüm. Bana yardım etmemişti ya da bir şekilde beni engellememişti. Sadece bir anlığına, onun silik varlığını daha iyi hissetmiştim. Yani, tek yaptığı şey izlemek olmayabilir diye düşündüm. Neden mi gelmedi, zarar almama izin verdi? Bilmiyorum, belki de hala yaşıyor olduğumdandır. Ya da çok fazla kanamam olmadığından, bayılmadığımdan; bilincimi de kaybetmedim zaten. Belki de onu test ettiğimi anlamıştır... Böyle işte. Sonrası mı?..

OyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin