Herkesin bilip tanıdığı Frozen'in en sevilmeyen karakterlerinden biri Hans Jean, aç gözlü, fırsatçı bir prensti. Peki hiç düşündünüz mü, zaten varlıklı birisi olan Jean neden Elsa'nın krallığını istiyor? Sadece aç gözlülük? Hayır, onun hikayesi çok farklı.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
13 prensli bir krallığın en küçük prensi olan Jean, krallığın en güzel kadınının ve 12 oğlu olan bir kralın gayri meşhur çocuğuydu. 10 yaşına kadar köyde normal çocuklar gibi yaşayan Jean, annesi öldükten sonra babasının şatosuna taşınır. Ancak üvey annesi ve üvey abileri onu hep fazlalık gibi hissettirir.
Çok zor ve katı kurallar, eğitimlerle büyüyen Jean, zaman geçtikce krallığın en terbiyeli, en becerikli, en yakışıklı prensi olur. Bir çok baloya onur konuğu olan Jean, abileri tarafından hep kıskanılır. Bu kadar becerikli olmasına rağmen babası için asla yeterli bir evlat olarak görülmez.
Jean 18 yaşına geldiğinde komşu krallığın kralı ve kraliçesinin ölümü sebebiyle yas merasimine katılır. Ancak mezar başında ağlayan prensesi görünce içindeki kurumuş aşk ağacı, kışın en soğuk aylarında yeşermeye başlar.
Tam 2 yıl gizli gizli prensen Elsaya sevgi besleyen Jean, 20 yaşına geldiğinde taç giyme merasimi için tekrar komşu krallık ve aynı zamanda sevdiği kadının krallığına gider.
Her yerde Elsayı ararken onun kardeşiyle karşılaşır. Oraları zaten biliyorsunuz.
Jean ne kadar Elsaya yakınlık gösterse de Elsa asla soğuk duruşunu bozmuyor ve onun samimi tavrına resmi bir şekilde karşılık veriyordu.
Jean en sonunda tüm cesaretini toplar ve elsaya olan hislerini açıklar. Ancak Elsa onu sert bir şekilde reddeder. Geçmişini, hayatını onun yüzüne vurar ve onun gibi biriyle asla olamayacağını defalarca tekrarlar.
Jean ilk önce çok kırılsada, daha sonra kırgınlığı yerini öfkeye bırakır ve o aşk ağacı resmen intikam alevleri içerisinde yanar.
Anna ya yakınlaşır. Ondan karşılık aldığında hem Annayla evlenip krallığı Elsadan alacak ve babasının taktirini kazanacaktı.
Ancak hiç bir şey umduğu gibi olmadı. Anna her şeyi öğrendi, Elsa onu krallıktan kovdu.
Jean ülkeye dönünce herkes tarafından dışladı. Yaşadıkları ağır gelmeye başlayınca uzak ormanlara kaçtı. Kendisini karın altına gömdü. Son kurduğu cümle ve son göz yaşlarıyla karların altında kendi hayatına son verdi.
'Bana yaşakm sevinci veren kar, şimdi ölüm sebebim olacak. Eğer ateş olsan ateşinde yanardım. Yağmur olsan altında ıslanırdım. Kasırga olsan kendimi sana bırakırdım. Asla düşünmezdim, şimdi düşünmediğim gibi.'
