0.1

141 4 0
                                    

Su Karaca

Güneşin doğmasıyla birlikte gözlerimi açtım. Yanıma şarja taktığım telefonu alıp gece bir sıkıntı çıkıp çıkmadığını kontrol ettikten sonra ayağa kalkıp banyoya doğru yürüdüm. Tüm gece masada sorun çıkaran bir kişiyle uğraşmıştım bu yüzden sadece 1 saat uyuyabildim.

Banyoya girip banyoda ki ses sistemini çalıştırdım. Herhangibi bir şarkı çalarken suyu soğuk tarafına doğru çevirdim hızlıca duşumu alıp çıkmam gerekiyordu...

Üstüme siyah dar bir elbise ve ayağıma da siyah topuklu giymiştim. Çantamın içine bir çakı ve bir silah koyduğumda ise çıkmak için hazırdım. Kapıyı açtığımda korumalardan biri arabamı kapının önüne getirmişti. Arabaya doğru yürürken yanıma şoför geldi.

"Günaydın Su Hanım siz mi kullanacaksınız ben mi süreyim?"

Diğer adı "mafya"olanlar gibi içimdeki çocuğu öldürmediğim için güler yüzlü bir şekilde "Günaydın, ben kullanacağım bugün ama peşimden fazladan bir araç gönderin" bugün hareketli geçecekti önlemimi almam gerekiyordu.

Türkiye'de benim başında olduğum kadar büyük olan sadece iki masa vardı. Bir masanın başında ben diğer masanın başında ise Göktuğ Korkmaz vardı. Daha önce hiç tanışmamıştık beni tanımıyordu. Ama artık tanışmanın zamanı geldi. Öğrendiğime göre masasındaki yeraltından bir kaç kişi benim masamdaki kişilerin işini bombalamıştı. O yüzden bugün onların yanına gidiyordum.

Göktuğ Korkmaz

Karşımda masamda oturanlardan 2 kişi vardı. Benden habersiz Su Karaca'nın masasında ki kişilerin işini baltalamışlardı. Tekrar bağırmaya başladım.

"Siz kimin masasında oturuyorsunuz"

İkisi aynı anda

"Göktuğ Korkmaz" dedi

"Peki benim masamda oturduğunuzu bile bile ne hakla bana sormadan bir iş yaparsınız!"

Karşımdaki adamlar güya Türkiye'nin büyük mafyalarındandı. Lakin karşımda tir tir titriyorlar.

"Patron biz onların da işini alırsak daha-" devam etmesine izin vermedim.

"Kes, bu yaptığınız diğer masayla aramızda nasıl sorunlar açacak farkında mısınız? Masamda böyle beyinsizleri istemiyorum."

"Patron yapma bu masa-"

"Yeter, benim sözümün üstüne söz söylemezsiniz siz ama bu yaptığınız cezasız kalmayacak. Ali içeri gel."

"Efendim abi"

"Bunları 2 numaralı depoya götür beni bekleyin."

"Tamam abi" dedi ve o iki it de düzgünce kalkıp Ali ile yürümeye başladılar çünkü biliyorlar ki olay çıkartsalar depoya gitmelerini beklemem direk sıkarım kafalarına.

Onlar kapıdan çıktıktan yarım saat sonra telefonum çaldı.

"Efendim bir kadın yukarı çıkmaya başladı durduramadık özür dileriz."

Kaşlarım çatıldı "Tamam" dedim ve kapattım. Zaten iki dakika için de odamda olurdu o hadsiz. Dediğim gibi iki dakika sonra kapım açıldı.

"Sizin evde kapı yok galiba çalmayı bilmiyorsun"

Dedim o sırada saçları pembe olan bir kız oturdu karşıma gülümsüyordu.

"Sanırım güvenlikleri değiştirmeliyim seni mi durduramadılar. Küçücük bir kız çocuğunu." Bunu dediğimde yüzündeki gülümseme arttı ve elini uzatıp şunları söyledi.

"Tanışmadık Göktuğ Korkmaz Su Karaca ben"...

Buna daha sık bölüm atmayı düşünüyorum ama bilmiyorum belki atmam

ALEVİN KIZI (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin