gün 0,

27 6 22
                                    

"Başlat anlatmaya," uykulu gözlerle bana bakan küçük beden sinirle ayağa kalkmış eline siyah tahta kalemini alıp beyaz tahtaya yönelmişti.

"Min Soobin, 25 yaşında. Oldukça başarılı bir avukat, kendine ait bir bürosu var. Arkadaşları ile oldukça iyi geçindiği söyleniyor. Üç kardeşi var, annesi ve babasını kaybetmiş. İkiside intihar etmiş" tahtaya astığı fotoğrafı işaret edip altına adını, yaşını ve mesleğini yazmıştı. Arka cebinden çıkardığı bir yeni resmi yanına asarken kadının dün bulduğumuz cansız bedenine gözlerimi kısarak baktım.

"On beş yerinden bıcak darbesi almış, dördü ölümcül." Diğerlerine göre oldukça büyük olan resimde bıcak izlerini göstermişti.

"Masanıza daha detaylı fotoğraflarını koydum. Gerçi dün incelemiştiniz fakat tekrar bakmakta yarar var." Konuşmasının sonunda esneyen kız saçlarını savurup anlatmaya devam etmişti.

"Maktül evli fakat şiddetli geçimsizlikten kocasına iki ay önce dava açmış. Dava hala sonuçlanamamış, kocası ile uzlaşamamışlar. Her ne kadar adam şiddet uygulasada boşanmamakta ısrarcıymış. Denilene göre dört senedir evlilermiş. Henüz bir cocuk sahibi değillermiş." kadının fotoğrafı yanına kocasının fotoğrafını asıp adamın ismini yazmıştı 'Min Woojin'.

"Maktülün yakın arkadaşı Kim Sunyeon'un ifadesi alındı ve Woojin ile kaçak aşk yaşadıklarını itiraf etti. Adam inkar etse de kadının gizli sosyal medyası olayları aydınlatıyor." derin bir nefes alıp o kadınında resmini tahtaya asıp yanına bir kadın resmi daha koymuştu.

"Bu güzellikte Kim Sunyeon'un kız kardeşi Kim Yaeun, söylenenlere göre maktülden hoşlanıyormuş."

"Nasıl yani evli birinden mi!" tahtaya yeni bilgi ekleyen kızın dikkatini yanımda oturan Fica çekmişti.

"Yani öyle, olayların iç yüzünü hala bilmiyoruz." omuz silkip kalemin kapağını kapatmıştı.

"Yeter bu kadar temel bilgi. Gerisini ifadeler ile halledebiliriz." üzerimdeki deri çeketin ceplerine ellerimi sokuşturmuş önümde duran üç kişiye baktım.

Ekip şefi olarak görev dağılımlarını yapmam gerekiyordu fakat bu sefer farklı şekilde ilerlemek istiyordum.

"Fica sen tekrar olay yerine git ve oradaki adli tıpta çalışan adamlardan katil hakkında bir ipucu olup olmadığına bak." uzun saçlarını güzelce toplamış ve simsiyah giyinmiş olan kız onaylamış ardından gülümsemişti.

"Hoseok sende büroya git, arkadaşları falan vardır illaki. Onlar ile konuş detaylı bilgiler al. Yanına birini de götür ki hızlı bitsin." kızıl saçlarını düzenleyen adam üzerine montunu giyinmiş gitmek için hazırlanıyordu.

"Forest sende..." gözleri kapanan kıza bakıp gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Her zaman tuhaf hareketleri olurdu fakat bu sefer sadece uykuluydu.

"Ne bu halin?" benden önce soran kıza dönüp kafamı salladım. Ayakta zor duruyordu, kaç gündür uyumuyordu bu?

"Dün Bay Park fazladan mesai yapmam gerektiğini söyledi, araştırma işleri bana kaldı yani." kolundan tutup bir yere oturmasını sağlarken sinir olduğum adam yine işimizi baltalıyordu.

"Sen eve git biraz uyu, sonra devam edersin bu şekilde bir şeyler yapmazsın." zorla kafasıyla onaylan kıza baktıp Fica'ya döndüm.

"Evine bırakırsın oradan gidersin." çoktan odadan çıkmış olan Hoseok'a baktım. Ne ara gitmişti bu çocuk?

"Bende savcı ile otopsiye gireceğim. Yetişebilirsen sende gel önemli detaylar buluruz." küçük kızla uğraşan esmer kısaca onaylayıp odadan çıkarken masama yönelmiş zarfı açıp resimleri masaya çıkarmıştım.

corpse × taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin