İLK AŞK

Pardon

Bendeki aşırı mükemmel bir şans gerçekten. Bana baktı ve ben de ona baktım ne var bakışı atarak. Sonra bana "Senin burada ne işin var? Bu masa rezerve kal git masadan." dedi. İçimden sanane rezerve olduğunu bizde biliyoruz. Sanki kimle buluşacağımı biliyor da. Dedim. "Gidemem. Çünkü bu masa bana ve arkadaşıma ait." dedim. Bana sinirli bir bakış atarak cevabını verdi. "Hangi arkadaşın acaba? Daha ilk günde arkadaş edindin bir de. Benim arkadaşımın da bu masayı bize ayırmış oldum. Şimdi git masadan." dedi. Sanki arkadaşımı kıskandı Allahım sanane benim arkadaşımdan. "Bu arada bu rezervasyonu yapan benim arkadaşım Işıl Aksoy." dedim. İyide dedim ama umarım dans partneri değilizdir. Sonra telefonuma bir mesaj geldi bir baktım ışıl yazmış şöyle yazmış "Ayda sen ne yapıyorsun orada uzaklaş hemen ben içeri taraftaki masada bekliyorum seni çabuk gel"Diye mesaj yazmış. eyvah ne yaptım ben. Bir an sıcakladığımı hissettim. O murat denen çocuğa döndüm" Kusura bakma benim gitmem gerekiyor soyadlar karışmış. "dediğim gibi cevap beklemeden içerideki masalara gittim. Sonunda ışıl'ı gördüm. Koşa koşa yanına gittim. Yanında kimse yoktu." Işıl senin yüzünden o mert denen çocukla karşılaştım yine niye aramıyorsun beni? "dedim." Kusura bakma ayda unutmuşum. Bu arada dans partnerin olamıyor. Çocuğun ayağı kırılmış malesef. "dedi. Ya ne üzüldüm neyse bir yandan da sevindim bahane oldu baloya gitmemek için." Neyse sorun değil ışıl en fazla baloya gelmeyiveririm. Basit çözümü üzülmedim zaten. "    "Ya ayda geliceksin sana yeni partner buldum bile. "     "Tamam ya ben senin soyadını yanlış söylemişim ışıl Aksoy değil değil mi?" dedim. Büyük ihtimalle değil. "Yo nerden çıkardın ayda Işıl Aksoy adım ve soyadım. Yani Sadece sen yanlış masaya oturmuşsun." ne ciddi miydi ışıl?     "D-doğru mu bu?"    "Evet doğru. Mertle partnersin ve bundan sadece senin haberin var." dedi. Bu olamaz en nefret ettiğim şahısla birlikte partiye mi gidicem şaka gibi. "Ciddi misin sen ışıl benden buraya kadar o zaman ben eve gidiyorum."   "Hayır ayda nereye gidiyorsun daha yanına gidicez. O seni tanımıyor sonuçta."   "İyi tamam gidicez." bir cesaretle ağzımdan çıktı keşke çıkmasaydı.

Işıl kolumdan tutarak beni çekti ve Mert 'in olduğu masaya doğru ilerledik. Vardığımızda mert komik bir ifadeyle bize bakıyordu." Işıl yoksa partnerim yanındaki kız mı? "  "Maalesef öyle oldu. Aslında başka biriydi o gelemiyor. Onun için. Ayda'nın da eşinin ayağı kırılmış ondan gelemiyor yani eşsiniz." Allahım acaba ben senle partner olmam desem mi dedim ama yinde diyecektim. "Ben senle partner martner olmam." dedim o da sinirli bir şekilde. "BEN SENLE HİÇ OLMAM BİR KERE." dedi ve çıkıp gitti. Işıl bana dönerek "Kızım niye böyle davrandın. Ne güzel eşin olucaktı işte o çocuğun eşi olmak için herkes peşinden koşuyor."  "Aman ışıl boş ver ya ben gelmiyorum partiye felan. Biz en mantıklısı şu illerdeki Lunaparka gidelim ne dersin?" aslında benim pek kaldıracak halim yok ama eğlenmek bizim de hakkımız. "Olur derim haydi gidelim." dedi ışıl ve oraya doğru yürüdük.