'Her gün yeni bir umut '

4.4K 203 13
                                    

Odasına giren güneş  ışığıyla gözlerini açtı  Rose ."İşte yeni bir gün daha dedi" .Ve ona aşk ve şans getirmesini diledi .Aşağıdan gelen sesleri işitti.Anlaşılan evin aşçısı Hector pazar hahvaltısı için ev sahiplerini çağırıyordu birer birer. Hector ' ü çok severdi Rose. Kendini bildi bileli Hector buradaydı. Artık evin aşçısından çok ailenin bir ferdi olmuştu .Kapısının çalındığını duydu.

Hector :

-Günaydın Rose. Senin için mükemmel bir pazar kahvaltısı hazırladım.En sevdiğin yiyecek olan biftekten çokca kızarttım. Bugün itiraz istemem. Kahvaltı yapılacak güzel kız.

Rose :

- Teşekkür ederim Hector. Gözlerindeki kararlılıktan anladığım kadarıyla bugün senden kaçış yok.Ne yapalım enfes bir kahvaltı bizi bekliyor öyleyse. Babam ve Matt aşağıdalar mı?

- Evet onlarda masa da sizin aşağıya inmenizi bekliyorlar küçük hanım. Bir an önce hazırlansanız iyi edersiniz. Elisha ' yı yardım etmesi için göndereyim mi?

- Evet lütfen. Sanırım bu dağınık saçları kendi başıma halledemeyeceğim.

Hector tebessüm etti ve gitti.Hector'un odadan çıkmasıyla Rose ayağa kalktı ve gardırobuna yöneldi. Babasının geçen gün ona hediye etmek için aldığı beyaz elbise gözüne çarptı.Kar beyazıydı bu elbise. Babası aldığından beri hiç giymemişti bu elbiseyi.Hediye paketini Rose ' a uzatırken ' Benim güzel kızım . Bu elbiseyi sana aldım.Rengi bana senin o masum ve güzel yüzünü hatırlattı.İyi ki varsın ve yanımdasın' demişti. Bunları düşünürken Rose gözünden yaşların yanağına doğru aktığını hissetti.Daha sonra bu göz yaşları yerini tebessüme bıraktı.

Eliesha :

- Sevgili Rose günaydın. Duyduğuma göre güzel saçlarınızla başınız dertteymiş.

Rose yüzündeki ıslaklılığı saklamaya çalışarak :

-Günaydın Eliesha.Hatırladığım kadarıyla sen çok güzel saç  örüyordun . Küçükken saçlarımı hep sen örerdin  annem  olmadığı için.19 yaşında olmama rağmen maalesef  saçlarımı hala sen yapıyorsun.Lütfen saçlarımı her zaman ki gibi balık sırtı örer misin?

- Memnuniyetle efendim.Hatta hafif bir makyaj pazar kahvaltısı için hiçte fena bir fikir sayılmaz.

Rose tebessüm etti ve güzel  ,ateş kızılı saçlarını Eliesha ' nın parmaklarına bıraktı.

Rose'un saçlarının yapılması çok uzun sürmedi.Saçlarının örülmesi ona küçüklüğünü hatırlatırdı her seferinde.Eliesha'nın dudaklarına ruju sürmesiyle Rose Eliesha 'ya teşekkür etti ve aşağıda onu bekleyen iki yakışıklı adamın yanına inmek için köşkün merdivenlerine yöneldi...

Matt:

-Ooo Günaydın Rose .Bu ne güzellik böyle? Sabah uyandığımda  gözlerimi kamaştıran güneş gibi olmuşsun.

Rose:

-Teşekkür ederim sevgili kardeşim.Sende hiç fena görünmüyorsun. Her zaman ki gibi yakışıklılığın üzerinde.

Major söze girdi :

-Rose alınırım ama ...

Rose babasına koşarak boynuna sarıldı ve yanağına kocaman bir öpücük kondurdu.

Rose :

- 'Canım babacığım günaydın.Elbette  bu masanın en yakışıklı sensin' dedi ve masadaki yerine oturdu.

Kahvaltıdan sonra  Matt arkadaşlarıyla çiftlikte at süreceklerini söyledi.Bunu duyan Major uzun zamandır çiftlik evine gitmediğini ,onlara eşlik etmesinde bir sakınca olup olmadığını sordu.Matt ise 'Senin gibi bir binbaşıyla olmak bize şeref verir 'dedi.Böylece Rose babası ve kardeşini öptü ve Matt 'i ata binerken dikkat etmesini söyleyerek onları uğurladı.

Salona geri döndüğünde Eliesha 'ya bir kahve getirmesini  söyledi.Saate  baktı ve bugün saat on ikide piyano dersi için Adney Cavadini 'nin geleceği aklına geldi.Piyano dersi için hazırlık yapmasının iyi olacağını düşündü ve piyano odasına gitti.Bay Adney 'in geçen derste ona verdiği Beethoven  'ın 3.senfonisini çalışmaya başladı.Saat on ikiye geldiğinde piyano odasının kapısı çalındı ve içeriye Bay Adney girdi.

Adney:

-Selam Rose .Seni piyano odasında bu kadar istekli ve 3. senfoniyi bu kadar güzel çalarken görmek ne kadar güzel.

Rose:

-Hoşgeldiniz  Adney Cavadini .Siz ne zamandır buradasınız? Geldiğinizi duymadım . Sizi kapıda karşılamak isterdim.

-Kapıda karşılanmamın lüzumu yok Rose.Bana Avadi demen yeterli .Soy ismimle hitap edilmesini sevmediğimi bilirsin.Geleli çok olmadı .Bu enfes müzik ziyafetini bölmek istemedim sadece.

Rose :

- Teşekkür ederim Adney .Bu senin sayende oldu. 

Adney çok sempatik   bir adamdı.Orta yaşta olmasına rağmen oldukça enerjik bir yapıya sahipti.Her sabah düzenli olarak yürüyüş yapar ve çeşitli spor aktiviteleri yapardı.Tamamiyle müziğe gönül vermiş olan bu adam 4 senedir Rose 'a piyano dersi vermektedir.

-'Bu kadar duygusallık bana fazla' dedi gülerek.Bugün  senin için  Mozart 'tan bir parça seçtim.

Rose:

-Adney izninle ben bugün sana kendi bestelediğim bir parçayı çalmak istiyorum.

Adney:

-  'Bakalım senin şu parçaya. Hımm ,sözleri güzel şimdi bestesini göreyim Rose ' dedi ve piyanonun yanındaki koltuğa oturdu.

Rose  şarkısını çalmaya başladı.O piyanonun  tuşlarına  bastıkça Adney kendinden geçiyordu.Rose ,Adney 'in böylesine kendinden geçtiğini gördükçe  kendiyle gurur duyuyordu.

Peki  bu şarkının adı neydi?

Şarkının adı 'Her gün yeni bir umuttu'...

................................................................................

Arkadaşlar  hikayeyle ilgili yorumlarınızı ve fikirlerinizi bekliyorum .Beğenmeniz dileğiyle ... ((: ♡♡

ROSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin