Tanrım.. Bu Five Hargreeves
.
Bea: Siktir
Five: Ne?
Bea: Burdayım
Five: Evet?
Bea: BURDAYIM
Five: Noluyo amk
Bea: Ebenin amı oluyo
Five: Ha?
Bea: Script'ime geri zekalı olacağını yazmamıştım Five
Five: Üff siktir et Script'i . İstediğim gibi davranırım
Bea: Neyse hadi yap şunu
Five: Neyi?
Bea: Kiss me bitch
Five: NE ĞPÖXŞZĞÖMXĞİSC
Bea: Benim gerçekliğim benim kurallarım ok?
Five: Öpmem ki za
Bea: Kurumuş boğazım
Five: zort
Five'ın bu hali çok tatlı cidden. 8451254587512. defa aşık oldum.
Five'a tüm hayatımı anlattım. Hep gülümsüyor beni seviyordu. Ama ben drama istiyoruuum :(
Bea: Five
Five: Hm?
Bea: Beni sevme
Bea: Aşk acısı çektir
Bea: Ağlat
Five "ne?" bakışı attı.
Bea: Wattpad kitaplarında öyle oluyor . İşte beni yanlış anlıyorsun, ayrılıyorsun, trip atıyorsun, ben sana yalvarıyorum ama takmıyorsun her gün ağlıyorum vesaire. Ağlamayı seviyorum da.
Five: İyi sen bilirsin
Bea: Tatlı halini özleyeceğim
diyip burnuna bir öpücük kondurdum. Gülümsedi.
Herkesin normal halinin olacağını düşündüm. Five'ın bokunu çıkarmayacak derecede bana trip atacağını düşündüm. Ve sanırım oldu.
Aşağı indiğimde herkes masanın etrafında toplanmış regi daddyciğimizi bekliyordu. Telefonumu yanıma almadığımı fark edip odama çıktım. Telefonumu alıp aşağı indiğimde herkes oturmuş yemek yiyordu.
Reginald: Number Zero geç kaldın!
Bea: Çağırsaydın aşko
Klaus: Five'a çağırmasını söyledi
Bea: Niye çağırmadın?
Five: Senle mi uğraşacağım!
Bea: Bi Osmanlı Tokadı atarım felç olursun Five
Five: Aynen
Reginald: Otur artık Zero!
Bea: he tm
Reginald: Ayrıca yemekten sonra odama gel , cezalısın.
Bea: İyrici yimiktin sinri idimi gil cizilisin
Reginald: Ne dedin sen?
Bea: Tamam dedim sağır mısın daddy
Reginald bir şeyler söylerken onu umursamadan yemeğimi yiyordum.
Çok uzatmayacağım. Yemeğimizi yedikten sonra odalarımıza gittik.
Telefonuma girip bu gerçekliğin olaylarına bakmak istedim. Duvar kağıdım kendi gerçekliğimdeki gibiydi. Telefonumu kurcaladım. Fotoğraflar , olaylar , konuşmalar gerçek hayattakinin aynısınıydı. Annemden mesaj geldi. Şaşırdım açıkçası.
--------------chat-----------------
Anne: Nerdesin sen!
Bea: Dr'imde , sen?
Anne: Dalga mı geçiyorsun? Eve gel, hemen
Bea: shiftingdeyim nasıl mesaj atıon aq
Anne: Terbiyeli konuş ve eve gel! Baban seni soruyor
Beynimin bana oynadığı bir oyun olduğunu düşünüp cevap vermedim anneme.
Mesaj atmaya devam edince chat'e baktım. Eve gelmemi söylüyordu. Cevap verecekken odamda mavi bir ışık gördüm. Arkamı döndüğümde Five'ı gördüm. Zaten anlamıştım o olduğunu.
Telefonumu elimden sertçe çekti. Ekrana baktı ve telefonu duvara fırlattı.
Bea: N'apıtığını sanıyorsun?!
Five: Asıl sen n'apıyorsun!
Bea: Telefonuma giriyorum?
Five: Gerçeklik algını yitireceksin geri zekalı!
Bea: Ne alaka?
Five: *derin nefes alır* Kendi gerçekliğinde sanacaksın kendini.
Bea: Shiftingde olduğumun farkındayım.
Five: Güzel.
Işınlanıp odadan çıktı. Argh! Wattpad kitabındaki haline benziyor. Kaba.
Alarm sesiyle irkildim. Salona indim.
Bea: Neler oluyor?
Luther: Göreve gidiyoruz.
Bea: Hadi ama! Script'ime görev olmayacağını yazmıştım.
Klaus: Tanrım.. Kendini shiftingde mi sanıyor?
Diego: KLAUS!
Bea: ne?
Diego: Klaus'u boşver kardeşim , yine sarhoş ve bir şeyler saçmalıyor.
Bea: Öyle olsun bakalım.
Pek inandırıcı gelmiyor ama sorgulamayacağım.
*Diego'nun ağzından anlatım*
Siktiğimin Klaus'u yüzünden Bea eminim ki şüphelenecek. Bea her ne kadar inanmış gibi davransa da inanmadığı gözlerinden anlaşılıyordu.
Tanrım, lütfen anlamasın...
...
Bölümü daha uzun yapacaktım ama vaktim yok. Çok yoğunum idareten yazayım dedim.
Sizi seviyorum <3
Oy sınırı 5-Yorum sınırı 12