Verus

2.2K 142 34
                                    

Sigarasından derin bir nefes alan genç adam karşıda gözleriyle kendisini yiyen adama karşılık verdi. Dudakları hafifçe yukarı kıvrıldı ve dumanı ağzından yavaşça dışarı savurdu. Kırmızı dudaklarını yavaşça ısırırken gözlerini adamdan ayırmamıştı. Karanlık, sadece tepedeki renkli ışıkların aydınlattığı ortamda bütün insanlar birbirlerinin bedenlerinde kaybolmuştu. Göz göze kalan ikili diplerinde olanları umursamadı. Uzak mesafeden birbirlerini izlediler.

Üzerinde düğmelerinin yarısı açılmış gömlek bulunan ve dans etmekten terlemiş göğsü parlayan adam bir süre kendisine kur yapan çocuğu izledi. Onu biliyordu. Buradaki herkes bilirdi. İçindeki hisse karşı koyamazken kafasıyla dışarıyı işaret etmişti. Aynı anda elini cebine atmış ve cüzdanının varlığından emin olmuştu. İhtiyacı olacaktı.

Genç çocuk, önden ilerlemeye başlayan adama bakarken zaferle sırıttı. Yanında başka bir erkekle flörtleşen arkadaşına dokunup ilgisini üstüne çekti. "Ben işe gidiyorum." derken kafasıyla dışarıyı işaret etmişti. Sarı saçlı, kulağında piercinglerle dolu arkadaşı dışarıya adımlayan adama bakarak, "Oo, iyi iş. Ben de kaptım bir tane." diyerek eliyle yanındaki adamın kabarıklığını tutmuştu. Hafif göbekli, üstünde prada yazılı bir kemer takan adam, "Lan sürtük, burada mı sikimi emeceksin. Oteli bekle." demiş ve viskisinden bir yudum daha almıştı. Yaklaşık kırklarında duran zengin bir elemandı bu. Sarışın kahkaha attı. Sahte kahkaha genç adamın onlara dalga geçercesine bakmasını sağlarken sarışın arkadaşı, "Tabi ki yiğidim. Ama dayanamıyorum artık. Götür beni buradan!" diyerek boynuna sarılmıştı. Anında birbirlerine yumulan ikiliye doğru, "Yarın görüşürüz!" diye bağırarak veda eden genç, hızlı adımlarla çıkışa yöneldi.

En azından kendi müşterisi yakışıklıydı.

Arka sokağa hızla girdi. Arabanın kenarında onu bekleyen adama ilerlerken, "Beni tanıyorsun değil mi?" diye sordu. Diğer adam, kahverengi dalgalı saçlara sahip, dudağında piercing olan çocuk kendisine yaklaşana kadar bir şey demedi. Tam dibine girdiği an elini beline atarak ince vücudu kendikisiyle birleştirdi. Genç adam kalkmış penisi hissettiği an gülerken, "Bugün şanslı günümdeyim." diyerek yavaşça elini şişmiş kısma atmıştı. Zengin adam sırıttı ve, "Dolarla iş yaptığın doğru mu?" diye sormadan edemedi. Kahverengi saçlı çocuk tek kaşını kaldırırken, "Aşağısı benim gibi birini keser mi sence?" diyerek kalkmış siki okşamaya devam etmişti. Zengin adam bundan etkilenmiş gibi ona bakarken elini kahverengi saçlara attı ve sertçe tutarak geri çekti. Genç çocuğun canı yansa da zevk alırcasına inledi. Gözlerinde sahte bir zevk vardı. Müşteri bunu anlamadı ve boynunu zorlamaya devam ederken, "Yarın yürüyemeyeceksin bile." diye mırıldandı. "Arkadaşım seni anlattığından beri sikmek için deliriyorum."

Kahverengi saçlı genç sırıttı.

Bu camiada ünlüydü. Hayır, sanatçı değildi. Şarkıcı falan hiç değildi. Eh, yakışıklıydı ancak manken de olamamıştı.

Eskorttu sadece.

Ya da müşterilerinin deyimiyle sadece bir orospuydu.

Müşterisine cilveli bir bakış atarak, "Umarım arkadaşın her kimse ondan daha iyi sikiyorsundur." derken işaret parmağını kabarıklıkta kaydırmıştı. Kalçasını ileri itip kalkmamış ön kısmını onunkine dayadı. Gözleri kısılırken hipnoz olmuş gibi onu izleyen adama sürtünerek, "Uzun zamandır beni iyi sikebilen bir müşteri bulamıyorum. Para güzelde biraz ben de zevk alabilsem harika olurdu." diye fısıldadı.

İşte bu tür cümleler erkekleri gaza getirirdi. Müşteri anında kalçasına elini attı. Sertçe kendine çekerken, "Ah, nasıl sikilirmiş bu gece onu tadacaksın tatlım. Bundan önceki bütün müşterilerini unutturacağım sana. O becerilmek için yanıp tutuşan deliğini öyle bir dağıtacağım ki yine gel beni satın al diye yalvaracaksın." dedi şevk dolu bir sesle.

Kahverengi saçlı çocuk satın alma lafını duyunca kahkaha attı ama bunu sanki zevkli bir kahkahaymış gibi lanse etti. Satın alma mı... yeniden ayağına mı gelecekmişim...

Aptal piç kurusu.

İkilinin dudakları birleşirken salyaları çoktan birbirine karışmıştı.

O ara, sokakta iki genç telefonlarına bakarak ilerliyorlardı. Biri, "Bu uygulama çok saçma... nerelere düştük." diye mırıldanarak arkadaşına sokuldu. Her yerde sarhoş ve birbirleri ile ulu orta sevişen insanlar vardı. Ondan daha iri olan arkadaşı etrafa göz attı. Sonunda gözleri bir şeye değdi ve şokla aralandı.

Kırmızı renkli ferrari ve dibinde öpüşen iki insan.

"Gerçekmiş!" diye bağırdı birden bire. "Bu uygulama gerçekten istediğimiz şeye yönlendiriyor bizi. Anında buluyor!"

İkilinin bağırışıyla deli gibi öpüşmekte olan genç adam ve müşterisi öpüşmelerine ara verip kendilerine şokla karışık korkuyla bakan, en fazla liseli gibi duran çocuklara baktı. Zengin olan sinirle onlara bakarak, "Ne duruyorsunuz orada aval aval! Defolun, işimiz var!" diyerek kovmuştu onları. Kahverengi saçlı genç, liseli gibi duran çocuklara bakarken rahatsızca kıpırdandı. Buradaki insanların bakışlarını umursamazdı ancak alakasız insanların kendisini böyle görmesi onu rahatsız ediyordu.

Bir eskort olarak o da rahatsız olabiliyordu... Ne garipti değil mi? Müşterilerine rahatsız olduğu şeyi söyleyince "Sen isteyecek konumda mısın lan orospu?!" diyerek vuruyorlardı.

Evet, onun belli bir konumu bile yoktu.

Besin zincirinde en alt sıradaydı.

İki çocuk korkuyla koşarak onlardan uzaklaşırken, "Gerçekmiş... Verus..." diye mırıldanmaya devam ettiler. Genç adam anlamsızca onları izledi. Neden bahsediyordu bunlar?

Çatık kaşlarla sokağa bakarken derin bir nefes verdi. Kim bilir ne için bu iğrenç bölgeye gelmişlerdi. Eğer şanslılarsa Timuçin'e yakalanmadan kaçar giderlerdi. Gözleri aşağıya düşerken sert eller çenesini tutarak kendisine çevirdi. Müşterisi sinirle ona bakarken, "Arabaya geç." diye mırıldandı kırmızı renkli ferrariyi işaret ederken. "Otele gidiyoruz. Bugün elimden kurtulamayacaksın."

Genç adamın kafasındaki her şey uçup giderken sırıtarak parmak ucunda yükseldi ve omundan tutunarak müşterinin çenesini yaladı. Müşterisi, şokla karışık zevkle onu süzdü ve sırıttı. Elini gencin salyasına attı ve yavaşça sildi. Kahverengi saçlı genç ayaklarının yeniden yere basmasını sağladı ve ona şuh bir bakış attı. Sonra kıvırtarak arkasını dönerken, "Heyecanla bekliyorum aşkım." diye fısıldadı. Müşteri bu tür şeylere azıyor olsa gerek, "Siktir. Seni o yatağa gömeceğim." diye mırıldanarak şoför koltuğuna geçmişti. Genç adam da hemen yanına otururken sırıtarak elini pahalı aracın dokusunda gezdirdi.

Güzel bir iş ayarlamıştı kendisine. Bu ona bir ay giderdi.

Verus | bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin