Düşününce

440 31 9
                                    

Arkadaşlar bu benim ilk kitabım saçma olabilir ama eğlenceli olucağına eminim.
Pes etmeyin sizden tek isteğim bu.

Kötü iyi tüm yorumlarınızı bekliyorum. Yeni bölümü ona göre atıcam. Bu bölümün kısa olduğunun farkındayım. Ama dediğim gibi yorumlarınıza ve beğenme durumuna göre diğer bölümü atıcam ve o uzun olucak...

Ben Hazal. Normal bir lisede okuyorum. İrem ilk okuldan beri arkadaşım. Onunla herşeyi paylaşabileceğim tek insan diyebilirim. Zaten annem dışında bana çok yakın davranan kimsem yok. İremle hayatımın en güzel zamanlarını geçiriyorum. Onunla sıkıntılarımızı paylaşıp çözümler buluyoruz.Babam ben 4 yaşındayken vefat etmiş. Çok varlıklı bir aile değiliz. Zaten annem ve ben yaşıyorum. Akrabalarımız istanbul da. Okulumda zengin bir ailenin çoçuğu var Yağız tüm kızlar ona bayılır. Ama o şımarık kötü bir çocuk ve galiba ben o şımarık çocuğa deli gibi aşığım. Yani o bazen o kadar iyi birisi oluyor bazen de çok kötü onu anlayamıyorum. Ama Yağızı çok seviyorum. Belki Birgün bana aşık olur. Yada olmaz onun tanıdığı kaç milyon tane kız vardır şimdi onlar varken benim gibi fakir birine bakmaz. Ama Yağız çok tatlı tonton teyzeler gibi yada çikolata gibi o mükemmel bir çocuk. Yağız 'ı geçen hafta basketbol oynarken görmüştüm. T-shirt giymemişti. O kadar güzel vücutlu ki anlatamam. Bende fena değilim orta boylu zayıf biriyim.

Yine her zaman ki gibi sınıfın cam kenarındaki arka sırada düşünüyorum da Yağız o benim ilk aşk'ım ama ondan uzak durmam gerek çünkü Yağız kimseyi umursamayan kötü bir çocuk. Düşüncelerimde onunla kaybolduğum adamın sesiyle düşünce ülkemden ayrıldım. "efendim " diyerek yanıtladım. sinirli bir ses tonuyla "kalk oradan "dedi. Bende bir ön sıraya geçtim. Son dersim boş olduğu için erken eve gidicem diye çok mutluydum. Okulun kapısına çıktığımda okulun sürtüğü Zehra'nın bana seslendiğini duydum. Yanıma geldiğinde tokat attı. " sen anlıyorsun ya " dememle bana saldırdı araya Yağız girmiş farketmeden ona tokat attım. Kolumu tutup hızlıca okulun yanındaki sapa bir sokağa soktu. "ya yağız ben özür dilerim yanlışlıkla oldu" Yağız ağzımı tuttu. Karnımda bir acı hissetmeye başlamıştım. O bir bıçakmış "Yağız yapma ne olursun Yağız... " gözlerimi kapatmıştım çünkü o beni takmıyordu. Çok korkuyorum. Ellerim titriyordu...

Bir ses duydum "Başkan " dedi birisi başkan Yağız'ın lakabıydı. Herkez onu öyle bilirdi. Yağız bana döndü "daha ödeşmedik" dedi ve gitti. Eve gittiğimde annem geldiğimi fark etmemiş telefonla konuşuyordu. "kızımız için para göndermen lazım unutmalı sen onun babasısın " dedi. Şaşırmıştım benim senelerdir ölü bildiğim babam yaşıyordu. Hızlı biçimde odama gitmek için hareket ettim. Yanlışlıkla masaya çarptım "kızım senmisin" dediğini anladım. Sadece ağlıyorum ya nasıl söylemez babamın yaşadığını bana. Bide Yağız'ın yaptıkları.

Offff...

Sabah alarmın sesiyle uyandım. Açıkçası bu uyanmak değildi resmen işkence sabahın köründe kalkmak üstelik bugün okula gitmek istemiyorum. Dün yaşadıklarım Yağız'dan korkuyorum. Bana bişey yapmaya çalışırsa of ayağımda ağrıyor masaya çok hızlı çarpmış olmalıyım. Allah kahretsin okula gidersem Yağızdanda kaçamam en iyisi uyumak.

15:10

Ohaaa....

Bu şaka olmalı saat 3mü inanamıyorum. sınavım vardı Allah kahretsin napıcam ben şimdi annemlede konuşmuyorum. Gerizekalı bir sınav yüzünden annemle konuşmak zorunda kalıcam.

Offff...

sessiz kalpHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin