ilk set günü

149 6 3
                                    

Yağmur
Bugün ilk set günümüzdü geç kalmamalayım hemen kalkıp hazırlandım bugünkü çekimde gökhan'la tanışmamız çekilecekti pardon yani ferit'le :).
Hazırlandığım gibi evden çıktım.
Sete geldiğimde Gökhan çoktan buradaydı. Selamlaştık.
Sette Gökhan'ın arabadaki sahneleri benim parktaki sahnelerim çekildikten sonra sıra Gökhan'ın arabayla köpeğe çarpmasına gelmişti artık bu sahneyi çekiyorduk. Gökhan köpeğe çarptı arabadan indi ben de o sırada köpeğe yardım için köpeğin yanına koştum. Sahne gereği köpeğin üstündeki elime Gökhan'ın elini koymasıyla kafamı kaldırıp Gökhan a baktım.

-Yağmur... Yağmur

Yönetmenin bana seslenisiyle kendime geldim. Gökhan'ın eli hala elimin üzerindeydi ve gülüyordu.
G- Yağmur nolduu dondun kaldın iyi misin :) Köpeğe gerçekten çarpmadım sakin ol.

Dondum kaldım mı. Ben ... Ne oluyor ya hayır bide gülüyor. Komik gibi ...
-Ya şey bir an unuttum galiba sahneyi ben hatırlamaya çalışırken kaldım öyle.. Gülünecek bir durum değil.
G- Tamam canım kızma demedim bir şey.
Gökhan a yaptığım çıkışı farkedip anlayışla karşıladığı için mahçup ça gülümsedim.

Gökhan
Ne değişik kız önce kızıyor sonrada mahçup bir şekilde gülümsüyor. Anlamadım.

Bir hafta içinde yağmurun ve benim İstanbul'daki tüm çekimlerimiz bitmişti.
Bugün uçakla Antakya ya gidicektik.
Nesrinle vedalaştık. Aramız hala biraz limoniydi. Zaten pek görüşememistik bu süreçte. Aynı sehirdeyken bile. O bir projeyle görüşmeler yapıyordu. Görünüşe göre daha da hasret kalacaktık birbirimize.

Havalimanına vardım. Ve uçağa bindim. Yağmur benden 1 gün önce gitmişti.
Değişik kız. Beraber gidelim dememe rağmen ısrarla tek gitmek için bahaneler sıralamıştı.

Yağmur
Gökhan bugün gelecekti. Bu süreçte onunla çok vakit gecirmesem de geçirmemeye de çalışsam ondan etkilendiğimin farkındaydım. O gamzelerden ve gülüşten kim etkilenmez ki . Ama bildiğim bir şey vardı ki Gökhan'ın bir nişanlısı vardı ve ben daha önce böyle bir yerden yara almıştım. Bunu kimseye yapmaya niyetim yoktu. O yüzden ne kadar uzak kalırsam . Herkes için daha iyi olacaktı.
Tüm bunları içimden geçirip kendimi uykunun kollarına çoktan bırakmıştım.

Gökhan
Uçaktan inip kalacağım otele gittim.
Odamın kartını aldım. Odama doğru gittim. Yerleştim ve duşa girdim.

Yağmur
Uyandığımda saat 23.00 dı. Yarın sabahtan düğün için hazırlanma sahnelerimiz çekilecekti, heyecanlıydım.
Karnımın acıktığını farkedip odamdan çıktım. Kapımın önündeki kedicigi gördüğüm gibi ağzımdan küçük bir çığlık kaçtı. Normalde hiçbir hayvandan korkmam ancak bir anda karşımda görmek beni biraz ürküttü kedi de korkunca biraz geriledi. Usulca yanına yaklaştım. Ve sevmeye başladım. Minnoş bakışları bana Gökhan'ı anımsattı. Kediye Gökhan diyemeyeceğime göre.... ama Feritcan diyebilirdim.
-Feritcan oğlum benim ya korkuttum mu senii.
G- Feritcan mı zsjsshsvshhs iyiymiş... De nerden aklına geldi bakayım o senin

Gelen ses ve sözlerle soluma doğru döndüm vee o an ne diyeceğimi bilemeden bakakaldım. Ne yani yan odamda mı kalıyormuş...

Gökhan
Duştan çıkıp kendimi yatağa bırakmıştım ki gelen çığlıkla hemen kalktım ve kapıya yöneldim.
Odamdan çıktığımda Yağmuru bir kediyi severken gördüm ve yanına yaklaştım . Duyduğum şeyle gülme krizine girip.
- Feritcan mı zsjsshsvshhs iyiymiş... De nerden aklına geldi bakayım o senin
Dedim.
Y- Bakışları ...
- Ne bakışları ?
Y- yani şey bakışları çok masumca ferit karakterinin bakışları gibi o yüzden feritcan dedim bende.
-benim değil yani
Y- değil yani seninde öyle de her neyse ya gelmişsin.

Kalp YarasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin