Gizli Olan

149 3 0
                                    

Güneş İzmir e de veda ediyordu.Bu şehrin,akşamüstlerine özgü benzersiz bir güzelliği vardır.Evlerde yemek telaşı yaşayanlar,parklarda günün yorgunluğunu atanlar,işlerinden çıkıp ötobüs ve metroya koşturanlar, Saat Kulesi 'nin önünde fotoğraf çektirenler,vapurda martılara gevrek atanlar, hele hele ellerine kumrularını alıp sahil boyunca yürüyüş yaparak güneşin Ege ile raksını izleyenler...

   Gaziemir'de , akşam yameği için oğlunu çağırmak üzere balkona çıkan kadının çınlayan sesi, çekişmeli bir müsabakanın bitiş düdüğü gibiydi.

''Karlis , yemek hazır. Haydi oğlum,bugünlük yeter.'' 

 Karlis o esnada top sektiriyor ve rakibini geçmek için fırsat kolluyordu .Boştaki elini annesine doğru kaldırdı.Gözlerini rakibinin gözlerinden ayırmadan, ''Tamam anne.''dedi.''Kapıyı aç , beş dakikaya kadar geliyorum.''

   Neredeyse iki saattir oynuyorlardı.Zaman ne de çabuk geçmişti.Yarın yine maç yapabilirlerdi,ama bugün yenilmek istemiyordu.Altı sayı gerideydiler çünkü...

Yaklaşık 1,80 boyunda , atletik yapılı,sarışın bir delikanlıydı Karlis. evin tek çocuğuydu.lise son sınıfa gidiyordu.ilk dönem taktir veya teşekkür getirememişti,fakat zayıfı da yoktu.Sadece biyoloji dersi iki gelmişti. Yarıyıl tatilinde olduklarından her akşamüstü arkadaşlarıyla apartmanların önündeki bu basketbol sahasında buluşup basket oynuyor, bundan da büyük zevk alıyordu.

   Annesini bir daha bağırtmamak için bugünkü oyununu bitirip eve dönecekti .Ama eline geçen son pozisyonu kaçırmak istememişti . Hala rakibinin gözlerine bakıyordu.

 ''Sana yılın basketini gösteriyim mi''

''Ha hay, güleyim bari.Oğlum istersen yüzyılın atışı olsun.Altı sayı öndeyiz.

Takım arkadaşı boşa kaçıyor, diğer rakipleri de onun peşinden gidiyordu.Karlis, topu bacaklarının arasında sektirip diğer eline geçirdi.Bu onun ilk hamlesiydi.Kaçan arkadaşına atar gibi yapıp rakibini yanılttı.Olduğu yerde ters döndü.Baskıdan kurtulup üç adımla potanın altına girdi.''İşte altı sayılık mükemmel bir smaç.''diyerek sıçradı.Yükselirken topu tekrar bacaklarını arasından geçirdi , sonra ellerinin arasına sıkıştırdı.Turnike yapmak istemişti.Potaya asıldığında birden flaşlar başladı,gözleri kamaştı.Bir an için her yer bembeyaz oluverdi sanki.

    Zeytin ağacının dalına asılmıştı. Minik elleriyle iki dal arasına sıkışan topu almaya uğraşıyordu.Yerden bir iki taş atmıştı fakat taşlar topa denk gelmemişti.Sonunda ağaca tırmanıp topu almaya karar vermişti. Dedesinin bağındaki bu zeytin ağacına ilk defa çıkıyordu.

  Annesi,ağaçtan yaklaşık elli metre uzaklıkta bulunan bağ evinin avlusuna çıkıp Karlis diye seslendi.

  ''Oğlum deden geliyor. Çabuk in, görmesin seni orda .Çok kızar.''

Dedesinden cekinirdi . Heycanlandı. Elleri birbirine dolandı.Telaşla aşağı inmek isterken daldan gelen çıtırtı sesiyle bir an havada asılı kaldı,sonra kendisisni boşlıktta hissetti, dal ile beraber yere kapaklandı.

   Ağaçtan kurtulan top da başına düşmüştü. Düştüğü yerden kalkmaya çalışırken dedesinin yanıana geldiğini hissetti. Dedesi omuzlarından tuttuğu gibi ayağa kaldırdı onu.''Helal sana be,ne güzel basketti oğlum.''diyerek hafif sertlikte tokat attı takım arkadaşı.Karlis kendine geldi.Ne olduğunu anlamamıştı.Orada bulunanlara bir şey belli etmedi. Üzerini değişen rakip takımındaki arkadaşı ''Birde düşmeyi öğrenip topu kafasına yemese ...''deyip herkezi güldürdü.

''Yarına kadar kursa gitseniz hiç fena olmaz.Biz zevk almamaya başladık nedenseee.'' 

   Bu takılmaları her akşamüstü yaşanırdı .Bazen Karlis'in takımına üstünlük sağlardı .Bugünde bir hayli terlemişlerdi.Oyuncular terden sırılsıklam olan tişörtünü değiştiriyordu.Karlis ise oturdukları daire sahanın hemen karşısında olduğu için  buna gerek duymamıştı.Arkadaşlarına selam verip sahadan ayrrıldı.Eve doğru gidecekken durup potaya son kez baktı .Gözleri bir iki saniye boyunca potada takılı kaldı . Küçüklüğünü hatırlaması birden durgunlaşmasına sebep olmuştu.Dedesini düşündü.Küçükken kendisine devamlı kızıyor olsa bile özlemişti onu.Şimdi hayatta olsaydı da yeniden kızsaydı keşke ona''Çok terlemişsin Karlis.Hasta olacaksın bak.Koş çabuk eve.''deseydi keşke .Hafif bir burukluk çöktü içine. Gözleri buğulandı.

BaşlangıçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin