III

23 4 9
                                    







"Hyung, medyum olduğumu biliyor muydun?"

Yoongi iç çekti. Jimin'in Yoongi'nin hayatına girmesinden bu yana üç ay geçmişti (saydığı için değil) ve hala genç olanın neden burada olduğunu anlamıyordu. Üniversite meydanındaki sıralardan birine oturdular Yoongi kahvesi ve fıçılarıyla, Jimin defteri ve mide bulandırıcı tatlı içeceğiyleydi.

Yoongi bıkkın bir şekilde, "Jimin, ikinci kez söylüyorum, psikanalist olman medyum olduğun anlamına gelmez," dedi.

"Ama tamamen mantıklı!" Jimin kızgın bir hareketle cevap verdi. "Bak," dedi Yoongi'ye dönerken, "aklını okuyabiliyorum." Yoongi aniden parlak kahverengi gözlerle karşılaştı.

"Aklımı okuyamıyorsun," dedi Yoongi. Jimin'in yüzünün kendi beğenme tipine çok yakın olduğunu düşünüyordu.

"Kesinlikle yapabilirim," dedi Jimin inançla. Yoongi, yüzlerinin çok yakınlaştığı için yüzünün çok ısındığını düşünüyordu.

"Yapamazsın!" Yoongi aralarında biraz boşluk bırakmaya çalışırken söylemişti. "Dur, aklımı okumaya çalışmayı bırak!" Küçük olana bağırdu.

Jimin neyseki eğilmek için hiçbir harekette bulunmamıştı. Yoongi'ye onu eleştiriyormuş gibi bakmaya devam ediyordu. "Bana öyle bakmayı kes!" Yoongi kızarırken homurdandı.

"Beni düşünüyorsun," diye dalga geçti Jimin. Ve Yoongi neden kızardığını anlamıyordu. Jimin'i düşünüyormuş gibi değildi.

"Kesinlikle düşünmüyorum," diye inkar etti Yoongi.

Yaklaştıkça Jimin'in yüzünde bir gülümseme belirdi. Genç olanın yüzünde Yoongi'nin silmek istediği bir sırıtış belirdi. "Dudaklarımı düşünüyorsun," diye dalga geçti Jimin.

"Öyle bir şey yok!. Sadece onlara baktım!" J

imin ona bağırmadan önce Yoongi kendini yerin dibine gömmek istiyordu. "Tam olarak dudaklarımı düşünüyordun!"

Yoongi kendisini açıklamaya çalıştı."Onlardan bahsettiğin için onlara baktım!"

"O zaman neden bu kadar gerginsin?" Jimin daha da yaklaşırken mırıldandı.

"Beni psikopatça analiz etmeye çalışmayı bırak!"

"Bana olan sonsuz aşkını düşünüyorsun, değil mi? Ve öğreneceğimden korkuyorsun!"

"Benim alanıma girmeyi kes!" Yoongi, genç olanı geri itmeye çalışırken söyledi. "Zihin okuyamıyorsun!"

Bu işe yarıyor gibi görünüyor çünkü Jimin bir an donup kaldı, gözleri genişledi. "Aman Tanrım..." diye başladı ve Yoongi bunun sesinden pek hoşlanmadı. "Benimle evlenmek istiyorsun," dedi Jimin dramatik bir şekilde.

"Kes şunu Jimin!" Yoongi, genç olanı tamamen geri iterken söyledi. Jimin kontrolsüzce gülmeye başladı. Kıkırdamaları havayı doldururken gözleri hilal şeklini almıştı. Yoongi yüzünün tekrarsan ısındığını hissetti.

Jimin ondan sonra uzaklaştı, aralarındaki boşluğu geri verdi ama gülmeyi bırakmamamıştı. Yoongi öfkeyle kahvesine baktı. Boynunda hala sıcaklığı hissedebiliyordu.

"Katılman gereken bir dersin yok mu?" Yoongi, Jimin gülmeyi bıraktıktan sonra sordu.

"2:30'a kadar değil," diye yanıtladı Jimin.

Yoongi telefonuna baktı, "saat 2:15," dedi.

"Ah, o zaman gitsem iyi olur," dedi Jimin ama gitmek için bir hamle yapmamıştı. Yüzünde küçük bir gülümsemeyle Yoongi'nin yanında kaldı, yanakları biraz pembeydi.

Yoongi böyle güzel olduğunu düşünüyordu - mutluluktan biraz uçmuşken güzeldi. Birkaç dakika öyle kaldılar, hem sessiz hem de sadece gözlemlediler birbirlerini.

"Saat 2:25," dedi Yoongi.

"Pekala o zaman," dedi Jimin ayağa kalkarken. "Gitsem iyi olur."

Yoongi kahvesine bakarken utangaç bir şekilde "Sınavında başarılar" diye fısıldadı. Jimin'in gülümsemesini görmek için bakmasına gerek bile yoktu.



——



Kimden: Jimine
Yani, ben belki psişik olamayabilirim
1:22 AM

Kime: jimine
JİMİN
SAAT
SİKTİĞİMİN
BİRİ
1:27 AM

Kimden: jimine
...
1:29

Kime: jimine
Offfff
01:30

Kimden: jimine
sadece yazışırken bile
iç mi çektin sen??????????
1:31 AM

Kime: jimine
uyu
1:31 AM

———


Kimden: jimine
Tamam belki %76 psişik olabilirim
1:48

Kime: jimine
yazıyor...

Kimden: jimine
ama beni düşünmediğini söylersen
yalan söylemiş olursun
1:48

Kimden: jimine
iyi geceler hyung :)
1:52

Falling in love (but not really) [YoonMin] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin