"Karanlığa kapılma" 1.Bölüm

324 10 3
                                    

Her yer siyahtı.. Yer gök,içim dışım karanlıktı.
Sebebsizce bakarsın karanlığa yalnızlığa,yoruldum artık,özlüyorum sevmeyi sevilmeyi.Çok geçti artık,karanlık tüm bedenimi kaplamıştı.

"Babamın getirdiği ilacım yanı başımdaydı,ilaç içmekten artık gına gelmişti tükenmiştim,her ilaç içtiğimde sanki hastalığım gittikçe büyüyor düşüncesi kaplıyordu bedenimi.
Yatağın altından bir cam gavonozu çıkarmıştım içmediğim aylarca ilaçları o kutuya dolduruyordum,ben deli değildim insanlar bana deli gibi bakıyolar anlıyomusunuz ben deli değilim.
"Perdeleri kapalı camıma biri taş atmıştı,ışığın olmadığı bir odada yaşıyordum,ışık beni hasta ediyordu,artık karanlığa bağımlı olmuştum,bir daha cama taş gelmişti,yavaşça ayağa kalktım cama doğru gidiyordum,karanlık beni o kadar rahatlatıyorki perdeleri açmak için çekiniyordum,açtım perdeyi ışık yüzüme çarptı,gözlerimi kısmıştım,taş atan komşunun oğlu erendi,lanet olası bir taşlığı vardı,erkeklere güvenmiyordum ben hepsi aynı diyerek camı açtım.

"-ne var? Ne istiyosun? camı kırcaktık ya zil yokmu zile bassana"

Sert bi çıkış yapmıştım,aklıma zilin çalışmadığı bozuk olduğu geldi boşa bağırmıştım çocuğa. Bana gülerek cevap vermişti.

"-teminden beri basıyorum çalmıyo,sen hep atarlı ol böyle bi komik duruyosun"

salak malak ama tatlı bi çocuk eren,ne istediğini artık merak etmiştim erkek milleti hepsi aynı yüz vermemiştim bir daha sert bi çıkış yapmıştım.

"- sadete gel,ne oldu?"

Bana hâla sırıtarak cevap veriyordu çok gıcığıma gitmişti.

"-annem yemek yapıyo,tuz bitmişti sizde fazladan varsa verirmisin diye şeey ettim"

Resmen dalga geçiyordu benle,beni görmek istediğini adım gibi biliyordum,ciddeye aldığımı sanıyordum.

"-Bekle ben hemen alıp geliyorum"

almaya gittiğimi sanıyordu salak,babamın sabah ilaçların yanında su dolu sürayi getirmişti,benle dalga geçmenin ne olduğunu göstermek için ders vericektim eren'e. Sürayi'yi yerde bırakarak cama çıkmıştım.
Gülerek cevap verdi Eren.

"-Ciddiye aldığına hala inanamıyorum Eylem,seni zeki bilirdim"

yapmacıktan hahaha yapmıştım,kendisini çok akıllı sanıyordu,öyle şaka yapılmaz böyle şaka yapılır diyerek,sürayi dolu suyu üzerine dökmüştüm.
Gülüyordum onum bu haline sudan çıkmış balık gibiydi tatlıydı,içimden "kendine gel Eylem napıyosun" dedmiştim.
Eren kollarını açarak bana atar yapıyordu,bende bundan faydalanmak istemiştim.

"-biliyomusun atar yapınca bi hayli komik oluyosun"

Diyerek camı kapatıp içeri girmiştim.
Dışardan bi ses geldi tam olarak ne olduğunu anlamamıştım,ses tekrarlanınca bir kadın çığlık sesi olduğunu anlamıştım,korkmaya başladım,ses her defasında artıyordu,kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyordu,arkama dönüp cama baktım Eren yoktı gitmişti,hava kararmaya başlamıştı,ses her beş dakikada bir geliyordu,içimden derin bi nefes alarak yavaş adımlarımla yürümeye başladım,köşedeki masadan cam bardağı aldım kapıya doğru yavaşça yürümeye başladım,ses kesilmişti benim hareket ettiğimi hissetmiş olduğunu düşünmüştüm,yürümeye devam ettim,oturma odası ve mutfaktan girip çıktım bişey yoktu.

Çıkış kapısına doğru ilerlerken birden oturma odasının kapısı sert bir şekilde kapandı,nefesim kesilmişti olduğum yerde kaldım kıpırdayamadım,babamla evde tek yaşıyorduk babamın burda olduğunu zannetmiştim titrek sesle ona seslendim.

"Baba... Baba senmisin?"

Cevap gelmedi o değildi,kapıya doğru ilerlemeye başlamıştım,yerde kan izleri vardı,açık bir renkti bu tuhaf bir kandı.
Kapıyı yavaşça ittiğimde,gördüğüme inanamadım.

SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin