Yatağım cam kenarındaydı. Gözümü açtığımda yine yağmur yağıyordu. Yaz mevsimiydi diye sevinsemde içimde hep bir üzüntü ve keder vardı. Yetimhanede kalıyordum. Beni başka bir binaya verdiler. Yeni yeni arkadaşlıklar edinecektim. Aslında çok utangaç ve Çekingen biriydim. Nasıl arkadaş edineceğimi bilmiyordum. Yatağımdan Kalkıp cam kenarındaki sandalyeye oturup dışarıyı incelemeye başladım. Saat, sabah altıydı. Kimse uyanık değildi. Yanıma biri geldi birden. Korktum...
-yenisin. Dedi.
-evet dün akşam geldim daha. Dedim Şaşkın Şaşkın bakarak.
-Meryem ben.
-Nazlı bende memnun oldum.
-bende... kaç yaşındasın
-nasıl yani?
-buradaki herkes aynı yaşta değil biliyorsun değil mi. 13 Yaşından 20 yaşına kadar kızlar var burada.
- Heee evet, pardon ya dalmışım ben. 18 yaşıma bastım bşr hafta önce, sen?
-bende 18 yaşındayım. Daha öncede yetimhanedeydim. Dedi merakla.
-karşı binadan geldim.
- hımm arkadaş olalım mı, bence iyi anlaşacağız.
-iyi olur. Dedim gülümseyerek. O da gülümsedi.
-Eee senin hikayen ne?
- çok uzun. Seninki.
- klasik annem beni doğumda bırakmış kendimi bildim bileli burdayım. Dedi Meryem. Solgun bir gözle.
- şey, ben üzüldüm senin için, bir anne. Nasıl?
-neyse boşver sen beni boşver, anlat bakalım. Dedi, Meryem yine.
- peki, anlatacağım. Derim iç Çekerek. 15 yaşındaydım. Çok zengindik. Akrabalarımızda bu yüzden bizi kıskanarak iletişimi tamamen kesmişti. O akşam birden ev sallanmaya Başlamış. Yazlıktaydık. Yazlık küçük bir evdi. Iki katlıydı. Annem Kardeşimi Alıp koltuğun altına girmiş babamda uyuyormuş. Haberi olmamıştı tabi. Ben bilmiyorum ev yıkıldıktan sonra arayanlar söyledi. Biz Arkadaşlarımla parka gitmiştik. Eve geldiğimde ev diye birşey kalmamıştı. Annem, babam ve kardeşimin ölü bedenlerini çıkarıyorlardı. Annemin üstüne atladım Hıçkırıklarla. Bir fayda yoktu... Kimsem olmadığı için yetimhaneye geldim işte. 3 yıldan beri burda yani karşı binada kalıyorum.
- bende çok üzüldüm. Dedi meryem. Üzgün görünüyordu.
- Aaa saat gelmiş hadi kahvaltıya gidelim dini. Seni Kıyafet odasına götüreyim. Dedi. Onunla birlikte bavulumu Alıp gittim. Birsürü dolap ve kabinler vardı.
- Aaa burası boş, eşyalarını buraya koyabilirsin Nazlı. Dedi sevinçle. Anahtar üzerindeydi. Bavulumdan birkaç Kıyafet çıkarıp bavulu dolaba koydum. Sonra yerleştiririm diye düşündüm. Kıyafetlerimi giydikten sonra banyoya gidip saçlarımı topladım. Meryem'de aynı şeyleri yaptı. Ordan sonra yemekhaneye gittik. Sıraya girdik. Kahvaltıda zeytin, peynir, reçel, kızartma, süt ve ekmek vardı. Zeytin ve peynir pek sevmezdim önceden. Yemekhanede alıştım peynire ama zeytin asla yiyemezdim midem bulanırdı. Yemeğimizi yiyip yatakhaneye çıktık. Sonra Meryem Dışarıya oyun oynamaya, yani valeybol falan oynamaya davet etti. Boş boş durmaktalar onunla gitmeyi tercih ettim. Meryem; kısa Saçlı, yeşil gözlüydü. Çok güzel minyon tipliydi. Valeybol sahasına gittik. Oynamaya başladık. Benim birden bileğim burkuldu. Bankta oturdum bir süre. Sonra Bahçeye siyah bşr BMW girdi. Evlat edinmeye gelmişlerdi belliki. Arabanın içinden Süslü bir kadın ve takım elbiseli bir adam çıktı. Ardından da o!!!+5 yenisi gelir