Ateş Ve Su

Sabah gözlerimi açtığımda gözlerime çarpan ışık ile gözlerim kamaştı.

 Saate baktım. Saat 8'di. Daha çok vaktim vardı ama ''Olsun kalkayım.'' dedim. Kalktım ve mutfağa doğru yürüdüm annem kahvaltıyı hazırlamıştı.

 Kardeşim Fire çoktan kalkmış beni bekliyordu. 

Masaya oturdum ve ''Günaydın Fire''dedim. Fire uykulu ifadesi ile bana bakarak ''Sana da'' dedi. Hiç aç olmamama rağmen bir şeyler atıştırdım sonra masadan kalkıp giyinmeye gittim.

 Ne giyeceğim ile ilgili hiç bir fikre sahip değildim ama güzel ve şık olmam gerekiyordu çünkü okulun ilk günü yeni arkadaşlar ve yeni aşklar.

 Bakalım okulu beğenecek miydim? 

Çok heyecanlıydım çünkü ilk defa bizim gibi özel güçleri olan kişilerle tanışacaktım. 

Sonunda giyindim. Üzerime üstünde alev işareti olan kırmızı bir tşört giydim, altıma ise kot pantolon, başıma da tatlı bir toka taktım. 

1 saat Fire'ın giyinmesini bekledim. Tamda Fire'nın odasına dalıyordum ki çıktı ''Fire 1 saattir seni bekliyorum neredesin sen?'' dedim. 

Üzerinde siyah bir sweatshirt, altında ise ona uyumlu siyah bir pantolon vardı. Kulağına da bir küpe takmıştı. (Kendileri egonun en üst seviyesinde yaşayan ve kendini havalı sanan bir hayvandır.)

Fire cevap vermeden yürüdü. Bende arkasından koşar adımlarla ilerledim. 

Okula bizi  babamız bıraktı (kendimi çocuk gibi hissediyordum).

 Arabasında birçok süs vardı ve babam radyodan türkü açmıştı. Arabanın markası neydi biliyor musunuz? ŞAHİN! Evet gerçekten arabanın markası şahindi! (Nekadar modern bir baba ya. Çok havalısın baba. Hatta bu yüzden bayılacağım.) 

Sonunda o sinir bozucu şarkılar içindeki arabadan indik ve okulumuza girdik. 

Herkes bize bakıyordu. 

Sınıfımıza girdik ve öğretmen ''Çocuklar yeni arkadaşlarınıza merhaba deyin.'' dedi. Herkes bir anda ''MERHABAAA'' Diye bağırmaya başladı (İlkokulda mıydık? bana mı öyle geliyordu?)Kendimi tanıtmaya başladım:

 Merhaba ben Flame 17 yaşındayım ateşi/alevi kontrol edebilme gücüm var, kitap okumayı, şarkı söylemeyi ve dans etmeyi severim. 

Fire'de kendini tanıtmaya başladı:

 Selam ben Fire, Flame'in ikiz kardeşiyim 17 yaşındayım ateşi/alevi kontrol etme gücüm var, sakin bir kişiliğim vardır, bilgisayar oynamayı ve kaykay sürmeyi severim. 

Öğretmenin bize gösterdiği yerlere oturduk (Çocuk gibi.) ve derse başladık. 

Zil çaldığında Ocean adlı bir çocukla tanıştım. Mavi gözlü, beyaz saçlı bir çocuktu. Üstünde dalga emojisi olan siyah bir sweatshirt, altında siyah bir kot pantolon vardı. Ocean suyu kontrol edebiliyormuş. (Üstündeki dalga emojisinden anlaşılıyordu ama ben daha yeni fark etmiştim.) Eğlenceli birine benziyordu. 

''Selam! Ben Ocean. Okulumuza hoş geldin.''

''Selam! Bende Flame.''

Bir süre öylece sessizlikle birbirimize baktık. Sonra sohbete başlamak için iyi bir soru geldi aklıma.

''Neler yapmaktan hoşlanırsın?''

''Yüzmeyi, sörf yapmayı ve gitar çalmayı severim. Sen?''

''Kamp yapmaktan, paten sürmekten, şarkı söylemekten ve dans etmekten hoşlanırım.''

Ocean ile aynı anda kardeşlerimize baktık.

Fire'da, Ocean'ın ikiz kardeşi olan Rain ile konuşuyordu. 

Teneffüs bitmişti. 

Öğretmen içeri girdi ve ''Çocuklar bugün tüm dersler boş benim bir kaç işim çıktı o yüzden istediğiniz gibi takılabilirsiniz.'' dedi. Fire ve Rain yanımıza geldi. Rain:

''Kantine gitmeye ne dersiniz?''

Hep bir ağızdan 'Olur!' dedik. 

Kantine indik ve bir masaya oturduk. Ben bir meyveli bir içecek, Rain bir kahve, Ocean ve Fire da birer çay istediler.