bottaki dost

56 3 5
                                    


Üzerime gelen dalganın suratıma çarpması ile öksürerek uyandim. Üzerime yapışan minik çakıl taşlarını genel olarak temizledikten sonra etrafa bakındım. kısa çakıl taşı ile dolu olan bir sahilde bulunuyordum. Sahilin hemen yanında kayalıklar vardı ve biraz dikkatli bakınca karlı ağaçların tepelerini görebiliyordum. Deniz tarafına kafamı çevirdim ama bir kaç yüzen yırtık koliden başka birşey görmemiştim. Ellerimi bir birine sürterek ısınmaya çalışırken Sahilin öbür ucuna doğru yöneldim.

Birkaç dakika yürüdükten sonra deniz tarafında yüzen sarı bir cisim gördüm , o sahile doğru sürüklenirken bende ona doğru gittim ben ona doğru yaklaştıkça onun bir kurtarma botu olduğunu fark ettim. Uçakta var olan tek botu bulan şanslı kişiye yardım etmek için yanına yanaştım. Botun yarısı suyun içindeydi. Boya doğru gitmeye devam ederken içinde kimsenin gözükmediğini fark ettim. Acaba fırtına sırasında bottan mı düşmüştü? Bu sorunun cevabını Botun yanına varınca öğrendim. Botun yüzeyde kalan kısmında bir kadın vardı , baygındı ve onun yanında biri daha vardı kadının suratına yalayan siyah beyaz bir şey.

Borya.

Hayvanın kürk ü sırılsıklam olmuştu - doğal olarak - ve ön sağ patisinin üstünde kan lekesi vardı. Direk kadına yöneldim ve nabzını kontrol ettim... nabız yoktu . Ölmüştü. Anladığım kadarıyla daha yeni ölmüştü çünkü cesedi daha su toplayıp şişmemişti. Kadının kıyafetlerinden hostes olduğunu anladım.

Borya yı bottan indirdim ve cesetle birlikte botu sahile kadar çektim. Cesedi kenara bıraktım. Botun yırtık yerinden tuttum ver tüm gücümle asıldım . İlk seferinde yapamamış olsamda . Ard arda zorlayınca sonunda birden yırtıldı. Botu muşambadan çadır olucak şekilde yırttım ve Botun kenarındaki ipleri söküp belime bağladım. Bunları belgeseller olmasa asla yapmayacağım şeylerdi. Tam borya yı alıp ormana doğru yola çıkıyordum ki gözüme ceset takıldı. Onu o halde bırakmazdım. Ne yapacağımı düşünürken aklıma bir fikir geldi.

Tahmini 30 dk nın ardından cesedi taşların altına gömmüştüm. Artık herşey tamamdı. Sonra tekrar belgelerden gelen cesaretle borya ya 'hadi oğlum ' dedim ve sibirya nin vahşi ormanına doğru yola çıktık.

bazen bölümleri gözden geçirip düzeltmeler yapıyorum arada sırada onlara bir göz gezdirmenizi rica ediyorum.
Bölümlere eğer iyi görsel bulunca medya da ekleyeceğim . Vote yapıp yorum yapmayı unutmayın bu mesajım birazda gelecekte kitap tutarsa diye. :-)

Sevgilerle

HrokleTr

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 17, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kuzey fırtınasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin