15 yaşında bir genç. Tesadüfen bir erkeği görür uzaktan. Çok sever, çok bağlanır. Diğerinin yoktur hiçbirşeyden haberi, sorun tam da buradadır.
Tanışmak için can atarken bişeyler yaşanır, tanışırlar. Kızıllı ödev için evine davet eder, umutlanır diğeri. Kıpır kıpır olurken içi saklamaya çalışır içindekileri.
Birbirlerine iyice yakınlaşırlar. Kızıl ne kadar arkadaşça yaklaştıysa o kadar umutlanır diğeri. Gittikçe tutamamaya başlar duygularını.
Okulda bir dedikodu çıkar. Aşık gencin hemcinsel olup kızıllıdan hoşlandığını kapsar. Gitgide yayılır ve öğrenciler onunla dalga geçerler. Zorbalık yapıp nefret söylemleriyle beraber hakaretler yağdırırlar.
Genç sanılandan da hassastır aslında. Çocukken her türlü şiddete maruz kalmış, sevgiden mahrum kalmıştı. Babası her türlü davranışını eleştirir, yaptığı şey yanlış olmasa bile zorla özür dilettirirdi. İsmini de babası koyduğundan isminden nefret ediyordu.
Zavallı annesi ne yapsın, yalnızca çocuğuna acıyarak bakardı.
Bu yüzden özür dileme huy olmuştu onda. Hatalı olsun olmasın, herşey için özür dilerdi.
Böylesine özgüvensiz olan genç bir gün toplar cesaretini. Gider açılır kızıla. Oldukça sert bir tepkiye maruz kalır. Hayatta tek tutunduğu dal da bununla beraber kırılır.
Ve kendi canına kıyar.
Kimseden nefret etmeden göçer hayattan. O kadar şeyden sonra nasıl dediğinizi duyar gibi olduğumdan, buna da cevap vereceğim şimdi.
İnanıyordu genç. Onun nefret etmeye dahi hakkı yoktu.
Duydunuz mu sesini? Nefret edemediği için özür diliyor sizden.
----------------------
Dipnot: Dazai chuuyaya olan aşkını dökmek istedi fakat arkadaşı yoktu. Bu yüzden bu defteri aldı. 3 ocakta aldı fakat yazmak için cesaretini 25 şubatta bulabildi. Bu yüzden yazı 25 şubattan itibaren başlıyor.
![](https://img.wattpad.com/cover/295383467-288-k999986.jpg)