kış ..

66 5 0
                                    

Bîr kış günüydü masal istanbul sokaklarında tek ve çaresizce yürüyordu birden aklına canından çok sevdiği can yoldaşı ayaz geldi onu aradı ve çaresiz olduğunu ona ihtiyacı olduğunu söyledi ayaz ise hiç düşünmeden evden çıkıp kadıköye onun yanına gitti gittiğinde masal çok kötüydü hıçkırarak ağlıyordu ayaz sebebini sorduğunda tek dediği kelime bu kışta bu soğukta ayazıma ayaz ekledi beni bırakıp gitti çok yanlızım ayaz deyip ayaza sımsıkı sarıldı ayaz onu omzuna yatırdı ve bir kafeye girdiler morelinin yerine gelmesi için masal makyajın akmış. Çocuklara korkmaları için anlatılan öcülere benzemişsin dedi ve masalla ayaz birbirlerine bakıp bir anda kahkaya boğuldular aslında ayaz masalı bir arkadaş olarak sevmiyordu onu hep sevgilisi olarak görüyordü ona her akşam yatmadan önce mektuplar ve şiirler yazıyordu masalın hiçbirşeyden haberi yoktu ama ayaz ona deliler gibi aşıktı ve ona yazdığı bir mektubunda şu satırlar yer alıyordu.
Ah masal ah bir bilsen sana nasıl aşığım bir bilsen nasıl delinim kölenim tek isteğim karım olman mutlu bir yuva kurmamız biliyorum bana bir kardeş gözüyle bakıyorsun ve herzamanda kardeşin olarak göreceksin ama ben ise seni senden habersiz hep seveceğim masalım seni çok seviyorum yazıyordu ayaz bu mektubu bir gün masala vermeyi bile düşünüyordu evet belki masala verirse içindeki o yük kalkıcaktı ama ayaz cesaret edemiyordu çünkü masalın trafik kazasında 3senelik sevgilisi vefat etmişti ve masal kendini kaybetmişti her gün sakinleştiricilerle ayakta durabiliyordu bu durumda ise ayazın ona destek olması lazımdı. 3seneliğini unutturması o acıyı çekmesime izin vermemesi lazımdı bir plan yaptı ve onunla bir yerlere gitmek istedi masala sana bir süprizim var. Yarın saat 13:00 da hazırlan ve anıtın önüne gel dedi yarın olmuştu ayaz hazırlıklara başlamıştı bir araba kiralamıştı saat 13:00 olmuştu ve masal herzamanki gibi çok güzeldi anıtın önünde adeta bir melek gibiydi ayaz yanına gitti ve meleğim gözlerini bağlıyacağım süpriz bozulmasın dedi ve gözlerini masalın ayaza aldığı şalla bağladı masalı arabaya bindirdi ve 2 saatlik bir yoldan sonra ayaz geldik dedi masal gözlerini açmaya çalıştı ama ayaz izin vermedi daha değil dedi ve sımsıkı bağladı gözlerini arabadan indirdi masalı tam önüne gelmişlerdi masalın gözlerini açtı gözlerini açtığında masal tek bir kelime etti "cenettemiyim"? Çok şaşırmıştı masal ayazdan böyle bir süpriz beklemiyordu bir dağ evi ve renkli ışıklandırmalarla süslenmişti içeriye girdiklerinde bir video oynuyordu küçüklükten bu zamana masalla ayazın olan tüm fotoğraflarıydı müzik eşliğinde slayttı masal ilk defa bu kadar mutlu olmuştu ayazın boynuna sarıldı ve iyiki kardeşimsin demişti masalın mutlu olmasına ayazda mutlu olmuştu bir hafta boyunca dağ evinde kalacaklardı gece olmuştu hadi prenses uyku zamanı dedi ve masalı yatak odasına götürdü kapıyı açmadan önce masaldan gözlerini sımsıkı kapatmasını istedi masal da kapatti üçe kadar sayıp odanın kapısını açtı masal yine şaşırmıştı çünkü küçüklükten beri istediği o pembe renk ve odanın tavanlarında yapışık olan yıldızlar kocaman ayıcık ve en çok mutlu olduğu yer ise duvar kağıdıydı duvar kağıdında ikisinin mezuniyet balosunda çekindiği resim vardı o resim sadece masalda vardı ve ayaza hiç vermemişti ayaz ise okulun sitesinden bulup duvar kağıdını resimleri yapmıştı sonra yatağına masalı yatırdı ve odasının kapısını kapatacakken masal ayaza mektubu buldum ve okudum sen benim sonu bulunmayan yolumsun demişti bunları duyan ayaz kapıyı kapattı ve odasına gitti gece boyunca masalın dediklerini düśündü düşünürken uyuyakaldi masal ise uyumamıştı o üç senelik sevgilisini düşünüyordu birden onunla dinledikleri müzik geldi aklına sonra beraber resimleri yatağın içinde oturup hıçkırıklara boğularak resmilerime bakıyordu ardından da müziklerini dinledi masalda onun gibi melek olup gitmek istiyordu çünkü onsuz olmuyordu yaşayamıyordu herşey çok zordu onun için saatinin içinde bile onların sarılıp çekilmiş resimlerini bastırmıştı mezarlık dağ evine yakındı aklına gelince montunu alıp çıktı evden ayaz sese uyandı masalı takip etti masal mezarın başına gitti ve ağlayarak hani beni bırakıp gitmek yoktu hani evlenecek mutlu olacaktık hani mira diye sarı saçlı minik bir kızımız olacaktı dedi be bunları ayazda duyuyordu sessizzce masalın yanına gitti ve sırtını okşadı anlıyorum çok seviyorsun ama böyle yaparak kendini üzüyorsun gelmeyecek biliyorsun kemiklerini sızlatma onsuz yaşamaya alış dedi masal ise saatini gösterdi bak içinde bile o var kalbini gösterdi bak burdada o vaŕ dedi tişörtünü gösterdi bak burdada o var anlıyomusun ayaz heryerde o var heryerde unutamam zor olmazkı dedi ayaz ağlamaya başlamıştı anlıyorum seni masal ama unutmalısın o artık yok kendini üzme artık olmuyor onsuz anlıyorum seni çünkü bende yaşadım bende prensesimi kaybettim dedi bak senin sevgilinin yanında yatıyor dedi ve ayazın soyisminde biriydi kim diye sorduğumde annem dedi annesinin mezarının yanına gitti başını okşadı ve prensesim yattığın yer soğukmu üşüyormusun orada yoksa üzerine bişeyler getireyimmi demisti masal da ona sarıldi napicaz

sonra başladı ayaz konuşmaya kimseye sahiplenmeyeceksin elini ayagini bile sahiplenmeyeceksin demis can yücel illede bisey sahiplenceksen eger gökyüzünü paylasacaksin der illede biseye ait olacaksan renklere cennete ait ol demis onlar cennete ait haytta yaşayıpta bu hayatın zorluklarına devam mı etselerdi bak senin sevgilin benim meleğim annem beni 9 ay ne çilelerle karnında taşıyanım başıma bisey gelmesin diye üzerime titreyen meleğim öldü senin 3 senen ölmüş ne yazar ki ben hayatımı kaybetmişim yoklugu hep dün gibi taze benm meleğimin dedi ayaz ve çekip gitti masal arkasından nereye diye bağırdi ama masalı o an duyamadı çünkü çok sinirliydi arabasını aldı ve uçurum köşesine gidip yeterrrr !! diye haykırdı yıldızlara bakarak AnneMeleğim ben ne zaman mutlu olacağim hadi beni bıraktın gittin tamam bi sürre sonra kabullendim peki masalı ne yapıcaz annem sana çok ihtıyacım var hadi kalk gel ben burdayim yine anneem yavruum diye gel bana sarıl ben seni çok özledimmM annem dedi ve arkasından beyaz bir ışık parladı annesinin hayalini görmüştü ve koşarak gitti anneciim diye ama çok içmişti ve hayaldi uçurumdan atladi annesinin hayalini görmüştü masal o kadar merak ettiki ayazı ayazın sinirlendiğinde yanlız kalmaya ihtıyacı olduğu zaman gittiği uçuruma gitti arabasını orada boş görünce panikledi ve polisi aradı yerini söyledi ve polisler 25 dakikaya gelmişlerdi ayaz ortada yoktu masak uçurumdan Aşşağıya baktığında ayazı orda görünce masalın orada bayılması herkesi dahada korkuttu ayazı ve masalı hastaneye kaldırdılar masal kendine gelince ayazın yanina gitmek istedi ama ayazın durumu çok kötüydu yoğun bakımda yatıyordu hemşireden rica etti ve içeriye girdi ayazı izledi heryeri yara bere içindeydi ayazın elinden tuttu ve beni bırakıp sende gitme sana ihtiyacım varken sende beni bırakma hem sen güclüsün beni bırakmazsin dedi ayazıñ ellerı kimildadi masal heyecanlandi ayazın başını okşayıp ayazz dedi ayaz ise annesinin ismini "Birsen " annecim demisti gözlerini açtığında masl yanındaydı masala bakıp ağladı masal neden ağlıyorsun diye sorduğunda anneme kavuscaktim geldi bana yavruum annem dedi kollarimi actim sarilcakken annem gitti masal annemi kaybettim dedi ayazın durumu kötüydü ve ağlayınca kötü olur diye hemşireyi çağırdı hemşire çikmami istedi bir saat yogun bakımda kaldı ve ayazı normal odaya aldılar ayaz beni istemis odaya ve gittim ayaz bana o kadar muhtesem bir şey söylediki bn çok mutlu oldum ama bunu nasıl yapardım bilmiyorum ayaz bana evlenme teklifi etmişti o haldeyken ben de burdan dag evine gidelim soz cevabimi vericem demisti iki uc gun hastanede kaldiktan sonra aksam eve donduler masal misir patlatti ayazda film acti oturdular ayaz masali kolunun altına aldı ve düsündunmu dedi ayaz masala o kadar asik bakıyordu ki masal da evet düşündüm dedi ayaz peki cevabını alabilirmiyim dedi masal ayazın gözlerine bakarak milyinlarca kez evet dedi ayaz o kadar seyin üzerine cok sasirmisti yani sen benm karım mi olacaksin dedi masal ise evet dedi  aksam cok mutlulardi  ve ayazın bir anda durumu kötüleşti masal cok korkmustu korkmuştu ama biliyordu ayaz güçlü bir çocuktu o yine ona dönücekti hayalleri olucakti biliyordu hersey yoluna gircekti o oyle umud ediyordu  oylede olacakti cunku ayaz gozlerini açıp masalın ismini sayikliyordu ikisi icinde zordu ayaza  demistiki uyan mutlulugumuza bakalim demisti ayaz kendini toparlamaya calisiyordu durumu iyiye gidiyordu artk mutkuluk zamaniydi onlar icin aradan iki uc gun gecince taburcu olacakti ayaz ve masal iple cekiyordu o uc gunu gececekti biliyordu onun icin ne gunler gecmediki bunlar gecmesindi

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 28, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

sen Ben Ve KışHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin