Bölüm 1

93 12 5
                                    

Buraya yıllar sonra ilk kez gelişimdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Buraya yıllar sonra ilk kez gelişimdi. Giderken hem bu çöplükten kurtulduğum için mutlu hem de güvendiğim her şeyi yıkıp giden yüzünden mutsuzdum. 

Tekrar buraya neden mi dönüyorum? Beni asla kabullenemeyen ve sevmeyen annem için dönüyorum. Geçen hafta ölmüş. Yatağında ölü bulmuş babam. Muhtemelen hiç acı çekmeden gitti. O zaten daha çok başkalarına acı çektiren tiplerdendi. 

Mutsuz değilim ama mutlu da hissettiğim söylenemez. Onu seviyor muydum? Hayır. Yine de annemdi ve belki de kendi doğduğu büyüdüğü yer için en doğrusunu yapıyordu. Ona öğretilen ne ise o da bizlere aynı şekilde davranıyordu. Etrafındakilerin ne düşündüğü çok önemliydi. Uyum sağlamalıydınız. Toplum ne diyorsa hatta toplum bile değil sadece şu küçük kasabadaki küçük insanlar ne diyorsa onun için önemli olan oydu. Bu nedenle sizi üzmekten asla geri durmazdı. Şimdi o etrafındaki her şey hakkında konuşan insanlar yüzünden buradayım. Arayıp gelmemi ve yalandan da olsa üzgün görünmemi istemişlerdi. 

Muhtemelen hiçbiri neden gittiğimi ve neden bir daha asla annemi arayıp sormadığımı bilmiyorlardı. Daha doğrusu bilmiyormuş gibi davranıyorlardı. Anlatmazdı annem kötü şeyleri. Üzüleceğinden değil de utanmak istemediğinden. 

Otobüsten indikten sonra bir taksiye bindim. Arabanın camından geçmişime küçük bir ayna açılmış gibiydi. Gezdiğim yürüdüğüm yollar... Evet biraz farklıydı şimdi ama hâlâ hatıralarım buradaydı. Küçük bir yerdi burası. Küçük bir kasaba.

Eski evimin önüne geldiğimde bütün çocukluğumun geçtiği bahçeyle karşılaştım. Ağaçlarımız daha da uzamıştı ama daha bakımsız duruyordu sanki. Annem bunların bakımlarını hiç de eksik etmezdi. Benden daha çok severdi bu bahçeyi.

İçerisine kafamı uzattığımda ağaçların yanındaki küçük bank gözüme çarptı. Hiçbir şeyi değiştirmemişti. Ve ben hâlâ o küçük bankta sevdiğiyle oturan çocuktum. 

Hiç çıkmazdı bizden Jongin. Annem ondan da nefret ederdi. Annem aslında kimseyi sevmezdi, bu Jongin'e özel bir durum değildi ama ona ayrı bir nefreti varmış gibi gelirdi. Annesiyle arkadaş olmasa taşla sopayla kovalardı onu. 

Bütün günümüzü şu bankta geçirebilirdik. Hiç arkadaşı yoktu, sonra onunla arkadaşlık ettiğimde ve insanlarla tanışmasını sağladığımda hiç bırakmadı beni. Yani o zamanlar bırakmamıştı... 

Belki de sadece minnet için yanımda duruyordu. Asosyal bir çocuk olmasını engellemiştim. Belki de küçük bir teşekkürdü o geçirdiğimiz zamanlar. Peki giderken bana yüz yüze bir hoşçakalı neden çok gördü ki? Biliyordu ne zor durumda olduğumu. O da mı annem gibi düşünüyordu? 

Bu soruları ne çok sormuştum kendime. Zamanla geride bıraktığımı düşünmüştüm ama hayır işte tam karşımda duruyordu. Bana bakıyordu Jongin. Ben saçma sapan bir şeyi anlatıyordum ve yine o beni bütün dikkatiyle dinliyordu. Hep o bakışları yüzünden çıldırmadı mı zaten annem? Ya da çevremizdekiler hep bu yüzden sorgulamadı mı bizi? 

VedaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin