Hemen yatağımdan kalkıp yüzümü yıkadım. Dişlerimi fırçalayıp makyaj yapmayı sevmediğim için çilekli lipbalmımı sürüp hazırlanmaya gittim.
Bana bol gelen kazağımı ve taytımı giyip çantamı aldıktan sonra merdivenlerden aşağı inmeye başladım.
Giydiğim
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İçeriden "MIN JI!" diye bir ses yükseldi. Şanssızlığıma lanet okuyarak cevap verdim.
"Efendim baba?"
Tam o sırada bir şey oldu.
Basamağın kenarına takıldım ve merdivenlerden yuvarlandım.
Ahhh! Çok acıyordu.
"MIN JI KAHVALTIM NEDEN HAZIR DEĞİL? ÇABUK BURAYA GEL!"
Diye bir ses duydum.
Ağlamaya başladım.
O sırada babam yanıma gelip kemerini çıkartmıştı bile.
Beni dövdükten sonra ona kahvaltı hazırladım. Ah lanet olsun okula geç kalmıştım!
Yüzümde oluşan yaraları annemin fondöteniyle kapattım. Onu çok özlüyordum babam onu öldürmüştü ama kimse inanmamıştı ben de bu adamın eline kalmıştım.
Siyah botlarımı giyip hemen koşar adım evden çıktım.
Porsche'miz kapının önünde beni bekliyordu. Hemen bindim ve şoföre hızlı olmasını söyledim.
Şoför beni okul kapısının önünde bıraktı.
Tam o sırada birini gördüm.
Okulun bad boyu aynı zamanda mafya çetesinin lideri aşırı yakışıklı kaslı havalı Junkuk.
Mafya olsa da kimse bir şey diyemiyordı çünkü babası müdüre susması için para veriyordu.
Ama ben tabii ki onunla ilgilenmiyordum. O bana bakmazdı ki.
Kankam Ha Eun yanıma geldi ve onu konuşmaya başladık. Ben ağlamaya başladım ve babamı anlattım.
Tam o sırada Junkuk'un bize yaklaştığını gördüm.
Ha Eun "Min Ji beni bir çimdikle rüyada olmalıyım yoksa okulun bad boyu aşırı yakışıklı kaslı havalı Junkuk'un buraya doğru gelmesinin başka açıklaması yok." Dedi
Demesiyle oraya döndüm.
Aman Allahım gerçekten buraya geliyordu.
Hemen ağlamayı kesip saçımı düzelttim.
Junkuk yanımıza geldi ve bana "Naber güzellik?" Dedi.
"S-sana ne!" Dedim. Lanet olsun kekeledim mi ben?
Gitmeye yeltendim ama başarılı olamadan beni kolumdan yakaladı.
"B-b-b-b-bırak b-beni!" desem de ciddiye almadı. Zaten işe yaramazdı çünkü o okulun bad boyu mafya aşırı yakışıklı kaslı ve havalı Junkuk'tu.
Beni okulun içine çekip duvarla arasına aldı.
"B-b-b-bırak beni g-g-gideyim." Deyip yine kaçmaya çalışsam da bu sefer o kadar istekli değildim.
