06.12.2021

7 1 0
                                    

06.12.2021 Pazartesi, 1.23
Kim taehyung... gerçekten eşsiz bir adamsınız. Bu yaşına kadar kimseyi sevmeyen ben, tek sohbeti bile olamayan size neden böyle delice bağlandım hala bilemiyorum. Bu sabah metroda müzik dinlerken kulaklığınızın farklı olduğunu gördüm. Halbuki daha önce o kulaklığın sizin için çok değerli olduğunu duymuştum. Şimdi neden yanınızda olmadığına anlam veremesem de düşünmeyi bıraktım. Metrodan indikten sonra her zaman gittiğimiz yoldan ilerlemediniz. Daha uzun ve kalabalık olan ana caddeye doğru yürümeye başladınız. Sahilin karşı tarafındaki pastaneye girdiğinizde kahvaltılık almak istediğinizi düşündüm ama siz biraz poğaça biraz simit biraz börek ve orada bulanan çeşit çeşit yiyeceklerden biraz biraz aldınız. Bu kadar çok yiyeceği ne yapacaksınız diye beklerken sahile doğru yürümeye başladınız. Tüm bunları yolun yan tarafında durmuş gözümü bile kırpmadan izliyordum. Sahil kenarına gelip benim her zaman oturduğum bankın bir yanındakine oturdunuz. Yaklaşık 10 dakika sonra yanınıza bir kız çocuğu oturdu. Üstü başı aylardır üstünde olduğunu belli edercesine kirli ve eski, saçları kirlenmesine rağmen hala derli toplu, ve duruşu kötüydü. Sanki dünya sırtını dönmüş gibiydi ona ama o dünyaya inat yüzünde kocaman bir gülümseme taşıyordu.

Kızı farkettiğinizde sizin de yüzünüzde sıcacık bir gülümseme oldu ve hızlıca ona doğru döndünüz. İçten olduğunu belli eden o sıcak gülümsemenizin bana olması için her şeyimi verirdim. Yine de bana olmasa dahi gülümsediğinizi görmek bana yeterli.

Ona söylediğiniz bir kaç cümleden sonra kızın gözleri, az önce aldığınız ve şu an ortanızda duran yiyecek poşetine çevrildi. Gözleri parlayarak tekrar size baktığında, mutlu olduğunu anladınız ve gülümsemeniz genişledi. Daha ne olduğunu anlayamadan kız hızlıca size sarıldı. Ben şok içinde kaldığımda sizin de benden pek bir farkınız yok gibiydi. Ama siz hızlıca toparlandınız ve ellerini yavaşça sırtına yerleştirdiniz.

Tam o an düşündüm ki aşık olduğum ellerinizi belimde hissetmek ne de güzel olurdu. Nasıl bir duyguydu size sarılmak?

Bir süre daha burada olduğunuzu anladığımda kendime oturmak için bir yer buldum ve sizi izlemeye devam ettim. Geçen yarım saatte kız ikinize çay alıp geldi ve aldığınız yiyecekleri beraber yediniz. Biraz sohbet ettiniz, siz kıza içten bir gülümseme ile bakarken o size minnet dolu bakışlar yolluyordu.

Geçen sürenin ardından kalktınız ve okula doğru yol aldınız. Sizin dersinizin başlamasına 20 dakika varken benimkisi 5 dakika önce başlamıştı. Yine geç kalmıştım. Ama dert değildi. Sizi bu kadar çok gülümserken görmek varken o derse girmeyi tercih etmezdim zaten.

Dersten çıkınca sizi bulamadığım için bir parça üzülmüştüm. Eve gitmek için toparlanırken sınıf arkadaşım geldi ve akşam bir parti olduğunu söyleyip katılmamı rica etti. Tam reddetmeye hazırlanıyordum ki o partiye sizin de katılacağınızı öğrendim. Ve tabi ki bu kararımı değiştirdi. Akşam 20.00 da başlayacak olan partinin bir bitiş saati yoktu. Çünkü bu partiler genelde saatlerce sürer, insanlar bir yerlerde sızar ya da birbirlerine giderlerdi. Bu düşünce biraz gerici gelse de sizin orada olmanız benim vazgeçmeme engel oluyordu.

Çantamı toplayıp eun'a geleceğime dair söz verdim ve okuldan ayrıldım. 30 dakika süren yol sonunda saat 5.30 civarı evdeydim. Kendime yiyecek bir şeyler hazırlamak için mutfağa gitmiştim ki telefonum çaldı. Arayanın ev sahibi olduğunu görmek beni şaşırmıştı. Çünkü ev sahibim kirayı geciktirmediğim sürece beni asla aramazdı. Hızla telefona cevap verdim ama telefonu açtığıma pişman olmam yalnızca 1 dakika 27 saniyemi almıştı. Evden atıldım. Evet, evden atıldım. Ve evi boşaltmak için yalnızca 48 saatim olduğunu öğrendim. Hayır sorun bunlar değildi. Ben nasıl buradan taşınacaktım? Ben sizden nasıl ayrılacaktım?

Yapacak hiçbir şeyim olmadığının bilinciyle kalkıp akşama kadar toparlayabileceğim eşyalarımı toparladım ve küçük eşyalarımı kolilere yerleştirdim. Az eşyamın olmasına şükrettiğim dakikaların sonunda sıra mektuplarıma geldi. Size yazdığım mektuplar. Benim aylarım, günlerim, her anım...
Akşam ev sahibi ben yokken gelip eve bakacaktı ve ben bunu bilirken bunları evde bırakamazdım.

Saat çoktan 7 olmuştu. Kalkıp hazırlanmak için odama çıktım. Dar siyah bir kot, siyah kısa kollu bir üst ve siyah deri ceketimi üzerime geçirip çantamı aldım. Eşyalarımı içine doldurduktan sonra salona indim ve mektupları elime aldım. Onları evde bırakamazdım. Mecburen onları da çantama attım ve çantamı sırtıma takıp evden çıktım.

1 saat sonra partinin olduğu eve varmıştım. Heyecandan ellerim titreyerek eve doğru adımlamaya başladım ve kapının önünde durdum. Kapıyı çalmak için içimden kendime verdiğim destek bitince kapıyı çalmak için elimi kaldırmıştım ki arkamdan uzanan bir el benden önce davrandı. Şaşkınlıkla arkama dönerken sizi gördüm. Sizi gördüm. Siz ve kapı arasında kalan bedenim hayatının şokunu yaşıyordu. Tepkisizce sizi izlemeye devam ederken kapı açıldı. İçeriden gelen birinin heyecanla size sarılması ve sizi içeri çekmesiyle girdiğim şoktan çıkıp içeriye doğru ilerledim. Beni gördüğü gibi yanıma gelen eun kolumdan tutup siz ve bazı arkadaşlarınızın da bulunduğu arkadaşlarımın oturduğu masaya götürdü.

Masaya gelen alkollü içeceklere göz ucuyla baktım ve gözüme ilk görünen viskiyi kafama diktim. Anın verdiği gerginlik yüzünden bunu yapmak zorundaydım. Bu gerginlik ve stresle bu geceyi bitirmem mümkün değildi.

Bardağı masaya indirip kafamı kaldırdığımda göz göze geldik. İfadesiz bakışlarınız üstümde geziyordu. Aramızda geçen 37 saniyelik sessiz bakışmayı "Hadi dans edelim!" diye bağıran adını bilmediğim sarışın kız böldü.

Herkes birer birer masadan ayrılırken masada yalnızca ikimizin kaldığı gerçeği vücudumun alev almasına sebep olmaya başlamıştı. Elimi ikinci bardağa uzatıp onu da kafama diktim. Üçüncüye de uzandığım sürede sizin hâlâ hiçbir şey içmediğinizi farkettim. Bardağı elime alıp kafamı kaldırdım. Yine göz göze geldik. Aynı ifadesiz bakışlar üstümde dolanıyordu.

Önce bakışlarınız gözlerime çıktı. Sonra derin bir nefes alıp verdiniz. Ve daha sonra dudaklarınız yavaşça aralandı; "Yavaşla. Gecenin sonunda dik durabilmen gerekiyor."

-Toprak kokulu Kim Taehyung'a, biriciğime.

                              J.

————————————
________________

|16 Ocak 2022, Pazar.|

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 16, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Toprak kokulu, biriciğime.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin