GÜNEŞİM OLUR MUSUN ?

SIRADAN

Buket'in Ağzından;

Hava güneşliydi, kumsalda yürümek gibisi yoktu. Tek başıma işte bu huzurdu. Birden kardeşim Mercan'ın sesi 'hadi artık saat kaç oldu farkındamısın annem kızıyo hadi !'

B: Al işte ya işin yok mu senin ? hadi git !

M: Valla canım bende pek meraklı değilim bu saatte seni uyandırmakla uğraşmaya.

B: Tamam uyandım işte hadi git.

Mercan kapıyı sertçe kapatıp gitti. Gördüklerimin hepsinin rüya olması yetmiyormuş gibi birde güne böyle huzursuz bir şekilde uyanmam tüm gün sinirli olmama yetiyordu. Yatağımın üzerinde doğrulup kendime gelene kadar 2-3 dk köy ağası gibi oturdum ve odamın duvarını inceledim. Daha sonra kalkıp doğruca lavaboya gittim; aynada gece akan rimelime baktım. Korkunç görünüyordum yüzümü yıkadım, rimelimi tekrar sürdüm ve odama gittim. Saçımı taradım ve açık bıraktım. 16 yaşında olmama rağmen makyaj anlayışım rimel ve lipbalm. Diğer yaşıtlarım bana göre fazla süslü yürüyen fondötene benziyorlar. Hemen okul kıyafetlerimi giyip kahvaltı masasına geçtim. Annem, babam 14 yaşındaki kız kardeşim ve Murat kahvaltı yapıyorlardı. Murat benden sadece bir yaş büyük olduğu için ona abi demiyordum. Bir şeyler atıştırıp kalktım.

Annem: Hayırdır ? okula gitmek için bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum.

Ben: Canım kardeşimin böldüğü o çok değerli uykuma okulda devam etmeyi düşünüyorum.

Murat: Vay vay anne şu Buket'i çok şımartıyosunuz şu tavırlara bak.

Annem: Sabah sabah didişmeyin yine hadi kızım git sen iyi dersler.

Murat'ı severdim ama bazen sinirimi bozmuyoda değildi. Okula eskiden servisle giderdim ama artık büyüdüğüm için aynı mesafeyi yürüye bilirdim. Yol uzuyordu bu demektiki yol boyunca daha fazla müzik dinliye bilecektim. Çok fazla inek bir öğrenci değildim ama çalışkandım biraz. Kendi çapımda bir şeyler yapmaya çalışıyorum işte. Kitap okumayı çok seviyorum. İçinde kendimi bulduğum çok fazla kitap okudum.

Okula yaklaşmıştım ve işte yine oradaydı okulun kapısındaydı. Her sabah beni okulun kapısında beklemekten ne zaman bıkacaktı ? Kadir tüm geçen sene boyunca bana sarkıntılık yapmıştı. Bu senede öyleydi yanıma geldi;

Kadir: Oooo küçük hanım.

Ben: Git başımdan !

Kadir tam ağzını açıp bir şey söyliyicektiki ders zili çaldı koşarak okula girdim. Derse yetişe bilmiştim. Sıradan bir gündü Kadir'e alışmıştım tam bir serseriydi. Hocayı dinlemeye başladım....