Neden?

178 22 4
                                    

Yeni kurguyu umarım beğenirsiniz.
-

"Yalvarırım bırak gideyim... lütfen..."

Kapatıldığı yerde sadece onun sesi ve gayet düzenli olan nefes sesleri duyuluyordu.
Çaresizce parmakları demiri dövüyordu adeta, demirden yankılanan ses onu korkutarak yayılıyordu etrafa.

"Sana ne yaptım bilmiyorum ama özür dilerim... binlerce kez özür dilerim..."

Özür dileyecek hiçbir şey yapmamıştı, tek suçu fazlasıyla kimseye zararı olmamasıydı.
Sahi Çağan'ın kalbinin güzel olması suç muydu?

"Ya yalvarırım bırak... lütfen... kimsin onu söyle bari..."

Söyledikleri karşısındaki adamın umrunda bile değildi.
Karşısındaki adamın tek önemsediği Çağan'nın insanı mest eden güzel ses tonuydu.
Söylediği her kelime ses tonuna o kadar yakışıyordu ki Pars'ın duyduğu en güzel şarkı gibiydi...

"Ya konuşsana! Lâl mısın?"

Söylediği şeyin gerçek olma ihtimali geldi aklına, olduğu durumda bile o kadar pişman olmuştu ki söylediği kelimeye.

"Eğer öyleysen çok.. çok özür dilerim o anlamda söylememiştim gerçek-"

"Konuşabiliyorum..."

Sevdiği adamın bu kadar düşünceli olması... Her saniye daha fazla aşık olmasına neden oluyordu.

Pars'ın cevap vereceğini tahmin etmediği için birkaç saniye nefesi kesildi, ayakları geriye adımladı ondan bağımsız.

Bu ses tonunu daha önce duymadığını fark etti, kimdi bu adam ne istiyordu ondan böyle...

"B-benden ne istiyorsun?"

Pars yeniden az önceki suskunluğuna büründü, karanlık odada silueti görünüyordu sadece.

Çağan'ın sorusu Pars'ın kendini sorgulamasına sebeb oldu, sahi Çağan'ı buraya getirdi ama ne yapacaktı ki...
Ömür boyu onu böyle bir yerde tutacak değildi ya...
Bu bilinmeyenlik iki adamı da hayli yoruyordu.

-----

Umarım iyi bir giriş yapmışımdır.
Yıldızınızı parlatmayı unutmayın lütfennnn.

TUTSAK GAY-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin