Şu anda Hyunjin'in arabasında oturuyorum ve bu nedensizce beni rahat hissettiriyor. Durdu. Araba durdu. Vay canına Hyunjin beni gerçekten böyle bir yere mi getirdi? Her yeri bitkiler ile kaplı olan güzel dekorasyonlu bir restorandı burası.
Arabadan indim. Ve bir dakika?!
Hyunjin elimi tutuyor ve sanki onun çocuğuymuşum gibi beni karşıdan karşıya geçiriyor.
Restorana gelince Hyunjin sandalyemi çekti, beni oturttu ve kendisi de oturdu. Bir anda gözüm masaya kaydı. Masa güllerle süslenmişti ve bir sürü yemek vardı.
Bütün yemeği yedik ve ben "Üzgünüm ama ben doymadım." dedim.
Hyunjin "Bu güzel haber." dedi. Anlamamıştım.
Ve, ve oda ne öyle?! Üstünde "Üzgünüm Felix, seni kırdım." yazan bir pasta geldi.
Hyunjin "Beni affettin mi?" diye sordu.
Ben ayağa kalkıp ona sım sıkı sarıldım.
Hyunjin " Bu affettin anlamına mı geliyor?" diye sordu.
Bende "Kesinlikle!" diye cevap verdim.
💟💟💟💟💟💟💟💟💟💟💟💟💟
Sevdiniz mi?
