Yine en sıkıcı günlerini geçiriyordu psikopat.Tabiki sıkıcı olacaktı dörtduvar arasın da o ve etrafta gezinen farelerden başka kimse yoktu.Hergünkü gibi duvarlar üzerine geliyordu ve bir anda yerinden fırlayıp duvara sağlam bir yumruk attı.Duvarın eskimiş ve rutubetli boyası döküldü yere.Eli kanıyordu fakat bu onun umrunda değildi.Çünkü neredeyse her sabah yumrukluyordu bu duvarları. Usulca mutfağa gitti.Kahvaltı edecek birşeyler aramaya başladı.Eskimiş boyası sökülmüş yarım yamalak çalışan buzdolabından iki adet yumurta çıkarttı ve gereken malzemeleri aldıktan sonra tüpe yöneldi.
Kahvaltısını yaptıktan sonra üzerin de kurumuş kan izleri bulunan ve atılan bir yumrukla ortadan kırılan aynasına baktı.Bir süre kendini izledikten sonra giyinerek hızlı bir şekilde dışarı çıktı.İnsanlar herzamanki gibi ona bakıyordu.Yüzündeki derin yaralara...Fakat psikopat buna alışıktı zaten.İnsanlar hersabah ona baktığından alışmıştı bu duruma.Az ileri den sola döndü nereye gittiğini o da bilmiyordu.Sadece dövecek birilerini arıyordu.Ve sola döndüğü sırada hangi maddeyi kullandığı belli olmayan ve sağa sola yalpalanarak yürümeye çalışan bir kişi belir di.En az 30 yaşında vardı.Psikopat herne kadar dövecek birini arasa da o an onu dövmek istemedi.Fakat bu adam o sıra da ona küfür etti,bir daha ve birdaha... Psikopat buna dayanamadı ve bir yumruk savurdu.Daha yumruk adama temas eder etmez adam yere yığıldı.