Bölüm 1

16 2 1
                                    

Hayat'tı bu.. Yaşamak zorunlu muydu? Ahh!! Tabikide hayır. Ama bunu bile bile yaşıyoruz. Zorundayız. Çünkü arkamızda bırakacaklarımız büyük bir deniz kadar.. Bir o kadar saf... Temiz oluşunun yanı sıra: Hüzün. Sulu gözler. Deniz gibi... Gözlerden akan seller gibi. Büyük bir çığ oluşturacak çığlık gibi. 'Bağırsam zarar görecek' diye korktuğum insanların o selde boğulmasına izin veremezdim... onlara bunu yapamazdım. Bilmem? Belkide umursamazlardı ha? Sevilmiyordum belkide.. Ama birçok kişiyi sevdiğim kesindi. Çok. Hemde çok kesindi.
"AH!"
"Ha Ha Ha! Surat ifadeni görmeliydin.! :))"
"Cem beynine benzin döküp yangına mı verdiler oğlum?"
"Ya lütfen tamam. Ama erik...-"
"Götün delik. Ha ha ha! :)"
"Diyeceğim şuydy ki; Eriklerde bazen senin gibi beton kafalıların olmayan beynine bişeyler girmesine yardımcı olabiliyormuş."
"Huağğağğaağ! Mal şey seni." Onunpa dalga grçtim. Oda bunu anladı. Yoksa hunharca güldükten sonra bana bu kadar insansal davranmazdı. Cem siyah saçları ve kahverengi gözleriyle çok tatlı gözüküyordu. Kahve gözlerinin içinde dalıp gidiyordum. İçimden her ne kadar 'niye Cem'in gözleri deniz mi?' Diyesim geldiysede her zaman susuyordum. Cem benim bebelikten beri arkadaşım. Mükemmel bir dostluğumuz vardır. Görenler çok kıskanır bizi. Aslında Cem benden büyük iki yaş. Ama kendisini yaşlı hissettiği için söylemiyorum 'abi' kelimesini. Kırıcı olabiliyor. Banada ben abla yaşındayken teyze deseler.. O kişinin ses tellerini çıkartıp yedirebilirimde. Ama napıyoruz? Şiddete no pls.
"Sıkkın görünüyodun kalkalım mı Ağabiyciğim.?"
"A.. Abi.. Ciğim.. mii?"
Tabi Cem o kadarda uzun boylu değil. Şaka yaptım. Cem kafama vurduktan sonra 'nere daldın lan civciv' dedi.
"Allasen Cem insan olma taklidi gibi bişey vardı bi yapsana sen?" Dedim. Masum olmaya çalışma Cem Hanım. Burası ciddi bir müessese. Sorun şurda benim kafam yani.
"Ama şen beyi şevmoyoyoşon keağğ?"
"İzamettiin gulu gulu.."
"Devamını getirirsen gözünü midene sokarım."
"Büyüksen abi. Kalkdsak mı"
Hayat . Zannetmeyin ki bu kadar kolay.. Değildi bu benim için sıradan bir hikaye değildi.. Bu sadece bir SIRADANLIK GÜN'DÜ.
Ben sarışın ve balküpü gözlerimle şortunu aşağı çeken sanki namusluymuş gibi numara yapan sivrizekalı kızları izkerken birden bir çocuğa çarptım.
"Nasıl olurda mini şort giyip o kızlara iğrenircesine bakabiliyorsun?"
"Birincisi ben sapık değilim. İkincisi namuslu olmadıklsrı halde erkekler onlara gelsin diye izlenim yaratan şortunu aşağı çeken kızlardan değilim. Üçüncüsü sen dr nereden çıktın kimsin ne-"
"İstersen 3 fotoğraf ikametgah birde telefon numaramı veriyim? Nüfusuna geçir."
Ben kahkalara boğulurken ilk defa böyle malcabir espriye gülen bir insan tanımışcasına beni süzerken elini uzattı. Bende tuttum. Ayağı kalktıktan sonra kulağıma eğildi ve;

"Arda" diye fısıldadı. Bende normal halime bürünüp neşeli bir halde hoplaya zıplaya elimi uzattım.

"Asya. Bende Asya :)" Güldüğümde çok tatlı olduğumu söylerler. Gamzeli sarışın ve fiziğimin güzel olmasıda buna eklenince masum tatlı küçük bir kız gibi gözüküyordum. Buna emindim.

"Çok.. çok farklısın. Ve değişik. Değişik birisin. Ve seni farklı kılanda bu. Masum ve güzelsin."

Yanaklarım kıpkırmızı oldukça utanmam dahada artıyordu. Telefonumu alıp salıncağa bindim. Sallanmaya başladım. Sonra bi selfie yapayım dedim. Çok doğal çıkmıştım arkamda Ardanında çıkmasıyla anlamıştım ki oda kahkalara boğuluyordu. Çok tatlı gülüyoduk. Sallamaya devam ettiğinde salıncaktan mı düşmüştüm?
"Hahah çok tatlısınız." Diyen Cem'e baktıktan sonra koşup boynuna atladım. Oda beni döndürdü. Biz hep böyleydik. Ağabey ve kardeş gibiydik. Sarılınca rahatlardık ikimizde. Ama sarılıncada tam sarılırdık. Böyle sankı sevgiliymişiz gibi. Ama Arda'yı bırakmış olduğum gerçeğiyle arkamı döndüğümde Arda bana 'O sevgilin di değil mi(!)' TemaLı bakışlarını atarken hayal kırıklığı ile dolup taşan gözlerine bir kez daha bakıp Cem'in kulağına eğilip;

"Biricik. Beni anlayışla karşılarsan sevinirim. Yetişmem gereken sinirli bir tavşan varda. ?" Diye sorarcasına fısıldadım başıyla onayladıktan sonra arkamdan bağırdı.

"Fazla zıplamasına izin vermeden yakala. ;))"

Ona bunu ödetecektim. Eğer ben onunlayken söyleseydi onu döverdim. Bunu biliyordu. Bu yüzden ŞİMDİLİK Birşey yapmamaya karar vermiştim. Ama bedelinin ne okduğunu biliyor ssnırım. ALIŞ VERİŞ VEE SICAK ÇİKOKATA.

Ben bunları düşünürken çoktak ona yaklaşmıştım. Hatta kolunu tutuyıdum. Oda beni ıfluya puflaya sürüklüyordu.

"Sana dur dedim Arda!!"
"Bunun için bir neden söyle!"
"Seninle arkadaşlık etmek istiyorum. Ve değer verdiğim istanların bile peşinden zarla zorla giderim değerimi bil. Haa hayır diyorsam tamam ben bu ormandan tek başıma bu daatte çıkabilirim!!" İlk defa bu kadar uzun konuştum TANIMADIĞIM BİR İNSANLA. Ona söylediklerim kelimesi kelimesine dığruydu. Ama iyide ona neden değer veriyorum. Ona güvenemem. Ahh ne yaptım ben.?

"Şuan bu koca ormanda yuvarlanıyorsun ve bileğini burktuğunu bile bile inad edip beni beklemiyosun! (?)"
"Rollerimiz değişti bebeğim."
"Ahh hadi ama! başımın belası. Başka söz bulamadın mı? Ağzına hiç yakışmadı cık cık cık. İnsan bir Belalım der Helalım der."
"Malsın mı? İstersen Müslüm Baba dinliyim damarlarıma bıçak atıyım bacağıma kadar jiletliyeyim kendimi?"
"Çok tatlısın BEBEĞİM."
"İNAN BANA BANA DAHA ÇOK YAKIŞIYORDU BEBEĞİM."

Şu anda hiç tanımadığım 'Nerdeyse tmmı? .s.ss' biriyle ormanda kaybolduk. Ve parkta beni salladı ve aynı çocukla şuan bebeğim şakaları yapıyoruz. Ve şuan üzerimde:Kot şort ona uyan kot Converse ve askılı siyah bir t-shirtten başka bişiy yok. Ve şuan Arda beni taşıyor.
Ah hadi ama ne yapıyorsun Asya? (!) ...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 12, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

.Rüya'ydı Hayat.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin