Okula dersim olmamasına rağmen apar topar gelmek zorunda kalmıştım hocamın ısrarı üzerine kapıyı çalıp odasına girdim
-buyrun hocam sizi dinliyorum
Dedim yüzümde içten olmasını umduğum gülümsememle
-normalde bugün dersin yok biliyorum ama ikinci sınıflara mazeret sınavı yapmamız gerekiyor çok acil bir işim çıktı benimde tuğberkden rica ettim kırmadı beni sağolsun onunla birlikte gözetmen olarak sınava girmeni rica edecektim senden
Onunla hiçbir şekilde yüz yüze gelmek istemiyordum aslinda normalde farklı biri olsaydı çoktan reddederdim ama işin ucunda hocam olduğunda işler değişiyordu tabiki okulu bitirdikten sonra çok yardımcı olmuştu sağolsun bana nasıl hayır diyebilirdim ki sınava girip çıkacaktık çok bir diyologumuz olmayacaktı zaten
-tabiki hocam girerim ben problem yok
Dedim gülümseyerek
-çok teşekkür ederim melisciğim
Odasından ayrıldıktan sonra sınava daha iki saat olduğunu bildiğim için bir kahve alıp odama geçtim.
Bir 10 15 dakika sonra kapım çalındı
-gelin
Diye seslendikten sonra kapı açıldı içeri onun girmesiyle ağırca yutkundum
-sınava birlikte girecekmişiz sanırım
Dedi aramızın durumunu yoklayan bir tavır vardı suratında
-evet
Dedim kısaca ellerimi birbirine kavusturup masaya dayarken uzayan sakallarını hafif kısaltmıştı ayrı bir hava katmıştı bu ona yüzü daha ön plana çıktığı için çok yakışıklıydı onu her gördüğümde tekrar tekrar yaşadığım o şeylere engel olamıyordum herhangi bi şey söyleyemedi devam ettiremedi sohbeti öylece yüzüme bakıyordu
-söyleyeceklerin bittiyse
yerimden doğrulup masanın üstündeki anahtarımı alırken
-bir kaç işim var
Diyerek cümlemi tamamladım yanına doğru ilerlerken kapının kulbuna elimi atıp açacağım anda kolumdan tuttu dokunuşuyla ürperdim her zmaanki olduğu gibi
-konuşmak istiyorum
-ben istemiyorum
Dedim bıkkınca yüzüne bakarken
-kendimi açıklamama müsade et lütfen yanlış anladın
-niye bu kadar uğraşıyorsun ki bizden olmaz olmaz diyen sen değil miydin?benim ısrarımla zar zor kabul ettin denemeyi zaten
Bir iki adım yaklaşıp tam dibimde durdu bir milim uzansa dudaklarımızı birbiriyle kavuşacaktı.gozlerimi kapattım içim titredi beni çekimine alıyordu her şekilde üstümdeki bu otoritesinden nefret ediyordum
-istemesem olmazdım seninle
Dedi oda dudaklarıma bakarken ona olan kızgın tavrım yerle bir olmuştu bile şimdiden
-ben kızmıyorum sana haklıydın belkide
Dedim bal rengi gözlerine bakarken içim gidiyordu ona
-pes mi ediyorsun
Dedi burnunu yanağıma sürterken
Gözlerimi tekrardan kapadım
-mantıklı düşünmeye çalışıyorum sadece
Diye yanıtladım onu cıkladı
-işe yaramıyor denedim
Diyerek dudaklarımızı mühürledi. Her şeyi unutup tüm açlığımla karşılık vermeye başladım ona dudaklarımızdan çıkan ses odanın duvarlarına çarpıyor tekrar kulaklarımıza doluyordu bacaklarımdan tutup kucağına aldı beni sırtımı sertçe duvara yasladığında ağzının içerisine inledim.
Gömleğimin ilk iki düğmesini açtığında şaşkınlıkla hareketlerini izliyordum
Dudaklarını boynuma ardından gerdanıma doğru sürükledi küçük küçük öpücükleri gittikçe emmeye döndü göğüsümün hemen üstünü dudaklarının arasına çekip bıraktığında derince inledim eserine baktığımda kıpkırmızı olmuştu daha sonra moraracaktı.iki üç düğmemi daha açıp göğüsümün ortasına kadar dudaklarıyla işkence etti en sonunda dayanamayıp gömleğimi üzerimden bir çırpıda çıkardı
