Paramparça olmuş bir ailenin tek kızıydı Pamelia.
Hayatı hep gülümseyerek, çevresine ve ailesine mutluluk dağıtarak geçerdi.
Annesi Şeyla hanım ve anneannesi Pervin hanımla denize sıfır muhteşem bir evde yaşıyorlardı.
Durumları mükemmel denilebilecek kadar iyi değildi ama geçim sıkıntısı yaşayacak kadar da kötü sayılmazdı.Kendi halinde yaşayan üç şirin kuşaktı onlar.
Pervin hanım sarışın bir bayandı.Mütevazı, hoşgörülü ve anlayışlı bir hanımefendiydi.Güler yüzü ve tatlı diliyle bilinirdi.
Eşi Astsubay Muhsin bey yıllar önce vefat etmiş, Pervin hanım kızı ve oğlunu tek başına büyütmüştü.Oğlu evlenip yurtdışına gitmiş Pervin hanım kızı Şeyla hanımla yaşamına devam etmişti.
Yıllar geçmiş Şeyla hanımda evlenmiş kızı Pamelia yı dünyaya getirmişti.Fakat bu evlilik kısa sürmüş, Pamelia daha çok küçükken ayrılmışlardı.Artık evlerinde üç kişi olarak hayat mücadelelerine hazırdılar.
Pamelia babasını hiç hatırlamıyor, hatta hatırlamak dahi istemiyordu.
Üç kişilik ailesi ona yetiyordu çünkü.Bu şekilde mutluydu.
Arkadaşları çevresi anne ve anneannesi ona gereken sevgiyi veriyordu zaten.Fazlasına gerek yoktu onun için..
Zaman geçmişti aylar yıllar birbirini kovalamıştı ve Pamelia artık genç kız olmuştu.O kadar büyümüştü ki annesi Şeyla hanıma destek bile oluyordu.Bu durum annesini çok mutlu ediyordu.Herkes halinden memnundu.
Pamelia; ideal kilosunda uzun boylu, kumral uzun saçları olan ve her zaman ışıl ışıl parlayan kahverengi çekik gözleriyle insanlara gülücük dağıtan harika bir kızdı.
Aynı zamanda iyi niyetli, yardımsever, güvenilir sıcak kanlı biriydi.Herkes onu çok severdi.Genç yaşlı herkes onunla sohbet etmeye bayılırdı.Küçükle küçük, büyükle büyük olmayı iyi bilirdi.Herkesi kendine hayran bırakırdı.