BÖLÜM 1 : ( HAYALLER VE GERÇEKLER ) #BeTöC

247 16 17
                                    

                  


Okul zilinin çalmasına iki buçuk saat var .Ne ! İki buçuk saat mi ben bu kadar kısa zamanda nasıl hazırlanıcam ? diye içimden geçirerek yataktan banyoya doğru fırladım.Hemen duş aldım ve söz geçiremediğim saçlarımı düzleştirip üstüme gri sweatshirt giydim kırmızı kareli gömleğimi üzerime geçirdim. Gri şortumla güzel bir kombin yapmıştım. Bordo ayakkabılarım ve bordo rujumla tam bir ben olmuştum(medya da var) . Aşağıya indim Turaç'ı öptüm. Yemeğimizi yedik . Çocukluğumu geçirdiğim annem varken ki anılarımızla yaşadığımız evimizi bırakıp yatılı okula gitmek koymuyor değil. Ama gitmek istemiyor da değilim. Sonuç olarak abişim orada ve annem gittiğinden beri hayalim olan yetenek (dans ve ses) okulunu kazanmışım. Gitmeyim mi ?  Tabiki de gidicem . Ben böyle içimden kendimle tartışırken Turaç dalgın olduğumu farkedip :

-        Meleğim neyin var?

-        Hiçbir şeyim yok. Seni rezil etmek için planlar kuruyorum. Deyip sinsi bir gülüş attım.

-        Koca kafa sakın fıstıklarımı kaçırma sonra neyle beslenicem.

Sinirli bir bakış atarak:

-        Başlatma şimdi fıstıklarından delirtme beni. Turaç o kızları alırım ........

-        Tamam tamam minik kuşum. Ha bu arada Ada konuştuğumuz gibi kimse abi kardeş olduğumuzu bilmicek .(Turaç'ın  fazla düşmanı olduğundan  Adaya zarar vermelerinden korktuğu için kardeş olduklarının bilinmesini istememektedir .)  Tamam mı güzel kardeşim. Güzel kardeşim demişken aklıma geldi kesinlikle öyle miniler falan yok ayrıca akşam terasta buluşuruz görürüm seni.

-        Tamam anneciğim ocağı da kapatır evde uslu uslu otururum.

-        Ada ! Dalga geçme ben ciddiyim.

-        Tamam tamam abicim.

-        Gelmek üzereyiz şimdi beraber inemeyiz seni  söğüt ağaçlarının orda bırakayım.

-        Tabi Tabi indir canım hiç sorun olmaz ben yürürüm .

-        ....

-        Hep sen konuşuyorsun benimde ricam var.  Bana bak bundan sonra haftada 2 kız tamam mı ?

-         Kızım bana saatte iki tane anca gidiyo dedi ve güldü.


Bu sözden sonra sinir bozukluğuyla karışık bir gülümseme attım (ki genellikle abimden başka birisine bu yüz ifadesini takınmam) biz böyle çatışmalı kavga ederken Turaç beni okulun 1 sokak ötesindeki söğüt ağaçlarının yanın da bıraktıktan sonra okula doğru boş boş yürümeye başladım. Allahım bu Turaç beni buraya salladı gitti. İnsan bir  merak eder değil mi ?? Dalgın dalgın yürürken sonunda kapıya geldim. Koyu bir iç çektikten sonra kendimi hazırladım ve içeri girdim.

Ohaa o ne yaaa

-        ABV(Allah belanı versin) Turaç. O kız topluluğu nedir abi yha bide geleli 2 dk oldu. Bu çocuk beni katil edecek.


Koşar adımlarla Turaç' ın yanına gittim ve yine sinir bozukluğuyla karışık bir gülümseme atıp

-        Pardon bavullar KARIŞMIŞ herhalde.  Dedim  Turaç bana "burayı terk et" bakışı attı.

-        Ah özür DİLERİM! Nasıl karışmış acaba.

YEŞİL'İM BORDOSU ...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin