1-YENİ BİR GÜN

12 3 1
                                    

Merhaba sevgili okurum bu benim ilk hikayem. Yazarken bayağı bir düşündüm gerek sildim gerekse düzelttim ama umarım beğenirsin. Çoban Yıldızı'nın doğuşunu anlattığım hikayenin başrolü Akay ilk başta herkese göre normal bir hayat yaşasa da yaşı ilerledikçe karşısına çıkacak olan gerçekler ve engellerden habersizdir. Hadi çoban yıldızının doğuşunu beraber izleyelim!

"Çoban yıldızı olarak da anılan Venüs gezegeninin rolü bitmişti , gerçek Çoban Yıldızı doğuyordu artık."

Sakin ve sessiz ortamı ile insanı huzura boğan, her ne kadar sessiz desekte baharın gelmesi ile cıvıl cıvıl kırlara sahip olan köyümüzde yine eşsiz bir gün başlıyor, güneş ilk ışıklarını dağların zirvesine teslim ediyordu.
Sanırım size kendimi tanıtmayı unuttum.

İsmim Akay, Köyde büyükannem ve dedem ile birlikte yaşıyoruz. Henüz 17 yaşındayım ama öyle sanıyorum ki, bu çobanlık yapan dedemle birlikte sürünün başında durmama engel değil.

"Akay! Uyan artık. Kahvaltıya geç kalıyorsun!"

Ve yine beni huzurlu uykumdan uyandıran o ses.

"Tamam, tamam büyükanne kalkıyorum şimdi!"

Ne vardı biraz daha uyusaydım. Henüz saat çok erken diye düşündüm. Sonra kafamı yastığıma tekrar gömdüm.

"Hadi gel aşağıya! Dedenle sürüyü ovaya çıkarmak istiyorsan çok az vaktin kaldı haberin olsun!"

Ne! Doğruya dedemle ovaya gidecektim. Gözlerim fal taşı gibi açıldı. Uykum bir anda dağıldı ve üstümü değiştirdim.

"Büyükanne bu sefer sakın beni almadan gitmesin! Çok fena darılırım yoksa! " Derken tişörtümü üstüme geçirmekle meşguldüm elbette. Nihayet giyindim ve koşar adım aşağı indim. Dedem sabah gazetesini okumakla, büyükannem kahvaltı sofrasını kurmakla meşguldü. Bu manzara her ne kadar beni rahatlatsada biraz daha uyuyabilirdim diye geçirdim içimden. Kesinlikle iflah olmaz bir uykucuydum.
"Günaydın"
" Günaydın kızım" diye yanıtladı beni dedem.
Sofraya oturup arkamdan atlı kovalarcasına kahvaltımı yapmaya başladım.
Sonunda kahvaltı faslı bitmişti, dedemle sürüyü çıkarmak için ahıra yöneldik. Bu arada dedem çoban, hemde benim gözümde kahraman bir çoban. Sürüdeki hayvanlardan sağdığı süt ile geçimimizi sağlıyoruz.
Oldukça heyecanlı hissediyorum bunu defalarca yapmış olsam da her seferinde aynı heyecanı yaşamam beni şaşırtmıyor değil. Az sonra yanımızdan ovaya doğru giden diğer çobanlar sürüleri ile beraber geçmeye başladı. Aralarında yakın arkadaşım Kaya'yı gördüm.

" Hey! Akay, bakıyorum da bugün erkencisin. Sonunda seni de ovada görmek güzel olacak"

"Evet Kaya! Haydi siz ovaya gidin, dedemle sürüyü alıp peşinizden geleceğiz. Orada görüşürüz!"
Kaya buradaki tek arkadaşım. Sebebi ise burada benim yaşımda pek çocuk yok, aslında var ama okumak için şehre gitmişler. Kaya ile çok iyi anlaşırız. Her daim benim yanımdadır.
Dedem sürüyü çıkarınca yola koyulduk. Yolda heyecanımdan olsa gerek dedeme tonlarca soru yağdırdım.
" Dede, söylesene bende büyüyünce seni gibi iyi bir çoban olabilir miyim?"

" Olursun tabii. Hemde benden bile iyi bir çoban olursun. Sonra tüm köy sürülerini sana emanet eder."

"O zaman çok para kazanırım. Belki bir bisiklet bile alırım ha!"

" Hemde âlâsını alırsın"

ÇOBAN YILDIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin