Bölüm:1
"Yarınlar,umutların en sevdiği günlerdir."
Uyku sayesinde zihni perdelenmiş ve televizyonun sesini algılamayarak bir süre sonra koltukta uyuyakalmıştı.Şimdi ise uyku zihnini terk etmiş perdeler zihninden kalkmış televizyonun sesini algılayabilir duruma gelmişti.Yattığı yerden doğruldu.İlk işi hep olduğu gibi saate bakmaktı.Yine akrep yediyi yelkovan ise on beşi gösteriyordu.Vücudunu esnetmek için hamle yaptığında koltukta yatmanın yan etkilerini kanıtlar gibi gerilmişti.Altı yaşından bu yana ne daha erken ne de daha geç kalkardı.Aynı saatte ve genellikle aynı koltukta açık televizyonun karşısında bulurdu kendini,uyandığı her sabah.
Genç kız sonunda bu kadar tembelliğin fazla olduğunu kendine söyleyip ortada duran ve büyük olan sehpadan aldığı kumandayla dün geceden beri mesaide olan televizyona izin vermişti.Seri adımlarla odasına ulaşacağı merdivenleri aşıp odasına girdi.Banyonun kapısını açıp üzerindekileri çıkarttı ve kendini duşun altına bıraktı.Kısa bir duşun ardından bornozunu giydi saçlarını da havluya sarıp banyodan çıktı.Dün kuzeninden aldığı mesaj üzerine bugün olan bir toplantıdan haberdar olmuştu.Yeni ortaklık sağlayacakları kişiler çat-kapı toplantılar isteyebiliyorlardı.Ama bu holdingle ilk kez bir araya geleceklerdi ve genç kız kendi emeğini masaya yatıracaktı.Giyinme odasına geçip "acil durum" acil toplantılar ya da kokteyller için ayırılmış bu bölümden siyah bir elbise kısa topuklu botları ve çorabını alıp hazırlanmaya koyuldu.Üşüme ihtimaline karşı üzerine aldığı ceketiyle hazırdı.Aynanın karşısına geçip son kez kendine baktığında her zaman olduğu gibi ayan beyan ortada olan gerçeği yok saymış ve güzel olmadığını düşünmüştü.Belki güzelliğini reddetmesinin altında bambaşka sebepler vardı ancak o bu nedenleri de kabul etmiyordu.Aynada gördüğü yansımanın ona benzemesi canını acıtıyor anılar zihnini ağrıtıyordu.En sonunda bu kadar oyalanmanın yeterli olduğunu fark edip çantasını aldı ve zaten varlığı söz konusu dahi olmayan kozmetiklere bakmadan hızlı adımlarla merdivenlerden indi.Bu ev babası ve onun eviydi.Ancak adam iş için bir haftalığına yurt dışına çıktığından genç kız evde ki boşluğu ve içinde olan babasına özlemi derinden hissediyordu.Sehpanın üzerinde ki telefonunu ve arabasının anahtarlarını da aldıktan sonra garaja yöneldi.Yardımcıları bu rutine alışmışlardı.Genç kız ise kesinlikle kimsenin onu uğurlamasını istemediğini yıllar önce belirtmişti.Arabasına binip motoru çalıştırdıktan sonra gaza basıp hedefine doğru kırdı direksiyonu.Bu monotonluktan sıkılmıştı.Ve işi bir an önce halletmek istiyordu.Daha sonra içten içe işi uzatmak isteyeceğinden habersiz.
Aynanın karşında duran,yansımadan gördüğü sert çehreye parlayan gözlere alışkın,kravatını düzelten adam erken kalkmaktan nefret ediyordu.Ancak himayesinde çalışan insanlar,ailesi en önemlisi de idealleri doğrultusunda bunu yapmak zorundaydı.Erken kalkan yol alır felsefesiyle büyütülmüş olduğundan bunu göz ardı etmesi o kadar basit değildi.Yine de okul hayatı bittiğinde erken kalklamaların biteceğini sanıyordu.Kaderine razı olup adımlarını odasının kapısına yönlendirdi.Bugün yeni bir ortaklık imzalanacaktı.Daha önce çalışmadıkları ancak babasının yakından tanıdığı başarılarını takdir ettiği "Karay Holding" bugün sır gibi sakladıkları projeyi sunacak ve cazip gelirse ortaklık sağlanacaktı.Bu toplantıdan dün gece haberi olmuştu.Sekreterinden gelen bir mail ile.Seri adımlarla merdivenlerden inip masaya doğru ilerledi.Tüm ailesi yine masadaydı.Dün gece annesinin ısrarları sonucunda evine gitmemiş ve altı sene önce ayrıldığı ailesinin evinde kalmıştı.Neşesi yerine gelen adama annesinin pamuk yanaklarından öpüp "Günaydın,"diye tüm ev halkına hitaben konuşup yerine oturmuştu.Erkek kardeşi yanında,kız kardeşi annesinin yanında ve babası baş köşedeydi.Gülümsedi.Bu tabloyu çok seviyordu."Bugün toplantıya birlikte katılacaksınız oğlum.Şu haylazı al ve ona iş nasıl yapılırmış öğret,"dedi babası yanında oturan ondan dört yaş küçük kardeşine hitaben.Kolunu kardeşinin omuzuna atıp omzunu sıktı."Sen merak etme baba."Karasu Ailesi geniş masada tüm neşeleriyle kahvaltılarını ederken diğer taraftan da birkaç ay sonra gerçekleşecek olan tatilden bahsediyorlardı.Evin en küçüğü olan kız kardeşi bu sene zorlu bir sınava girecekti ve onu biraz da olsa bu stresten uzaklaştırmak istiyorlardı.Ancak genç adam gidebileceğinden emin değildi.Eğer bugünkü toplantıda aksilik olmaz ve anlaşma sağlanırsa tüm enerjisini bu işte yoğunlaştırmayı planlıyordu.Sohbet devam ederken masada birden sessizlik ve ebevynlerin bakışması oldu.Küçük kardeşler durumu anladıklarında kahkahalar atmamak için kendilerini zor tuttular.Kafası tabağında olan adam ise sessizlikle birlikte kafasını kaldırıp manzarayı görünce gerilmişti.Yine aynı konu.
"Oğlum,artık evlensen biz de dünya gözüyle senin mutluluğunu görsek.Buna hakkımız yok mu yavrum?Bunu bize çok mu görüyorsun da hala bekarsın?"Annesinin tamamen duygu sömürüsüne gittiği yolda babası da ciddiydi.Artık belli bir yaşa gelmiş ve mesleğini eline almıştı.Daha önce ciddi bir gönül ilişkisi olmamasına karşın onu cinsel anlamda etkileyenlerin dışında pek fazla kadınla görüşmemişti."Bu konuyu düşünüyorum,"diyerek bir kaçış yolu aradı.Aklına gelmiyor değildi fakat düşündüğü de söylenemezdi.Yirmi dokuz yıllık hayatında aşık olmamıştı.Ve evlenmek için de evlenmezdi.Belirli aralıklarla gündeme gelen bu konu en kısa zamanda çözüme ulaştırılmalıydı.Sorun bunu nasıl yapacağını bilmiyor olmasıydı."Benim çıkmam lazım.Afiyet olsun.Sen de benimle geliyorsun küçük bey."Kardeşini yanına alarak diğer aile üyelerini masada soru işaretleri dolu düşüncelerle bırakmış ve kendi arabasına binmişti.Motoru çalıştırdı ve aklında dolanan düşüncelerle gaza bastı.
Genç kadın holdinge ulaştığında herkese selam vermeye başlamıştı bile.Tüm çalışanları onu sever yaşının küçük olmasına rağmen saygı duyar takdir ederlerdi.Çalışanları işten atılma korkusu nedir bilmezlerdi.Gösterdiği saygıyı kat be kat görüyordu.Asansöre binip odasının ve toplantı salonlarının bulunduğu katın numarasını tuşladı.Dört tarafı cam olan geniş asansör burada her şeyin kusursuzluğunu niteliyordu.Yedi-sekiz dakika süren asansör yolculuğundan sonra odasına varmıştı nihayet.Çantasını geniş masasının üzerine bırakıp örnekleri dağıtılacak dosyaları kontrol etti ve bizzat toplantı masasını hazırlamak için odasından çıktı.Koridorun diğer ucunda siyah camların kullanıldığı şık salona girdiğinde hemen dosyaları herkesin önünde bulunacak şekilde yerleştirdi.İkramları ve içecekleri de yerleştirdi.Burası tamamdı.Yüzünde büyük bir gülümsemeyle tekrar odasına gitti.Kendi odasında bulunan çalışma masasının üzerindeki krokiye baktı.Dört buçuk ayını vermişti bu kroki için.Son kez her detayda tatmin olmaya başlarken içeri giren adamı fark etmemişti bile.Adam kendisini gururlu ve ışıltılı gözlerle izlerken onun kendisini fark etmesi için adını söyledi.
"Eflin Hanım.Babaya hoş geldin demek yok mu?"
Eflin duyduğu sesle hızla ilerleyen yaşına rağmen delikanlılara taş çıkartacak fiziki özelliklere sahip babasının kollarına düştü.Serkan Bey kollarında tek varlığı olan kızını sımsıkı kucaklıyor bir yandan da saçlarını kokluyordu.Özlemişti.Kızına düşkünlüğü bilinirdi.Ancak o bu kez bambaşka özlemişti kızını.Genç kız ise kafasını kaldırıp babasının yüzüne öpücükler bıraktı.Geri çekildiğinde ise sanki babası çökmüş gibi gördü.Dikkatlice bakınca yorgun olduğunu anladı.Baba kız sessizce anlaşıp masanın üzerinde ki krokiyi de alıp konuklarını beklemek üzere toplantı salonunu geçmişlerdi.İkinin ardından odaya giren delikanlı ise amcası ve kuzenine tanıdık bakışlar attı.Onun da kızıyla arasında bambaşka bir bağ vardı ancak Eflin ve Serdar Bey'in bağının bambaşkalıktan daha da başka olduğunu biliyordu.Aşağıda karşıladığı amcasına gülümseyip,Efline yöneldi.Krokiyi birlikte tahtaya asıp projeksiyon ayarlarını da yaptılar.Geriye sadece konuklarını beklemek kalmıştı.Zaten onlarda bu bekleyişi geçe bırakmayacaklardı.İki tarafta iş disiplini konusunda hatalara yer vermiyordu.Bölüm Sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜZİK KUTUSU
Teen FictionGeçmişe prangalar indirenler geleceğe bakmak isteyenlerdir. Yıldız ve Güneş. Aşkın en zor hali.Birbirlerine tutulmaları imkansız olur. Şimdilik bu kadar.