Zor uyanmıştım.Açlık ağır basıyordu.Balık yakalamam gerekiyordu.Tam o sìrada bir gemi çok uzaklardan godiyordu.Sandalın gizli bölmesinden bulduğum fişekleri havaya attım.Ancak beni görmùyorlardı.Ne olduğunu anlamadan bir balık bana çarptı .Yerde çırpınıyordu.Bu balik nerden geldi diye dü§ünürken .Bùyûk bir uçan balık sùrüsü bana doğru geliyordu.Sandala çarpanlar içine düştü.İçerisinde yüze yakìn küçük baliklar vardı.Kaplan onlarla ilgisini kesip bir anda alttaki büyük balığa odaklanmaya başladı balìk bir anda duraksadı.Kaplan açlıktan olması gerekir ki okyanusun derin sularına atladı.Balık kaçmìştı bnde sandala çıkìp.Uzun ince bir alet buldum ne olduğunu hala hatìrlamìyorum.Kaplan üstüne atladı sandala çìktı.Bende okyanusta biraz uzaklaşmış olan can simitleriyle yaptìğìm seye atladim.Bir düdük vardı uçan balikalrdan bir tanesini önüne attìm.Düdüğü son gùcümle üfledim.Kaplan bir anda çıktı.Göz göze geldik.Balığı al der gibi orayı gösterdim.Onunla bir bağ kurmam gerekiyordu.Uçan balıklardan yerdeki yığından bir tane aldım.Yere tekrar attım.Düğü üfledim.Bana bakdı
-Al korkma dostum.
Sessiz ve sakin bir biçimde yedi yanına korkarak da olsa atladım.Hahif hareketlerle boynunu okşadım. Kaplanla aramızdaki bağ o zaman kurulmaya başlamıştı...